Güzel Günler

  • GİRİŞ28.09.2010 09:43
  • GÜNCELLEME28.09.2010 09:43

Her şeyi bir ölüm kalım meselesi gibi ele almak, öyle yaşamak alışkanlığımız referandumu da gergin mi gergin bir tel haline getirdi.

Sonunda bitti; sonuçlar öyle açıktı ki tartışmaya da gerek kalmadı.

Referandum sonuçlarının bu atmosfere ne kadar katkısı olduğu da şimdi daha iyi anlaşılıyor.

Güzel işler yapabilmek için, güzel günlere yelken açabilmek için o eşiğin de böyle aşılması gerektiği ortaya çıktı.

Ertuğrul Özkök insanlar korktuğu için anketlerde hayır diyeceğini açıklayamıyor diyordu; yüzde 58 gibi beklenenin üzerinde bir evet çıktı, o hala yazmaya devam ediyor.

Yazsın, canı sağolsun…

Aydın yabancılaşması memleketimizin alamet-i farikalarındandır.

Sonra Başbakan ikinci balkon konuşmasını yaptı; ardından il başkanlarına konuştu.

Hepsinin üzerine çıkan açıklamaları gazetecilerle yaptığı toplantıdaydı.

Sansürsüz, akredite uygulaması olmadan her şeye cevap verdi.

Bu sırada CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu başörtüsü ve laiklik hakkında ezber bozan sözler etti.

İyi etti…

Dün TESK toplantısı öncesinde iki lider bir araya geldi.

Konu Anayasa değişikliği ve başörtüsü sorunu.

Başbakan, “başörtüsü meselesini çözmek için hemen el atalım” dedi.

Muhtemel ki Kılıçdaroğlu da olumlu cevap verecek.

Bunlar yaşanırken bir yandan da yoğun bir trafik sürüyordu terör konusunda.

Cumhurbaşkanı ABD’deydi; MİT Müsteşarı da gitti.

İçişleri Bakanı Erbil’den döndü, Aysel Tuğluk İmralı’ya gitti. Dönüşte umutlu sözler söyledi.

Taraf gazetesinin haberine göre PKK’lılar ülkeyi terk etmeye başlıyordu.

Bir şeyler oluyordu; iyi şeyler…

Ahmet Türk CNN Türk’te “Hakkari Geçitli saldırısını PKK yapmışsa da lanetlerim” diyordu… İyi diyordu…

Neden ortalığın birden Hakkari saldırısı ve “Teröristbaşıyla pazarlık yapıyorlar” nidalarıyla birbirine katıldığını daha iyi anlıyoruz bugünleri görünce…

Çözümün yaklaştığını gören kimileri elinden geleni ardına koymuyor…

Ama işe yaramıyor…

Memleketin bitmeyen, bitirilmeyen iki temel meselesinde büyük yol alınmaya başlandı.

İrtica ya da bölücülük adındaki biri içi boş öteki 30 yıldır hepimizin ciğerini yakan iki büyük sorundan kurtuluyor muyuz diye umutla bakıyorum yine…

Birkaç yıl önce AK Parti’yle işbirliği yaparak 411 milletvekilinin oyuyla başörtüsü sorununu çözmek konusunda Anayasa değişikliğine büyük katkı yapan MHP şimdi nerede?

O zaman o değişikliği Anayasa Mahkemesi’ne götürerek iptal ettiren CHP bugün ne yapıyor?

Yarın terör sorunu çözülürse, PKK gerçekten ülkeyi terk eder ve sonra da silah bırakırsa MHP ne yapacak?

Ne acayip şeyler oluyor; ne acayip günler yaşanıyor değil mi?

Acayiplik her zaman kötü olmuyor ama; güzel de olabiliyor bazen.

Tıpkı şimdi olduğu gibi…

İnşallah bu sefer tamam olur…

Not: Bu yazıyı okurken imkanınız varsa ister Ahmet Kaya’nın Hasan Hüseyin Korkmazgil’in şiirinden bestelediği Güzel Günler şarkısını; ister Nazım’dan Edip Akbayram yorumunu; ister Kıraç’tan enstrümantal Güzel Günler’i dinleyin.

Yaşar Taşkın Koç - Haber 7
taskinkoc@gmail.com

Yorumlar1

  • ertan özer 13 yıl önce Şikayet Et
    güzel yazı. artık sıkıldık bizde kötü oyunlardan.yazınız güzel tebrik ediyorum
    Cevapla
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat