CHP’yi dizayn etmeye yönelik malum kaset sonrası, “Kesinlikle aday olmayacağım” dediği halde bir hafta sonra çark ettirilerek CHP Genel Başkanlık koltuğuna oturtulan Kemal Kılıçdaroğlu, şimdilerde benzer bir akıbet ile karşı karşıya…

Yunan şarkıcı Mikis Theodorakis ile “Güneş topla benim için” şarkıları söylemekten başka bir numarası olmayan Zülfü Livaneli gibi yandaş sanatçıların parlatmasıyla İBB Başkanı olan Ekrem İmamoğlu, gözünü Kemal Bey’in koltuğuna dikmiş durumda.

14- 28 Mayıs seçimlerindeki başarısızlığın ardından hiçbir şey olmamış gibi davranan ve “yola devam” mesajı veren Kılıçdaroğlu’na rağmen, "Değişmeyen tek şey değişimdir. Her sahada, her ortamda değişim" diyen İmamoğlu, CHP’deki “taht savaşlarının” fitili ateşledi.

“Ajans” da paralı trollerini devreye sokarak, sosyal medya üzerinden, “Halk Ekrem İmamoğlu’nu genel başkan olarak görmek istiyor” söylemini dolaşıma soktu.

Seçim sürecinde Kılıçdaroğlu'na yönelik açık açık destek mesajları paylaşan ve “Halkımız şimdi çok daha fazla iradesini ortaya koymalı” diyerek ikinci tur öncesi PKK sempatizanlarının sandıklara hücum etmesi talimatını veren PKK elebaşlarından Murat Karayılan bile…

HDP’nin eriyen oylarıyla ilgilenmek yerine, “Başka bir CHP'linin aday olması durumunda seçimlerin kazanılabileceğini” söyleyerek, Kılıçdaroğlu’nu “devirme” operasyonuna teşne oldu.

Kendisine “engel” olarak gördüğü CHP’nin ağır toplarını bir bir tasfiye ederek bugünlere gelen Kemal Kılıçdaroğlu, şimdilerde “evladım” dediği İmamoğlu ile üst üste görüşmeler gerçekleştirerek, onu koltuğundan uzak durması için ikna etmeye çalışıyor.

İmamoğlu ise net bir duruş sergilememekle beraber, bildiğini okumaya devam ediyor.

Dün de, CHP zulmünden kaçarak gittiği Rusya’da can veren Nazım Hikmet’in ölümünün 60'ıncı yıl dönümü için İstanbul'daki Harbiye Cemil Topuzlu Açıkhava Tiyatrosu'nda düzenlenen programa katılan İmamoğlu, güya Zülfü Livaneli ağabeyinin “Ey Özgürlük” şarkısını okumak için çıktığı sahnede...

“Aslında süreç yeni başlıyor. İnancınız yüksek olsun" diyerek, bir kez daha CHP Genel Başkanlığını ele geçirmekte istekli olduğunu örtülü şekilde ima etti.

*

Esasında Ekrem İmamoğlu’nun bu hayali, İBB Başkanı olduğu günlere kadar uzanıyor.

2019 yılında yapılan kirli ittifak sonucu İBB Başkanlığını kazanan İmamoğlu, orta vadede CHP içinde liderliğe yükselmeyi, 2023 seçimlerinde ise Cumhurbaşkanı adayı olmayı umuyordu.

23 Haziran tekrar seçimlerinden hemen sonra, “Erdoğan Sonrası Türkiye” başlıklı panel düzenleyerek, “Ekrem İmamoğlu’nun cumhurbaşkanı adayı olacağını” ilan eden Foundation for the Development of Democracies (FDD) gibi ABD’li derin yapıların açıklamaları…

“Gölge CIA” olarak bilinen ABD’li Rand Corporation’ın, 7’li koalisyonun adayı belirlenmeden önce “cumhurbaşkanı adayı” olarak Ekrem İmamoğlu’nu yıkayıp yağlaması…

Küresel emperyalist ülkelerin büyükelçilerinin, İstanbul kar felaketini yaşarken bile Ekrem İmamoğlu ile gizli kapaklı görüşmeler yapması...

“Cumhurbaşkanı olacağım diye Türkiye’nin önünü tıkamam” diyerek adaylıktan feragat etmesine rağmen son ana kadar umudunu koruması, İmamoğlu’nun bu yöndeki tutumunu açıkça ortaya koyuyordu.

*

Her şeyin farkında olan Kılıçdaroğlu da…

31 Mart yerel seçimleri sonrası yaşanan onca tartışmaya rağmen, İmamoğlu mazbatasını alırken ortalıkta görünmeyerek..

Saraçhane’deki İBB binasına mecbur kalmadıkça gitmeyerek, arasına mesafe koyuyordu.

Adaylık sürecinde de…

“Ya bana katılın ya da yolumdan çekilin” diye rest çekerek, Ekrem İmamoğlu ve destekçilerini dizginliyordu…

*

Kaybettiği onca seçime rağmen koltuğunu korumayı başaran Kılıçdaroğlu’nun işi bu sefer eskisinden daha zor gözükse de, Kemal Bey sakinliğini koruyor.

İmamoğlu’nun çıkışları karşısında gayet soğukkanlı davranıyor.

Daha önce girdiği 6 kurultaydan galip çıkan Kılıçdaroğlu, CHP’deki mezhepçi yapının desteğiyle, İmamoğlu ile girişeceği muhtemel bir mücadeleden de benzer bir sonuçla ayrılacağını biliyor.

Zaten önce ilçe ve il kongrelerinin yapılacağını söyleyen Kılıçdaroğlu, yerel seçimlerden önce kesinlikle “kurultay”  düşünmüyor.

Benim asıl merak ettiğim ise sürekli “adaylık” imasında bulunduğu halde bir türlü cesaretini toplayıp Kılıçdaroğlu’nun karşısına çıkmayan İmamoğlu’nun ne yapacağı…

İmamoğlu bir yandan Genel Başkanlığa oynuyor ama diğer yandan da ‘Dimyat’a pirince giderken, evdeki bulgurdan olmak’ istemiyor.

Bu arada..

CHP içerisinden edindiğim bazı kulis bilgilerine göre, Kemal Bey, 2024 yerel seçimleri için İBB Başkanlığı’na, Ekrem İmamoğlu yerine mevcut İstanbul ilçe belediye başkanlarından kendisine mezhep olarak yakın birini hazırlıyormuş.

Göreve geldiği 4 yıl boyunca İstanbul’u hizmete hasret bırakan, İstanbullulara ise kâbusu yaşatan Ekrem İmamoğlu’nun beceriksizliği de Kemal Bey’in elini oldukça güçlendiriyor.

Özetle…

Herkes, “Kemal Kılıçdaroğlu gidecek” diye bekliyor ama…

İBB Başkanı seçildiği günden beri Kılıçdaroğlu’nu devirme hayali kuran İmamoğlu’nun, sürecin sonunda saman alevi gibi Türk siyasetinden silinip gitmesi söz konusu…

O nedenle bu 9 aylık süre içerisinde CHP’de çok gerilimli günler yaşanacak.

Biz de yaşananlara bakıp, CHP’ye iktidara yüzü göstermeyen Allah’a şükredeceğiz!