Gazze’de savaş 100 günü aştı. Tüm dünyanın gözü önünde soykırım devam ediyor. 

İsrailli bazı yetkililerin bölgesel çekilme iddiaların rağmen savaş tüm yıkıcılığıyla sürüyor. 

 İsrail ordusunun ve Filistinli sivillerin Gazze'de her gün uğradığı kayıplar, yeni, "düşük yoğunluklu" bir savaş iddialarıyla çelişiyor. 

Peki İsrail, sivillerin kıyımı pahasına olursa olsun, Gazze'yi 2,3 milyonluk nüfusu için yaşanmaz hale getirme niyetiyle ordusunu tüm gücüyle Gazze'ye yönelterek ne başardı? 

Savaş kabinesinin üç hedefi vardı: Rehinelerin kaderi ne olursa olsun Hamas'ı yeryüzünden silmek; mümkün olduğu kadar çok Filistinliyi Gazze'den çıkmaya zorlayarak Yahudilerin Araplara karşı olumsuz demografik dengesini değiştirmek; ve Hamas'ın 7 Ekim'de yaptığına başka hiçbir grubun cesaret edememesini sağlamak… 

Savunma Bakanı Yoav Gallant'ın açıklamasına göre cevap hayır. Gallant’a göre İsrail hiçbir şekilde amacına ulaşamadı.  

Eski adalet bakanı ve İsrail savaş kabinesinin şu anki üyesi olan Gideon Sa'ar Hamas'ın yenilgiye uğramaktan çok uzak olduğunu söyledi. 

Uluslararası Adalet Divanı önünde soykırım niyetine dair kanıt olarak gösterilen yorumlarında İsrail Ulusal Güvenlik Konseyi'nin eski başkanı ve hükümet danışmanı Giora Eiland bir dergide şunları yazmıştı : “Kuşatmayı etkili kılmak için, başkalarının Gazze'ye yardım etmesini engellemeliyiz… Halka iki seçenekleri olduğu söylenmeli; kalmak ve açlıktan ölmek ya da gitmek.” 

Lahey'deki Uluslararası Adalet Divanı (UAD) Güney Afrika'nın İsrail'in soykırımdan sorumlu olduğu iddiası hakkında ne karar verirse versin , İsrail Gazze'de bir insani felaket oluşturdu ve bunu bilerek yaptı. 

Savaş yarın bitse bile geride iyileşmesi mümkün olmayan yaralar kalacak.