Gerçeğin karanlığı
- GİRİŞ27.12.2012 09:22
- GÜNCELLEME27.12.2012 09:22
Aklını ve mantığını ekmeğin arasına sıkıştırdığı peynire sos niyetine kullanıp sindirmiş iman sahiplerine sarf ediliyor bu sözler..
Her ne kadar çıkış noktası haklı olsa da "uyarı moduna" geçtiğinde mantıklı düşünen akılların bile; farkında olmadan, eleştirdiği zavallıların düştüğü "mantık tuzağına" yakalanmasının mümkünlüğünü gösteriyor böylece....
Hemen her satırının altına imza atabileceğim bir yazının sonunda, halishane öfkeyle şekillenmiş de olsa, böylesi paradoksa şahit olmak üzücü.
İlahi Kelamın "Ey İnananlar! Allah için adaleti ayakta tutup gözeten şahidler olun. Bir topluluğa olan öfkeniz sizi adaletsizliğe sürüklemesin; adil olun; bu, Allah'a karşı gelmekten sakınmaya daha yakındır. Allah'tan sakının, doğrusu Allah işlediklerinizden Haberdar'dır." uyarısı hatırlanıyor ister istemez.
Yazar şarlatanlara ve aklını sindirip kanalizasyona göndermiş iman ehline öfkelenmekle; aslında, onlara kızacak kadar değer vermenin bedelini ödüyor. Nefret de sevginin türevi değil mi?
Cehalet ve yobazlığın nelere mal olduğunun gözler önüne serildiği yazısında, yazarın öfkesinin hedefinde; münafık şarlatanlar ve akıldan yoksul müminler değil, onlar kadar nüfuzlu ve etkili olmayı beceremeyen akli iman ve mantık sahipleri olmalıydı.
Öfkenin yönü yanlış olunca, sevgiye ayrılmış yeri nefret dolduruveriyor.
Allah kimseye, hatta peygamberlere bile, insanları içine düştükleri karanlıktan çekip çıkarma yetkisi vermedi.
Her akıl sahibi gerçeğin görebildiği kadarıyla yetinmenin, ötesini merak etmemenin hesabını verecek ve bedelini ödeyecek!
Richard Dawkins de ateizm tercihiyle, gerçeğin görebildiği kadarıyla yetinmenin bedelini ödeyecek.
Dawkins'in gerçeğin görebildiği kadarıyla "iman ettiği" değerleri anlamayacak kadar aciz ve katılaşmış beyinler de onun fikirlerini hakaret algılayıp, toplumsal kaosa ve cehalete yol açmanın bedelini ödeyecekler.
İşbu nedenle, Dawkins'in gerçeğin perdelenmiş haliyle yetinip, perdeyi aralamayı akıl edememesinde cahil ve yobaz müslümanların payı olduğu ama veballeri olmadığı gözden kaçırılmamalıdır.
Yaratan onları, perde olarak kullanmış ve Dawkinsler için gerçeğin karanlığını oluşturmalarına vesile kılmıştır.
İlahi Kelamın "perde teşkil edenlere" seslenişindeki incelik de çok önemli: "Hiç akletmez miydiniz? İşte bu, size söz verilen cehennemdir"
Yaşar İliksiz - Haber 7
@yasariliksiz
www.yasariliksiz.com
yasar@yasariliksiz.com
Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol