Her biri profesyonel ellerde üretilen “ajans işi” mizansenlerle yürüttüğü algı operasyonları sayesinde İBB Başkanı seçilen Ekrem İmamoğlu, halkı aldatmaya yönelik bir tiyatroyu da 15 Nisan 2019’da sahneye sürdü.

Şaibeli seçim sonrası Bakırköy’e giden İmamoğlu’nun otobüsünün önünü kesen 14-15 yaşlarında bir çocuk, “Ekrem abi, her şey çok güzel olacak abi” diye bağırdı.

Hadisenin tamamen kendiliğinden geliştiği izlenimini veren İmamoğlu ise;

“Çocuğa bak ‘Her şey çok güzel olacak’ diyor. Şu inanç yeter bize” diyerek, yoluna devam etti.

Sadece iki gün sonra, 17 Nisan’da mazbatasını alan Ekrem İmamoğlu, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin Saraçhane’deki binası önünde bir kutlama mitingi düzenledi.

Tesadüf bu ya!

CHP’li İmamoğlu, kendisine “Her şey çok güzel olacak” sloganını hediye eden o küçük çocuğu, binlerce kişinin yer aldığı kalabalığın içinde adeta eliyle koymuş gibi bularak;

“Adam orada bak adam” sözleriyle, kürsüye çağırdı.

“Her şey çok güzel olacak” sözü dillere pelesenk olan ve o sırada lisede okuyan Berkay Gezgin bir anda “Saraçhane medyası”nın gözdesi haline geldi.

Hayatı didik didik edilerek, “Ekrem abisi” ile olan benzerlikleri keşfedilmeye başlandı.

Aslen Hataylı bir ailenin evladı olarak 2003 yılında doğan Berkay’ın da top kaleye girdikten sonra atladığı için “Uçan çuval” lakabı verilen İmamoğlu gibi “Kalecilik” yaptığı ortaya çıktı.

Siyasete olan ilgisi güya “çok araştırmasından” kaynaklan Berkay buna rağmen akademik kariyerine odaklanacak, okuyup “bilgisayar mühendisi” olacaktı.

Ön planda böyle pembe bir tablo çizilirken, arka plandan kötü kokular yükseliyordu.

Zira genç Berkay’ın mucidi olduğu öne sürülen “Her şey çok güzel olacak” sloganı, Cennetmekan Sultan II. Abdülhamit’i devirmek isteyen Siyonist avukat Emanuel Karasu’ya aitti.

FETÖ’cü Emre Uslu da 17-25 Aralık darbesinden sadece 12 önce bu sloganı kullanmıştı.

Tabii o dönem bu iddialar gündeme geldiğinde Berkay Gezgin çok öfkelenmiş;

“Ben her gün ilkokulda Andımızı okuyarak büyümüş ve içinde vatan sevgisi maksimum düzeyde olan bir Türk genciyim” demişti.

Derken…

“Andımız”ı okuyarak içini maksimum düzeyde vatan sevgisiyle dolduran Berkay, lise sonuna doğru büyük bir aydınlanma(!) yaşayarak “Bilgisayar mühendisliği” fikrinden vazgeçip, siyaset okumak istediğini açıkladı.

“Hedefim ODTÜ. Hayallerimi gerçekleştirebilmek için çok çalışıyorum” dedi.

Tabii!

Ekrem Abisi kadar zeki(!) olmadığı için ancak Eskişehir Anadolu Üniversitesi'ne yerleşebildi.

Bazı kaynaklarda “İşletme bölümü” yazsa da hangi bölüme okuduğu bile net olarak açıklamadı.

İstediği üniversiteyi kazanamasa da sonuçta işler Berkay’ın umduğundan da iyi gidiyordu.

Berkay’ın annesi Yasemin Gezgin’in, dönen yolsuzluklar nedeniyle Genel Müdür Ali Sukas dâhil çok sayıda yöneticisinin tutuklandığı İBB iştirak şirketlerinden Ağaç ve Peyzaj A.Ş.’de çalıştığı öne sürülürken…

Sosyal medyada ise İmamoğlu İnşaat tarafından Berkay Gezgin’in hesabına tek seferde 42 bin 800 TL yatırıldığına dair belgeler paylaşılıyordu.

Dahası…

Başka akçeli iddialar da dillendiriliyor, “Berkay’ın hayatının Ekrem İmamoğlu ile tanıştıktan sonra değiştiği” görsellerle destekleniyordu.

Bakırköy’deki basit bir mizansen ile hayatımıza dâhil edilen işbu Berkay’ın yükselişi bununla sınırlı kalmadı.

“Ekrem Abisi”nin “yolsuzluk, rüşvet, irtikap” gibi yüz kızartıcı suçlardan tutuklanmasının ardından Saraçhane'de boy gösteren bu “parlak(!) çocuk…”

CHP lideri Özgür Özel’in “var mısınız polisle çatışmaya” şeklindeki kışkırtmalarıyla patlak veren eylemler sırasında ülkenin seçilmiş Cumhurbaşkanına galiz küfürler eden grubu koordine ettiği gerekçesiyle gözaltına alındı ve tutuklandı.

Cezaevine gönderilirken aslında en çok korktuğu şeyi dile getiren ve “Lütfen beni unutturmayın!” diyerek, gazeteci ağabeylerine yalvaran Berkay…

CHP’nin 21. Olağanüstü Kongresi’nde ise “Eylemlerde tutuklanan gençleri temsilen”  Parti Meclisi'ne (PM) seçildi.

Hiçbir siyasi birikimi ve doğru düzgün bir eğitimi olmadığı, hatta üniversitede hangi bölümde okuduğunu bile bilmediğimiz halde, henüz 22 yaşında iken Ekrem İmamoğlu’nun himmetiyle  “CHP Parti Meclisi Üyesi” gibi önemli bir sıfata kavuşan Berkay…

CHP İstanbul İl Başkanlığı kongresinin iptal edilmesi ve Gürsel Tekin’in kayyım olarak atanmasıyla yeniden ön plana çıktı.

Kendisini “Atatürk’ün ışığında, devrimci ruha sahip bir genç!” olarak lanse eden Berkay, önce “Direndik, teslim etmedik” şeklindeki paylaşımıyla, Tekin’in CHP İstanbul İl Başkanlığı binasına girişi sırasında destansı bir direniş sergilediklerini öne sürdü.

Ortaya çıkan bazı görüntülerde ise “Polisin, kolundan tuttuğu gibi onu binadan dışarı attığı” açıkça görüldü.

Biz, “utanır da susar” diye beklerken, o bir adım daha ileri giderek…

Tıpkı devletin şerefli valisine “it” diyen, sonra da “Basit dedim” diye kıvıran Ekrem Abisi gibi…

CHP İstanbul İl Kongresi’nin iptali davasını esastan reddeden Ankara 3’üncü Asliye Hukuk Mahkemesi’nin kararını fırsat bilerek, kendi yaşının iki katı kadar CHP’de siyaset yapan ve “Genel Başkanlık” hariç hemen her kademede görev alan Gürsel Tekin’i ima ederek;

“Güle güle G.T” şeklinde bir tweet attı.

Gelen tepkiler sonrası bu defa da okuyan herkesi “aptal” yerine koyan bir açıklama ile “Bahsi geçen kişinin isim ve soyisminin baş harflerini ifade eden paylaşımımdaki kastım, partimizin il binasında yaşanan üzücü olaylara dair bir siyasi eleştiridir” dedi.

Oysa siyasete önem vermek yerine adam gibi eğitim almış olsaydı Gürsel Tekin’in isminin baş harflerini ifade etmek için sadece “G” harfinden sonra değil “T” harfinden sonra da nokta koyması gerektiğini bilirdi.

Fakat İmamoğlu’nun “yetiştirmesi” olduğu için muhtemelen Berkay da “Nasıl olsa CHP tabanı sorgulamaz, ne dersek inanıyor” sanıyor.

*

Ha, unutmadan!..

Ekrem İmamoğlu Suç Örgütü (İSÖ)ye yönelik soruşturmada ismi “açık tanıklar” listesinde yer alan ve İBB’de dönen akçeli işler hakkında verdiği ifadelerle savcılarımıza yardımcı olan Gazeteci Tolgahan Erdoğan, “Proje Çocuk Berkay” hakkında dün gece önemli bir iddia ortaya attı.

Erdoğan,  sosyal medya platformu “X”ten bazı fotoğraf kareleri eşliğinde yaptığı paylaşımında, “Berkay Gezgin’e soruyorum. Bahçelievler Belediye Meclis Üyesi Erhan Kazel’e ait Eggroup İnşaat’ın Bahçelievler Ihlamur Konakları projesinden 18 numaralı daireyi hiçbir bedel ödemeden baban Süleyman Gezgin adına aldın mı? Bunun karşılığında Erhan Kazel’e hangi sözleri verdin. Buyur yalansa çık mahkemeye ver, ya da çık parasını ödediysen dekontları yayınla ama dikkat et patlama” ifadelerini kullandı.

Eğer bu iddia doğru ise Berkay sadece “kalecilik” ile değil…

İş adamı Ali Nuhoğlu’ndan, Boğaz’daki 50 milyon dolarlık 3 villayı kendi şirketine 15 milyona devreden Ekrem Abi’sini, “emlak” işlerinde de örnek alıyor demektir.

Bu da “100 yılın en büyük yolsuzluk” rezaletine imza atan Ekrem İmamoğlu’nun “çırakları mı yetişiyor?” sorusunu akıllara getirir…

Dolayısıyla sayın savcılarımızın bu paylaşımları ihbar kabul ederek, derhal harekete geçmesi gerekir!

Zekeriya Say / Haber7