Bazen bir çok yeri birden ağrıyabilir insanın. O hallerde de en çok ağrıyan yer diğer tüm acıları daha hafif gösteren yerdir... Oysa bazen daha az acıyor sanılan yerden kaynaklanır ama en çok acıyan yer acıların kaynağını perdeler....

Toplumlar için de geçerlidir bu hal. Toplumların canı da acıyan yerlerindedir. Ve toplumun birden çok yeri acıdığında da en büyük acı diğer acıyan noktaları; ikinci, üçüncü plana bıraktırabilir. Oysa belki de en az acıttığı sanılan yara daha büyük acıların da temel kaynağıdır...

O yüzden bu fakirin son yılların en iyi haberi olarak nitelendirdiği haber, pek çok okura, diğer can acılarından dolayı, "Bunca acılı haber içinde bu muydu yani?" dedirtebilir... Soruna, en çok acıyan yer olarak değil de "daha büyük acılar oluşturan yer" olarak bakarsak neden böyle düşündüğüm anlaşılabilir...
Sizi daha fazla merakta bırakmayım.

İşte son yılların en iyi haberi;

"İstanbul'un çeşitli semtlerinde gündüz vakti girdikleri evlerden hırsızlık yaptıkları ileri sürülen 23 kişilik çete, operasyonla çökertildi. Çetenin tehditle ve döverek zorla hırsızlık yaptırdığı 5 çocuk kurtarıldı. Çocukların, işlemlerinin ardından ailelerine teslim edileceği öğrenildi. Kurtarılan çocukların ifadelerinde, "Bacaklarımıza sopayla vurarak dövdükten sonra bize zorla hırsızlık yaptırdılar." şeklinde suçladığı çete üyesi 23 kişi, işlemlerinin ardından 46 ayrı suça karıştıkları iddiasıyla adliyeye sevk edildi. Şüpheliler, adliyeye çıkarılışları esnasında basın mensuplarına tepki gösterip, küfür yağdırdı. Diyarbakır'dan kandırarak getirdikleri çocuklara hırsızlık yaptırdığı ileri sürülen hırsızlık çetesini takibe alan Asayiş Şube Müdürlüğü Hırsızlık Büro Amirilği ekipleri, 5 aylık takibin ardından operasyon için düğmeye bastı. 11 Eylül sabahı İstanbul Bahçelievler, Güngören, Zeytinburnu, Beykoz, Fatih, Sultangazi ile Diyarbakır ve Mardin'de bulunan 25 ayrı adrese eş zamanlı operasyon düzenlendi. Operasyonlarda, grubun lider yardımcılığını yaptığı ileri sürülen Cemal B. (18)'nin de aralarında bulunduğu 23 kişi gözaltına alındı. Zorla hırsızlık yaptırıldığı iddia edilen 5 çocuk da çetenin elinden kurtarıldı. Çete üyelerinin kaldığı adreslerde yapılan aramalarda, hırsızlıkta kullanıldığı belirtilen 4 otomobil, 4 tabanca, 85 fişek, 7 şarjör, 2 kilo 137 gram esrar, hırsızlıkta kullanılan delici ve kesici aletler ile çeşitli çalıntı elektronik malzemeler ele geçirildi. Operasyon anı, polis kamerasınca saniye saniye kaydedildi. Görüntülerde, ekiplerin kapıları kırarak evlere girmesi, arama yapmaları ve şüphelilerin gözaltına alınma anları yer alıyor." (CİHAN)

Darısı göz göre dilendirilen ve başta korsan kitap ve CD olmak üzere envai çeşit ıvır zıvır sattırılan çocuklarımızın başına...

Metro merdivenlerinde dilendirilen ve her nasılsa düştüğü için (!) burnu kanayan minik kız çocuğuna annesi olduğunu söyleyen kadın izin vermediği için ne olduğunu soramayan kalabalıktan sadece bir kaç kişi her şeye rağmen yardım için çırpınıyor ama çaresiz kalıyorsa ve bir kaç kişiden belki de sadece bir kişi o kızcağızın geleceğini düşünüp gözyaşı dökebiliyorsa yukarıdaki haberin neden son yılların en önemli haberi olduğu anlaşılabilir.

Toplumun daha can acıtıcı sorunları varken bu da haber mi demeyin sakın....

İkinci, üçüncü ve hatta daha da arka plana itilen bu tür temel acılar; gün geliyor toplumun bazı fertlerine; birbirini vuran iki kardeşten birinin değil kendi evladı, insan olduğunu dahi unutturuyor....

Hatta ne yazık ki unutulanların başında... Neyse... Anlayana sivrisinek saz anlamayana Yaşar İliksiz de az...

Yaşar İliksiz - Haber 7
@yasariliksiz
www.yasariliksiz.com
yasar@yasariliksiz.com