Çok akıllılık hastalığı!
- GİRİŞ04.06.2011 11:33
- GÜNCELLEME04.06.2011 11:33
Arama motorları ve sözlük sayfalarını boşuna aşındırmayın, "Çok akıllılık hastalığı" kavramını oralarda henüz bulamazsınız.
Tanım yeni doğdu ve henüz göbek bağı bile kesilmeksizin ellerimde viyaklıyor... Görüntüsü, Cem Yılmaz’ın AROG filminin girişinde doğan bebek kadar da dehşet verici!
"Çok akıllılık" derken aklın miktarını değil sayısını kast ediyor, üstelik tek bedende pek çok aklın bir arada barınmasından söz ediyorum çünkü.
Her ne kadar hastalığın tanısı yeni koysam da teşhis aşaması pek yeni değil.
Hayli uzun zamandır, "bilgi birikimi ve akıl potansiyeli yüksek" insanların, cahillere taş çıkartan icraatlara nasıl imza atabildiğini düşünmekteydim.
Yetinmiyor, " 'Akıl şifa, ahmaklık bedbahtlıktır' diyen Pirin teşhisine ters düşüyor görünen hal neyin nesi?" diye "akıl danışıyordum" her önüme gelene...
Sonunda problemi buldum: Çok akıllılık.
Cebinde pek çok kimliği bulunan ve içine düştüğü durumlarda hangi kimliği avantaj sağlıyorsa onu kullanan “çok kimlikli” insanlar gibi beyninde pek çok akıl barındıran ve içine düştüğü durumlarda hangi aklı kendisini selamette gösterirse onu devreye sokan "bilgi küpleri" diyebiliriz onlara....
"Çok akıllılık" teşhisini isimlendirirken psikolojinin "Çok kişiliklilik" kavramından ilham aldığım ortada. Sanırım tanımlama konusunda da o kavramdan yardım almakta yarar var.
"Çok akıllılık" ile "çok kişiliklilik" arasında bağlantı olduğunu sanmıyorum. Çünkü "çok akıllılık" hastalığından muzdarip kişinin hangi aklı ile muhatap olursanız olun aynı kişiliği ile muhatap oluyorsunuz, (Bu açıdan biraz şizofreniyi andırıyor) çok kişiliklilikte ise tam tersi tek bir akıl ama pek çok kişilik söz konusu....
Şu günlerde "Dissosiyatif Kimlik Bozukluğu" ile şizofreni'nin aynı şey olup olmadığını tartışan modern psikolojide, ibre her ikisinin bağımsız hastalık olduğu yönünde. Birincisinde aynı bedende (bazen birbirinden haberdar olan) ayrı kişilikler söz konusu, diğerinde ise parçalara bölünmüş tek bir kişilikle karşı karşıya kalıyor hekimler...
Ayrıntısına girmeyeceğim ama aslında "çok kişiliklilik hastalığı" tanımından söz etmenin yanlış olduğunu söyleyen uzmanlar da azınlıkta değil. Çünkü onlara göre bu rahatsızlık; bireyde birçok kişilik oluşmasından çok, "çekirdek kişiliğin" oluşamamasından kaynaklanıyor.
Onların görüşleri ışığında bir açılım yaparsak, "çok akıllılık” değil, "çekirdek akıl" yokluğundan kaynaklanan bir hastalıktan da söz ediyor olabiliriz..."
Tam bu noktada işi aziz ve muhterem atalarımıza havale edersek, "Aklını peynir ekmekle yemek" deyiminde işaret edildiği gibi "çekirdek aklı"nı, kuruyemiş niyetine yemiş kişilerden söz ediyor olmamız da mümkün!
Ancak neresinden bakarsanız bakın olay hafife alınıp, mizahi yargılarla geçiştirilemeyecek kadar vahim...
Sayılarını kesin olarak bilmiyorum ama "çok akıllılık hastalığı" ile muzdarip pek çok akil kol geziyor ortalıkta...
Ve ne siz onların farkındasınız, ne onlar kendilerinin farkında!
Yaşar İliksiz - Haber 7
yasar.iliksiz@haber7.com
Yorumlar1