Kumsalda yarım kalan kahkaha

  • GİRİŞ18.07.2014 11:11
  • GÜNCELLEME18.07.2014 11:11

Belli ki bir şey içiyor, İsrail yapımı bir şey.

Kimse ağzını açmıyor, kimse çıtını çıkarmıyor.

Batı yönetimleri kendi kamuoylarının aksine tek bir şey yapma cesareti gösteriyor; o şey hep Filistin oluyor.

Fransa, İsrail aleyhtarı gösterileri, Yahudi dükkanlarına saldırıları gerekçe göstererek yasaklayabiliyor.

Kumsalda koşan, eğlenen dört çocuk İsrail bombardımanında ölüyor; 'New York Times bile görmezden gelemedi bu haberi' diye yorum yapılıyor.

Kendi aramızdaki bütün çatışmalara, sert söylemlere, uzlaşmaz fikirlerimize rağmen...

'Bıktım bu ülkeden' diye kaç defa kendi kendinize söylendiğiniz halde...

Gördüğünüz, yaşadığınız, kızdığınız haksızlıklar, eşitsizlikler, inanılmazlıklar karşısında belki sık sık isyan ettiğiniz halde...

Dolmuş şoförüne ya da bir küçücük bürokrata; belki ağabeyinize belki komşunuza onca sinirlendiğinizde ağzınıza geleni memlekete söylediğiniz halde...

Bazen 'neyse ki Türkiye diye bir ülke var', demiyor musunuz siz de?

'İyi ki bu ülkede yaşıyorum', demiyor musunuz?

Dünya gözünü yummaya çalışır; halklar elinden geldiğince –elinden gelen bu kadar gerçi- ama yine de elinden geldiğince Filistin'in Filistinlinin yanında durmaya çalışırken Türkiye'de yaşıyor olmak bu sıcak, bu kavurucu orucun ortasında ferahlatıcı gelmiyor mu size de?

Bütün karşı propagandalara, karşı tezlere, yalanlara, iftiralara rağmen bu toprakta kendiliğinden yeşeren bir şeydir çünkü Filistin sevgisi.

Sağcısı solcusu yoktur mesela Filistin mücadelesinde taraf olurken; hepimiz tarafıyızdır.

Bizden çıkmaz bu Filistin sevgisi fakat baylar.

Belki 1. Dünya Savaşı'nda omuz omuza mertçe sonuna kadar bizimle çarpışan bir halk oldukları için;

Belki o savaştan sonra uğradıkları zulüm için...

Belki hâlâ bitmediği için gördükleri eziyet, haksızlık...

Türkiye'de yaşayan hemen herkes Filistin'in Filistinlinin yanındadır.

Herkes değil de 'hemen herkes' dememin sebepleri malûm. 'Herkes' içine girmeyip; 'hemen herkes'in dışında kalan küçük, minik bir küme tabii ki var. Onlar Yıldız Tilbe'den Hitler öcüsü çıkarır; kumsalda rüzgâra karşı, zamana karşı, birbirlerine karşı kahkahalarla koşan dört çocuğun bombalanarak ölmesinden bir rakam belki ancak çıkarırlar.

Onlar 'herkes'in içine girmesin zaten.

Tıpkı o 'sessiz dünya'nın içine adı Müslüman ülke olan onca devletin girdiği gibi;

Halkları Filistin'in ama yönetimlerinin her biri kim bilir kimin yanındaki o devletlerin hali gibi...

Bir çocuğun kahkahasını bombayla kesebilen, yarım bırakan bir terörist devlete karşı suskun sessiz kalanlar zaten ne bu dünyada ne öte dünyada bizimle aynı yerde olmasın.

Sadece sesini çıkarabilen değil bu ve benzeri haksızlık, zulümlere karşı durabilen bir ülke olmanın ne kadar zor olduğunu; ne kadar uzun bir yol gerektirdiğini de öğreten ne tuhaf, yine Türkiye'nin kendisi; yine Türkiye'nin tarihi...

Umarım sadece Filistin meselesi bile milli sorunlarımızı çözmek ve milli meseleler söz konusu olduğunda bölünmeden birlikte davranmak, çalışmak gerektiğini ispatlamaktadır herkese.

Yoksa geriye bize sadece çaresiz mısralar kalıyor...

YAZININ DEVAMI İÇİN TIKLAYINIZ

Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol

Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat