Geçtiğimiz hafta tüm dünya İsrail’e karşı Güney Afrika tarafından açılan davayı takip etti.  

Uluslararası Adalet Divanındaki "soykırım" davasının duruşmasında davacı Güney Afrika'yı temsil eden avukatlar, İsrail'e "Gazzelilere yönelik bilinçli eylemlerinin soykırım niyetini kanıtladığı" suçlamasını yöneltti. 

Duruşmada Gazze'de soykırım yapıldığını anlatan Güney Afrikalı avukatlar Filistinlilerin sesi oldu.  

Londra Queen Mary Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nde devlet suçları alanında kıdemli öğretim görevlisi olan Thomas MacManus, El Cezire'ye Güney Afrika'nın davada “çok etkileyici” bir görev üstlendiğini söyledi. 

MacManus, "Yasal olarak sağlam bir şekilde bir araya getirilen bazı yıkıcı suçlamaları çok kısa ve öz bir şekilde ortaya koydular" ifadelerini kullandı. 

Davaya katılan El Cezire muhabiri Hani Mahmud ise Gazzelilerin ilk kez uluslararası bir ortamda bu kadar ayrıntılı bir şekilde savunulduğunu söyledi: 

Güney Afrikalı avukatlar Gazzelilerin kalplerinde ve zihinlerinde olanı  anlattılar. 

Buradaki insanlar, bu davanın BM Güvenlik Konseyi'ne ulaştığında ABD'nin muhtemelen veto edeceğini bilmelerine rağmen artık oldukça umutlular. 

Filistinlilerin bu şekilde temsili tüm dünyayı umutlandırdı…. 

Güney Afrikalı avukatlara tüm dünyadan tebrik mesajları yağdı. Twitter’da yapılan çoğu yorum ise Arap ve Müslüman ülkelerin cesaret edemediği şeyin Güney Afrika’nı yapıyor oluşuydu… 

Coğrafi olarak çatışmalardan uzak bir ülke olan Güney Afrika’nın Gazze’ye desteği çok uzun yıllar öncesine dayanıyor aslında… 

Güney Afrika’da iktidar, Nelson Mandela'nın 2013'te ölmesinden sonra bile güçlü Filistin yanlısı duruşunu korudu. 

Avukatlar yaşamı boyunca Filistin’e desteğini esirgemeyen Nelson Mandela’nın mirasına sahip çıktı ve Uluslararası Adalet Divanı’nda İsrail’e karşı soykırım davası açmak gibi ender bir adım attı...