Her duyarsızlıkla bir parça kopar içimizden

  • GİRİŞ23.05.2021 10:12
  • GÜNCELLEME23.05.2021 10:12

Öfkelerimiz, haykırmamız, haksızlıklara karşı isyanımız, yaz yağmurlarında o bizi korkutan şimşek ve yıldırımlar gibi anlık.

E ne olacak şimdi.

Bitti mi savaş!

İsrail vurdu, yıktı, yaktı, öldürdü, yaraladı.

Gazze’nin ekonomi damarlarını tahrip etti, elektriğini, suyunu, doğalgazını kullanamaz hâle getirdi.

Her taraf enkaza döndü.

Filistin’in ekonomisi abluka ve tecritle zaten çökmüştü şimdi daha da çöktü.

Abisi ve ablaları bu kadar yeter Netanyahu, “ateşkes” dedi.

O da bıraktı.

Kendisine sahip çıkan, arkasında duran abi ve ablalarını dinledi.

Peki, vurulanların, evleri yıkılanların, vatanları gasp edilenlerin, ölenlerin abileri ve ablaları nerede?

Onlar ne yapıyorlar?

Öksüz ve yetim mi bu mağdurlar?

Evet, yeryüzündeki bütün mazlumlar, mağdurlar öksüz ve yetimdir.

Öksüz ve yetimliğin yol güzergahında hiçbir dinlenme tesisi de yoktur.

**

“Öksüzü yetimi koruyun, haklarını gözetin” ilahi uyarısı boşuna değildir.

O uyarılarda hem emir vardır hem tehdit.

**

Şimdi herkes kaldığı yerden hayata devam edecek ama onlar eksik başlayacaklar hayatlarına; Vatanları işgal edilenler, evleri yıkılanlar, bombayla kolu bacağı kopanlar, sevdiklerini kaybedenler.

Ve biz her zulümden her haksızlıktan sonra alışkanlığa dönüştüğü gibi, “Nerde kalmıştık” diyeceğiz.

İçimizdeki boykot ateşi sönecek, haksızlıklara baş eğmeyen, direnen ve zafer elde eden kahraman gibi eski markalarımıza geri döneceğiz.

Yanında olmamız gereken birileri çevremizden sürekli eksilirken, farkında olmadan insanlıktan biraz daha uzaklaşacağız.

**

Her duyarsızlık insan parçamızdan bir şeyler götürecek.

Sonra bir gün eksilme sırası bize gelecek.

Ama felaketler, haksızlıklar bize gelene kadar boş vermeye devam edeceğiz.

“Duyarsızlık” ya da anlık çılgın ve aşırı doz tepkiler, küresel dünyanın hep olagelen çılgın modası.

**

İsrail'in abluka altındaki Gazze Şeridi'ne 11 gün süren saldırılarında 65’i çocuk, 39’u kadın 232 kişi hayatını kaybederken, en az 75 bin kişi yerinden oldu ve 1800 konut tamamen yıkıldı, 6 bin 800 konut ise hasar aldı.

Yüksek katlı 5 büyük konut binası (kule) tamamen yıkıldı, kamuya ve devlete ait 74 yapı zarar gördü.

Associated Press ve Al Jazeera gibi medya kurumlarının ofislerinin bulunduğu bina da yıkıldı.

Bakanlık verilerine göre son İsrail saldırıları ve öncekiler de dahil olmak üzere bölgede ağır hasara ve kayba uğrayan konut sektörünü iyileştirmek için 350 milyon dolarlık bütçeye ihtiyaç doğdu.

İsrail uçakları, 300’den fazla ekonomik, endüstriyel ve ticari tesisi bombaladı. 7 fabrikayı tamamen yıktı ve 60’tan fazla turistik tesise zarar verdi.

Gazze’deki 31 elektrik trafosu İsrail saldırılarında hasar gördü ve 9 ana hat kesildi.

İsrail ordusu, 11 gün süren saldırılarda caddeleri ve alt yapıyı hedef aldı. Saldırılar nedeniyle kanalizasyon şebekeleri ve yer altı su kaynakları büyük ölçüde tahrip edildi.

Filistin Eğitim ve Öğretim Bakanlığı Gazze Şeridi’nde 46 devlet okulunun zarar gördüğünü belirtti.

Dünya Sağlık Örgütü’ne göre İsrail’in saldırılarında Gazze’de 18 hastane ve klinik yıkıldı.

Saldırılar nedeniyle 454 binek araç tamamen kullanılamaz hâle geldi ya da büyük ölçüde zarara uğradı.

Telekomünikasyon sektöründe de 16 telekomünikasyon ve internet şirketinin ağları İsrail bombardımanından etkilendi.

Filistin Tarım Bakanlığı İsrail’in Gazze Şeridi’ndeki tarım sektörüne verdiği zararın bilançosunun 27 milyon dolar olduğunu açıklamıştı.

Büyükbaş hayvan yetiştiricilerinin, süt ürünlerini üretmedikleri ve pazarlayamadıkları için yaklaşık 30 bin litre sütün heba olduğu kaydedilmişti.

**

Yani o öksüz ve yetimler kaldıkları yerden başlayamayacaklar hayata.

**

Kudüs’ü fethettiğinde kimsenin burnunun kanamadığı o büyük komutan Selahaddin’in ismiyle aranan kurtarıcılar dışarıda boşuna aranmasın.

Onların öfkeleri ve tepkileri anlıktı, kızgınlık bitti ve eski hayatlarına döndüler.

İsrail’i 1.5 milyarlık uyuyan İslam dünyası değil, Kudüs’te Gazze’de gördüğümüz o 10 ile 20 yaş aralığındaki askerlerin karşısına sopayla taşla dikilen kız erkek her biri bir “Selahaddin” olan o çocuklar durduracak.

**

Biz zulme olan öfkemizi, haksızlıklara karşı direncimizi sürdürmediğimiz, sıcak ve diri tutmadığımız, aklımızı, gönlümüzü ve gücümüzü birlikte kullanmadığımız sürece insanlık sınavını hep kaybedeceğiz.

Ama mazlumun ahı öyle güçlüdür ki güneşi bile batıdan doğdurur, dağları bile dümdüz eder.

Yeni Şafak

Yorumlar2

  • Rilke 2 yıl önce Şikayet Et
    Allah razi olsun
    Cevapla
  • Erdoğan 24 2 yıl önce Şikayet Et
    İnşallah yüreğinize sağlık Allah yardımcımız olsun
    Cevapla
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat