Milli mücadelenin kazanılması için canını hiçe sayanların başında hiç kuşkusuz dindar Anadolu insanı yer alıyordu.

Sahte demokratlar ve palikarya artıkları, işgalci Yunan askerlerini İzmir’de “Hoş geldiniz” afişleriyle karşılarken...

Din adamları cami kürsülerinden halkı milli mücadeleye teşvik ediyor, Müslüman erler ve inançlı kadınlar “Allah Allah” nidalarıyla cephelerde çarpışıyor, âlim olanlar ise milletin Meclis’inde canla başla bağımsızlık için çalışıyordu.

Öyle ki…

İlk Meclis’in mebuslarının 63’ü din adamlarından oluşuyordu.

“Hilafet ve saltanatı kurtarmak için gayreti diniye ile” verilen bu kutlu mücadelenin sonunda ise “cumhuriyet” ilan edildi.

Cumhuriyet’in ilanından sonra hayata geçirilen sözde “Devrim Yasaları” kapsamında ilk iş olarak Halifelik kaldırılarak, tekke, zaviye ve türbelerin kapısına kilit vurtuldu.

Aradığı zemini bulan CHP tek parti iktidarı daha sonra “ibadet diline” el attı.

Kaleme aldığı alternatif mevlidinde Atatürk'e hâşâ “ilah” diyecek kadar ileri giden Behçet Kemal Çağlar'a, Kur'an-ı Kerim'i “nazım”la yazma görevi verilirken…

Tek kelime Arapça bile bilmeyen İsmail Hakkı Baltacıoğlu’nun hazırladığı Kuran-ı Kerim meali ise “Yeni Türkçe Kur’an” diye millete dayatıldı.

“Elmalılı Tefsiri”nin yazılması dışında hiçbir şeyin Müslüman halkın lehine işlemediği o meşum günlerde, dindar kesimle ve camilerle uğraşan CHP zihniyeti, mukaddes çağrının evrensel dili olan Ezan-ı Muhammedî’yi de gözüne kestirmişti.

3 Şubat 1932 tarihine denk gelen Kadir Gecesi’nde, Ayasofya Camii’nde ilk kez “Türkçe Kur’an, tekbir ve kamet okutuldu”

Takvimler 18 Temmuz 1932’yi gösterdiğinde ise resmen ilan edilen “Türkçe Ezan Genelgesi” ile asırlarca “Allah-u Ekber” nidaları eşliğinde camilere doluşan Anadolu insanı, artık “Tanrı Uludur” işkencesine mahkûm edilmişti.

Tam 93 yıl önce bugün okunan ilk Türkçe Ezan için özellikle Müslümanlığın bu coğrafyada kalıcı olmasında büyük katkısı bulunan Fatih Sultan Mehmed tarafından yaptırılan Fatih Camii tercih edilmişti.

İslam’ı, “Türk milletinin geri kalmasının önündeki yegâne sebep” sayan CHP’li yöneticilerin bu tercihi esasında bir nevi meydan okumaydı.

Ezanı Türkçeleştirerek Müslümanların yüreğinde tarifi imkansız bir yara açan CHP tek parti diktası, mezkur genelgeye uymayanları ise çeşitli cezalara çarptırıp, çok sayıda kişiyi hapse attırdı.

18 Temmuz 1932’de resmen ilan edilen Türkçe Ezan genelgesi ise tam 18 yıl yürürlükte kaldı.

Bir Türkiye gerçeği olan ve İstiklal Marşı’mızın sekizinci kıtasında;

“Bu ezanlar -ki şehâdetleri dinin temeli,

Ebedî, yurdumun üstünde benim inlemeli” dizeleriyle de kayıt altına alınan bu kutlu çağrıya bile tahammülü olmayan CHP yöneticileri, 10 Mayıs 1946’da gerçekleşen “Büyük Kurultay” için hazırladıkları rapora iliştirdikleri,

“Kur’an ve din tatbikatı öz Türkçe olarak yapılmalı, ibadet usul ve zamanları yeniden tanzim edilmeli, ibadet yerleri halk evlerine benzer bir şekle sokulmalı, sarık, cübbe ve din tatbikatında kullanılan her nevi kıyafet ilga edilmeli ve Diyanet İşleri Reisliği kaldırılmalı" ifadesiyle bir adım daha ileri giderek…

Değil ezansız…

Kur’an’sız, imamsız, hatta camisiz bir Türkiye rüyası gördüklerini açıkça dile getirdiler.

16 Haziran 1950’de ezanı aslına rücu ettiren merhum Adnan Menderes ise bu hamlesinin bedelini 27 Mayıs darbesinin ardından idam edilerek, canı ile ödedi.

Tüm bu yaşanan acılara rağmen, CHP’liler mukaddes değerlerimize saldırmaktan geri durmadı.

Vesayet odakları ile kol kola girerek mütedeyyin kesim üzerinde zulüm fırtınası estirilmesine sebep oldular.

Bu arada yeniden aslına rücu ettirilen Ezan-ı Muhammedi’ye kin kusmayı da ihmal etmediler.

Örneğin…

16 Nisan 2017’de yapılan ve şuan yürürlükte olan “Cumhurbaşkanlığı Yönetim Sistemi”ni oyladığımız “Anayasa Değişikliği Referandumu”nda, CHP’nin başını çektiği “Hayır”cılar %48 oy alarak mağlup olmuşlardı.

Sandıktan çıkan “EVET”i hazmetmekte zorlanan bir grup “laikçi azınlık” Kadıköy'de haftalar süren bir eylem yaparak, güya sonuçları tanımadıklarını ilan etmişlerdi.

Söz konusu marjinal grup, 23 Nisan 2017 gecesi Kadıköy’deki eylemini sürdürdüğü sırada, Yatsı ezanı okunmaya başlamış...

Ezan sesini duyan mukaddesat düşmanı marjinaller, kırmızı görmüş boğalar gibi böğürerek, ıslıklar çalıp uluyarak, “Ezan-ı Muhammedi”yi yuhalamışlardı

Kadıköy’deki skandalın üzerinden iki yıl geçtikten sonra, bu defa da Balıkesir'de selâ okunduğu sırada mikrofonu açık unutan CHP'lilerin,

“Hoca bizimle ta..ak geçiyor” dediği duyulmuştu….

Yine aynı günlerde…

“8 Mart Dünya Kadınlar Günü” nedeniyle Taksim'de yürüyüş düzenleyen ve CHP tabanını oluşturan feministler ile marjinal kadın grupları da hadlerini aşarak okunan yatsı ezanını ıslıklarla ve yuhalamalarla bastırmaya çalışmıştı.

“Ezana” olan nefretini;

“O ezanlar ki şehadetleri dinin temeli ama benim yurdumun üstünde ebedi inlemesin artık n’olur ya!” twiti ile dile getiren Sera Kadıgil’in de CHP tarafından milletvekili yapılıp, Meclis’e sokulduğunu unutmamak lazım…

Evet!

93 yıl önce bugün başlayan “Türkçe Ezan” zulmü hafızalardaki yerini korurken…

Bir dönem Ülkücü camianın sevilen isimleri arasında yer alan Komünizme karşı amansız bir mücadele verdiğini öne süren Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, dün ibretlik bir açıklama yaptı.

“Yolsuzluk, irtikâp” gibi suçlardan gözaltına alınan ve “baklava kutularında” rüşvet aldıkları saniye saniye kameralara yansıyan CHP’li belediye başkanları için, “Namuslu, şerefli, onurlu insanlara iftira atıyorlar” diyen Mansur Yavaş…

“Din konusunda CHP hata yapmıyor artık. Ne başkanlar, ne milletvekilleri ve muhafazakâr seçmen CHP'ye oy vermenin onları cehenneme götürmediğini gördü ve anladı” ifadelerini kullandı.

CHP'ye oy vermenin insanları nereye götüreceğini Allah bilir ama din konusunda yaptıkları hataları saymakla bitmez…

Geçmişte çocuklar için açılan okul öncesi Kur-an Kurslarına “Ortaçağ zihniyeti” diyen Özgür Özel’in…

26 Haziran haftası sayısında büyük bir hadsizlik yaparak Peygamber Efendimizi karikatürize etme küstahlığında bulunan LeMan’ı sahiplenip, “böyle bir saygısızlık yapmayacağına inandığını belirtmesi” bile CHP’ye utanç olarak yeter!

Zekeriya Say / Haber7