Sandık göründü, takiyye sezonu başladı!.

  • GİRİŞ30.01.2023 09:39
  • GÜNCELLEME31.01.2023 15:54

Okullardan din derslerini kaldıran…

Camilerde Kur'an okuyan ve okutanları “cürm-ü meşhud” mahkemelerinde yargılayan..

“Muhammed’in koyduğu esasların toplu olduğu kitaba Kur’an denir” diyerek, hâşâ Kur’an’ın Allah kelamı değil de Peygamberin uydurması olduğunu öne süren…

Kur’an-ı Kerim’leri ve din kitaplarını toplayarak geri dönüşüme gönderen…

Arapça bir kelime bile bilmeyen İsmail Hakkı Baltacıoğlu’nun hazırladığı sözde ‘Kuran-ı Kerim mealini, “Yeni Türkçe Kur’an” diye millete yutturmaya çalışan…”

"Maşallah" kelimesini bile her taraftan kazıtan…

“Tavla zarı”na benzettikleri Kâbe resimlerini camilerden toplatan…

Hacer-ül Esved’den “Mukaddes karataş efsanesi” diye bahsederek, böyle bir efsanenin Frikyalılarda da bulunduğu öne süren..

Camileri ahır ve deri depolarına çeviren…

Ayasofya’yı müzeye çeviren, halifelerin isimlerinin yazılı olduğu devasa levhaları indirip, parçalamaya tevessül eden…

Efendimizin mübarek zevcelerinden, “Muhammed’in karıları” diye bahseden…

Müslümanlara haccı yasaklayan ya da gitmeleri önünde bin bir türlü engeller çıkaran…

Ezanın Arapça okunmasını yasaklayarak, “Allahu Ekber” diyenleri zindana atan…

Domuz etini ve şarabı haram kabul eden İslam’ı, “Türk milletinin geri kalmasının önündeki yegâne sebep” sayan…

Alay sancaklarında yazılı olan kelime-i tevhidi, alay imamlarını ve alay müftülerini kaldıran…

Müslümanlarının birliğini sağlayan hilafeti ilga eden…

Batı âdeti olan şapkayı Müslümanlara dayatan, ‘Şapka Kanunu’na karşı çıktığı için başta İskilipli Atıf olmak üzere çok sayıda âlim ile Şalcı Bacı isimli kadını idam eden…

“Hangi partiydi?”

*

“Din zehirdir. Bu milletin kafasından din fikrini sökmek için bize daha otuz sene lâzım.”

“İslâm 14 asırlık sakat bir inançtır. İslâmiyet ilerlemeye engeldir. Bu dinle yürünmez, mahvoluruz.”

“Peygamber'in Medine'de koyduğu âyetler bizi alâkadar etmez.”

“Allah’ı da, Sultan’la birlikte tahtından indirdik. Bizim mabedlerimiz fabrikalardır.”

“Bizim yalancı Muhammed’e ve onun uydurduğu Tanrı’ya ihtiyacımız yok.”

“O ezanlar ki şehadetleri dinin temeli ama benim yurdumun üstünde ebedi inlemesin artık!”

“Kâbe Arab’ın olsun, bize Çankaya yeter.”

“İslamiyet denince aklıma çorap kokusu gelir.” diyenler…

“Hangi partiye mensuptu? diye sorsam, eminim hiç kimse cevap vermekte zorlanmaz!..

*

Kurulduğu günden beri İslam’la ve mukaddesatımızla kavgalı olan işte bu CHP’ye, nedense ufukta seçim sandığı görünür görülmez bir haller oluyor.

103 yıllık hayatı boyunca yüce dinimizi hedef alan ve Müslümanların üzerinden silindir gibi geçen CHP değilmiş gibi, mensuplarının neredeyse tamamı seçim döneminde “takva ehli” kisvesine bürünüyor.

Merhum Adnan Menderes’i, sırf ezanı aslına çevirdiği için hedef tahtasına oturtanlar...

"Takunyalı" gibi seviyesiz bir sıfat taktıkları “dindar cumhurbaşkanı” Turgut Özal’ın, Bayram namazı kılmasını, Cuma namazını kaçırmamasını, Hacca gitmesini eleştiri konusu yapanlar…

“Seferi” iken namazın nasıl kılınacağından habersiz oldukları halde, uçakta akşam namazını kılan Erbakan Hoca ve arkadaşlarını, "Akşam namazı 5 rekât olduğu halde, Erbakan ve heyettekiler 3'er rekât kıldılar!" sözleriyle dillerine dolayanlar…

Normal ezanla, Cuma hutbesi öncesindeki iç ezan arasındaki farkı bilemeyecek kadar cahil oldukları halde, “İmam efendi Başbakan’ı beklemek için ezanı 15 dakika geç okutmuştur” şeklindeki açıklamalarla, cami imamının Başkan Erdoğan’a torpil geçtiği iftirasını atanlar.. Seçim dönemlerinde, başını secdeden kaldırmıyor.

1950 seçimlerinde CHP ileri gelenlerinin, “Paşam n’olur, kürsüdeki konuşmalarınız sırasında bir defa Allah deyin!” şeklindeki yalvarışlarına, “Dedik ya canım! Kürsüden inerken Allahaısmarladık demedik mi?” diye cevap veren CHP’lilerin “Milli Şefi” İsmet İnönü’nün, “Gösteriş olmasın diye Cuma namazını evinde tek başına kıldığını” öne sürenler bunlar değil mi?

