'Hava nasıl oralarda?'

  • GİRİŞ31.07.2011 11:00
  • GÜNCELLEME31.07.2011 11:00

Anneme göre: Yanıyoruz yanıyoruz!

Babama göre: parçalı bulutlu (?)

Esnafa göre:Nerde o eski ramazanlar…

Taraf’a göre: Daha Karpuz kesecektik.

40 yıl önceye göre: Asmayıp da besleycekler miydi?((!)

40 yıl sonraya göre: Gitmeyeyip de darbe mi yapsalardı?

Ege ve Akdeniz sahillerindeki Caretta Caretta kaplumbağalar cinsiyet değiştiriyor muş?

Gerekçe olarak sıcak havalar yazıyordu, iklim değişikliği yani!

İklim değişikliği olduğunu hiç sanmıyorum.

Caretta carettalar olsa olsa özentiden cinsel tercihlerini değiştiriyorlardır.

Havalar malum, mevsim yaz, haberde adı geçen Ege ve Akdeniz sahilleri şimdi onların şarkı söyleyenleri ile dolu…

İstifalar, darbe, caretta caretta kaplumbağaları, Ramazan, Bülent Ersoy, cinsiyet değiştirmek, şarkı söylemek…

Nasıl bir bağ var aralarında nasıl…

Bülent Ersoy söyleşinde “en kral darbeci”ye bedduanın bini bir para..

“Hakkımı helal etmem, 8 sene koltukta oturmaktan, koltuk çöktü” diyor…

Paşlar istifa ediyor, demokrasimiz yerine oturuyor, darbe tarihe karışıyor…

Fakat Ramazan Darbecileri dünya durdukça ne tarih olur, ne tarihe karışır. Bülent Ersoy’u sekiz 8 senede kurtulmuş ama saf ve temiz insanlar “Ramazan Darbecileri”den 800 / 1000 senedir kurtulamıyor…

O yüzden peşin peşin baştan söylememde yarar var. Malumumuz yarın ramazanın ilk günü; tutana da tutmayana da saygım, sevgim, muhabbetim ne artar ne eksilir... Ramazanı bahane edip, din tacirliği yapmaya kalkanın, bana bir şeyler empoze etmeye yeltenenin canını yakarım! Demir Leblebi'de "Enel Hak" deyip, boğazıma “Hiç” yazan bir tasmayı taktığım günden beri dini konulara girmemeye özen gösteriyorum, çok gerekmedikçe de girmiyorum.

Gücünü postaldan alan, demokrasiyi üniformada, darbede arayan demokrasi havariler;

Adaleti “içeri tıkmakta arayan hukukçular;

Sevgili din tacirleri, kerameti kelamından ziyade kaleminde sanan yazarlar, bilgiyi aklından ziyada kavukta, döşden ziyade cübbede, saçta kılda, tüyde arayan kardeşlerim gerçekleri kabul edelim ve en azından ramazan boyunca birbirimizi üzmeyelim, olur mu?

“Doğru ve gerçek", kabulü zor olsa her yerde "Doğru ve Gerçek"tir. Kimin nerde, ne zaman, söylediği önemli değildir.

Bana müsade kısa keseceğim “Aydın Abası olsun”..

Aydın Havası olsun mu?

Hayır sözün aslı hava değil “abası”dır..

Aba mı hava mı derken yine yazının başına dönüp soruyorum,

“Hava nasıl orlarda üşüyor musun?”

Oralarda ama buralarda gerçekten soğuk.

20 derece civarında, yağmurlu ve bulutlu…

Oruçlu kalma süresi 19 saate yakın…

Ne yapsam, kutuplara mı gitsem…

“İkindide mi iftar etsem”

Yok yok, ayak seslerini duyduğum dokuzuncu onuncu notayı aramaya gideceğim..

Do/ re/ mi / fa / sol / la / si /do mu? ( mu soru ekidir nota değil )

Topu topu sekiz nota mı va?

Benim “müzük” bilgimden ne olacak, Mozart geldi de "hoşgeldin"e gitmedik mi?

Yine de her şeye rağmen, Eline mikrofan alıp, iftar iftar dolaşan bir çok “İlahi solistleri”den hem kulağımın, hem de “müzük” bilgimin aşağı kalcağını sanmıyorum…

Geçen hafta söz vermiştim Ramzan manisiz olur mu hiç?…

İki yeni, bir eski mani ile görüşünceye kadar sizleri Allah’a emanet ediyorum.

Feride’nin günlüğü

Fadime’nin önlüğü

İkisi aynı şey mi

İnternetin cücüğü…

Tabanda halımız var

Duvarda yazımız var

Fazla kaşınma gafil

İftarlık ağzımız var…

Besmeleyle çıktım yola

Selam verdim sağa sola

A benim ağalarım

Ramazanınız mübarek ola..

Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol

Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat