'Koçum benim' öv övebildiğin kadar!

  • GİRİŞ19.04.2012 11:34
  • GÜNCELLEME19.04.2012 11:34

"Yaktım bugün mazimi
 satır satır
 sayfa sayfa 
 ateşe gömdüm
 putları ateşe veren
 atalarım kadar hürdüm"
diye gülümsedi şair anı defterinin küllerini seyrederken...

Sonra ufka bakarak düşünceye daldı ve az önce mırıldandığı mısraları da utanç verici buldu...

"Ne kadar rezil olursak o kadar iyi" diye mırıldanarak Allah'ın kural tanımayan Can'larından birinin mısralarıyla sürdürdü tefekkürünü:

"Saymıyorum ölüp ölüp dirilttiklerimi
Yalnızlığım benim çoğul türkülerim
Ne kadar yalansız yaşarsak o kadar iyi"
...

Ne kadar tarafsız yazılmaya özen gösterilirse gösterilsin, yalan yumağıdır hatıralar. Her hatıra; yaşanan zaman diliminden, sahibinin, kendi kahramanı için yontuğu parçalardan ibarettir.

Tarihçi; zaman yongalarını derleyip, yontuluş yönlerine göre tasnif ettikten sonra, araya sokuşturulmuş alakasız yongaları ayırıp, kalanları ile, yontuldukları zaman diliminin "gerçek resmini" şekillendirmeye gayret eden sanatçıdır!

Ama emeğine kıymet verilmediği gibi çoğu zaman başını da derde sokar tarihçinin çalışması.

Gerçekler, "soğuk fırından sıcak ekmek" yemeyi becerenler için tehlike arz eder. "Hamaset ateşi"nde pişirilmiş somunların tadını çıkartanlar için gerçek, vampirler için gün ışığı hükmündedir...   

Aynı yönde yontulmuş parçaları yanyana dizenlerin tarihçi kimliğinin bile tartışılması gerekirken, aynı yönden yontulmuş parçaları yanyana dizip, aykırılık arz edenleri törpüleyerek "sahibinin arzusuna göre" sıralayanların tarihçi diye el üstünde tutulması boşuna değil.

İnsanların çoğunun işine geliyor böylesi...

Geçmişini yücelterek yaşadığı andaki çaresizliği, perişanlığı ve zavallığı örtmeyi seviyor insanoğlu. Gelecekten ümitsiz yaşamanın doğurduğu sosyolojik ve psikolojik sonuç bu...

Geleceği kutsayan insan göremezsiniz, zordur çünkü bunu başarmak. Geleceğin nimetlerinden herkesi eşit yararlandıracağınıza en başta kendinizi inandıramasınız... İnandırsanız da herkesin kendisine düşen payı küçümseyeceğini bilirsiniz...

Bunun aksine geçmişteki hisselerinin ne kadar görkemli olduğuna Allah'ın her şaşkın kulunu inandırmak çok kolaydır ve herkesin  "muhteşem geçmişten" payına düşenden de fazlasını alıp kullanmasından kimse rahatsız olmaz...

"Koçum benim" diyerek hamaset ateşini körükleyenlere göre, tarihçilik, sadece geçmişi yüceltmeye mecbur memurların yapması gereken iştir. Çünkü geçmişin yüceltilmesi "koçum benim" diyenlerin problemsiz yaşayacağı geleceğin sigortasıdır.  

Gününün kahramanlarını "koçum benim!" diye geçmişi övmeye teşvik edenler, günün birinde kendilerine de "koçum benim" denilmesi için yatırım yapmaktadırlar...

Onların geleceği toplumun geleceğinden önemlidir. Çünkü onlara göre, onlar topluma yön göstermedikçe, toplum yolunu kaybedebilir... 

Oysa geçmiş, ne kadar mutlu ve mürreffeh yaşanmış olursa olsun, kahramanlık destanı olmaktan kurtarılamadıkça yeniden yaşanabilir kılınamaz.

Hamaset geleceğe vurulan en ağır darbedir...

Yaşar iliksizHaber 7
Yasar.iliksiz@haber7.com
https://twitter.com/#!/yasariliksiz

Yorumlar1

  • mermus 13 yıl önce Şikayet Et
    Onların geleceği toplumun geleceğinden önemlidir.. toplumun bu gününden de önemlidir.o yüzden hoyratça , hayasızca insan harcamaktan çekinmezler.
    Cevapla
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat