Önemli üç tespit. ---Son yıllar ve günlerde Çin'in Doğu Türkistan üzerindeki baskı ve ileriye dönük emelleri tarihi akışıyla anlatılarak orda yaşananların tekrar gündeme gelmesine yardımcı olmuştur. .....Çin 'in olumsuz siyasetini bile geride bırakacak çağdaş fitne siyaseti sayesinde Mısır örneğiyle birlikte demokrasi kültürünün kalıcı hale gelmesinin uzun süre alacağı ve çok badirelerden geçileceği. .....Türkiye demokrasi kültürü bakımından ne kadar iyi konumda olsa da son aylarda tezgahlanan olayların masumane olmadığı,bunun arkasında güçlü bir Türkiyeyi istemeyen uluslararası güçlerin olduğunun bilincinde olunması gerektiği ve ona uygun sorumlu davranış geliştirmenin zorunluluğu.

niyeti belli olanlara. Geçen ay Çinlilere tercümanlık yapan Uygur Türk'ü bir kişiyle tanışmıştım.Türkiye'den ve şu anki iktidarın dünya siyaseti üzerindeki etkisinden o kadar memnunduki Türkiye derken ağzından bal damlıyordu.Söylediği bir söz''Biz de Türküz ama başında Uygur var ,biz Uygur Türküyüz.Bize yapılanlar bu hükümetin tutumu sayesinde artık gizli kalmıyor''.du.Geziyle başlayıp cizre'yle devam eden,lice'yle açıkça niyetleri belli olan iç ve dış mihrakların rahatsızlığı herhalde bundandır.Büyüyen ve söz sahibi olup gıptayla izlenen bir ülkeyi içlerine sindirememeleri.

Hainlerle Vatanperverleri ayırt etme zamanı. Çok isabetli ve tam da Türkiye'de ve Dünyada olayların perde arkasını okuyucunun vicdanına sunan bir yazı.Gerçekten tüm bu tehlikeleri görmeliyiz.Türkiye'de huzurlu geçen günlerimizin kıymetini bilmeliyiz. En güzel örnek Mısır.Ülkemiz de aynı badireye uğratılmak istenmişti.İnşallah oyunlar bozuldu.Ama tehlike geçti diyemeyiz.Onun için yazının son cümlesindeki "- Ülkede siyasî iktidar, muhalefet ve toplum olarak bu çağdaş uluslararası fitne siyasetinin farkında olmak ve ona uygun bir sorumlu davranış geliştirmek zorundayız.-" temennisine aynen katılıyorum.

AH DEĞERLİ KARDEŞİM GÖRMEZMİ GÖRÜYORDUR !!!. görüyordur da aciliyet sıralamasında filistin öndedir belki zira filistin topraklarının tüm taraflar için önemini sizde bilirsiniz yoksa değil türkistanda dünyanın neresinde olursa olsun ve hatta değil müslüman gayrı müslüm , ateist bile olsa zalimin zulmü altında inleyen her bir yürekledir inananların yüreği dualarımız onlar içindir elimiz yetmesede Allah kendine bile zulmü yasaklarken mümkünmüdür zulme maruz olan biri kim olursa olsun duamızdan nasib almaya yeterki bizler yürekten dua edelim gücümü yettikçe dilimiz döndükçe dile getirelim. Allah mazlumla beraberdir. Ayrıca inşaallah hükümetde bir takım stratejiler belirlemiştir bu konuda ama gündeme gelmiyordur.İnancımız odur inşaallah bu inancımızda bizleri mahçup etmezler onlarda.

Allah razı olsun Hocam!. Bu mesele ne zamandır gündemin alt sıralarında maalesef, Allah razı olsun, hem konyu ele aldığınız hem de hakkını vererek bunu yaptığınız için.. Müsaadenizle Twitter'da paylaşıyorum bu yazıyı..

Çağdaş fitne siyaseti. Maaalesef dünya hep zalimin yanında. Mazluma bakan yok. Nedense hep fitne uygulanan yerler müslümanlar ve onların yaşadığı yerler.

Sn. Hoacam, sağ olun, var olun.... Keşke hükümetimiz filistin kadar kıymatli müslümanların yaşadığı Türkistan'ı görebilse, Filistin kadar kutsal olan kafkas topraklarının işgalini görebilse, Filistin kadar kardeş olan afrikadaki yaşanılan zulmü görebilse....