Aynı zihniyet, eşinin başörtüsünden dolayı Başkan Erdoğan'ı, “Sakın ha Cumhurbaşkanı adayı olma! Sakın ha olma!” diye tehdit eden CHP eski Genel Başkanı Deniz Baykal’ın, Kudüs ziyareti sırasında, "Haremüşşerif”te kıldığı namazı için, “samimi bulduk” yorumları yapmadı mı?

Peki ya çocukluğunda gittiği Kur’an kursunda Ayet-el Kürsi’yi en hızlı kendisinin ezberlediğini söylemesine rağmen mübarek Ramazan ayında bira içmekte sakınca görmeyen Muharrem İnce’nin, CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı olduğu dönemde camiden çıkmamasına.. “15 yaşımdan beri her gün cuma namazı kılıyorum. Bu gizli saklı bir şey değil” sözlerine ne demeli?

*

Siyasete girmeden önce Umreye gittiği öne sürülen ve gösteriş olmasın diye bunu herkesten gizlediği iddia edilen Kılıçdaroğlu, 86 yıl sonra ibadete açılan Ayasofya'da kılınacak ilk cuma namazına kendisini davet eden Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş'ın namaz davetini…

"İbadetin kameralar önünde gerçekleştirilmesini hiçbir zaman doğru bulmadığını belirterek" geri çevirmişti.

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu da, “Ben camide Kur’an okumam. Tümden bir anlık meseleydi. Eve geldiğimde ilk fırçayı eşimden yedim, ‘Demedik mi inancımızı siyasete alet etmeyeceğiz’ sözleriyle, 2019 seçimleri öncesi cami cami dolaşmasını tevil etmeye çalışmıştı.

 

Güya diğer CHP’li yöneticilerden farklı olduklarını öne süren ve kameralar karşısında ibadet etmeyi uygun bulmayan Kılıçdaroğlu ile İmamoğlu, 2-3 yıl önce söyledikleri sözleri unutmuş görünüyor.

“Dersimli Kemal” sloganıyla CHP’nin başına gelen, dindar insanların oyunu almak için “Konyalı” ilan edilen Kılıçdaroğlu, önceki gün “Baba ocağına hoşgeldin” yazılı bilboardlar eşliğinde ziyaret ettiği Konya’da, Seyyid Mahmud Hayrani’nin türbesine giderek, burada, kameralar karşısında hem dua etti hem de  “Peygamber soyundan geldiğini” iddia eden açıklamayı huşu içerisinde dinledi…

Yasin-i Şerif okuduğu için eşinden fırça yediğini iddia eden İmamaoğlu ise kah umre ziyaretindeki ihramlı fotoğraflarını paylaşarak, kah Kastamonu ve Bursa’ya yaptığı ziyaret programına “Cuma namazını kılacağı caminin adını ve namaz saatini” yazarak Kılıçdaroğlu’ndan geri kalmadı.

*

Bay Kemal ile Bay Ekrem’in takiyyede yarıştığını görünce,  aklıma CHP’de seçim çalışmalarının nasıl yürüdüğünü gözler önüne seren ÖDP’nin eski Genel Başkanı Alper Taş’ın şu açıklaması geldi.

31 Mart 2019 yerel seçimlerinde CHP’den Beyoğlu belediye başkan adayı olan Taş, katıldığı bir TV programında CHP’deki din istismarını şu sözlerle itiraf etmişti:

"Belki ben de cuma namazına gitseydim seçimi kazanabilirdim. Bana parti içerisinden cuma namazına git dediler. Yapmadığımız bir şeyi halktan oy almak için yapmak bize uymaz.”

 

Yorumlar121

  • Abdülhamit Han 1 yıl önce Şikayet Et
    Bunlar için zafere giden yolda herşey mübahtır.
    Cevapla Toplam 2 beğeni
  • Yavuz Selim Han 1 yıl önce Şikayet Et
    Pekiii... Dersimli Kemo ile İb. başkanının yaptığı adi ve aldatıcı bu gösterileri yutacak ahmak muhafazakârlar var mı sizce.
    Cevapla Toplam 2 beğeni
  • Yozgatlı 1 yıl önce Şikayet Et
    Var yok mu?
    Toplam 1 beğeni
  • Bülent duman 1 yıl önce Şikayet Et
    Allah bildiği gibi yapsın inşallah
    Cevapla Toplam 3 beğeni
  • Okuyorum 1 yıl önce Şikayet Et
    Arkadaşlar; mübarek üç aylardan Recep ayı içerisindeyiz. Takiyyeler bu ayların bereketindendir müslümanların UYANIK olmalarını sağlar. Biz elhamdülillah diyelim takiyyeci zümre içinde olmadığımız için.
    Cevapla Toplam 7 beğeni
  • mersinli 1 yıl önce Şikayet Et
    Bu CHP oy alabilmek için her şeyi mübah sayanlardan dır. Seçim bittikten sora bir daha ki seçime kadar kimseyi aramayanlardır. yani seçimden seçime müslüman olanlardır
    Cevapla Toplam 9 beğeni
Daha fazla yorum görüntüle
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat