Mühendisler masa başı memuru olarak yetiştiriliyorlar. Pratikleri hiç olmadığı için diplomalı vasıfsız eleman oluyorlar. Meslek lisesi mezunu bir genç mühendisten çok kazanıyor, çünkü yeterli bilgi ve beceriye sahip, artı alet edevat tutmasını biliyor.

Biz yıllardır bunları söylüyoruz, ama dinleyen yok. Herkes bir diploma sahibi olmak için yarışıyor.

Biraz dağınık olmuş ama özeti şu : Avurupa'daki gibi üniversite şehirleri değilde, bir tanede bize üniversite diyen vekiller sayesinde üniversiteli şehirlerimiz oldu. Elinden bir iş gelmeyen, hiç sınıfta kalmamış, besbedava yaşayıp bedava sınıf geçmiş ve diploma almış, iki yıllıkğa bile üniversite bitirdim diyebilen hadsiz, kadir kıymet bilmez cahiller ordusu türemiştir.

Bir ilçe vakfımız var 600 üniversite öğrencisine burs veriyor.Bu öğrencilerin 400 ü kız öğrenci. E dört yıllık okul bitirmiş kız evde mi otursun iş arayıp bulunacak*Milletimizin temel değerlerinden biriside aile yapımızdır,ailemizdir.Bu yapı değişik projelerle bozuluyor.Kamuda yada özel sektörde çalışan hanımların yüzde kaçı memnun işinden*Evde çocuğuna baksa ve hesabına belli miktar para yatırılsa bir çoğu bundan memnuniyet duyar ve çocuklar anne şefkatiyle büyür... önce insan olmalı mesele...Elbette okuyalım ,öğrenelim ama neyi ve niçini de bilelim*

Güzel ve yerinde bir yazı. Ancak devlete kapak atmak istemeyen kendi imkânlarıyla yurtdışında okuyup diş hekimi, doktor olan bir çok gencimiz de YÖK belasına takılmış durumda. Koşulları zorlayarak ve kanunsuz davranarak gençlerimizin yurtdışına çıkmasına zemin hazırlamakta. Bunun bir hâl çaresi gerekir. Benim yurtdışında okuyup büyük hevesle ülkelerine döndüklerindeki anlaşılmaz muamele onları yurtdışına çıkmaya zorladı. Burada bir sürür zorlukla karşılaşırken Almaya da bir seneyi bulmadan mesleklerini icraya başladılar bile. Bu konuya eğilseniz. bir çok gencimiz bundan muzdarib.

sistemi kurgulayanlar yanlış yapıyor.herkesi okutmak gibi bir dert olmamalı.isteyen okusun.zorunlu eğitim 8 yılla sınırlanmalı.eğitim 5+3 olmalı.liseyide zorunlu yapınca genç çocuk büyümüş oluyor.ona artık çıraklık yaptıramazsınız

Sayın Arseven, öncelikle emeğinize sağlık, güzel bir yazı olmuş. Bu durumu umarım idareciler de değerlendirir ve tedbir alır. Bugün üniversitede okuyan genç sayısı yaklaşık 8,5 milyon. Dünyanın en akıllısı biz miyiz? herkes okuyacak diye bir kural mı var? atalarımız ne güzel söylemiş "sen ağa ben ağa bu ineği kim sağa" diye. Yaklaşık 23-24 yaşlarına kadar gençlerin eli ılıktan soğuğa değmeden yetişiyor. İhtiyaç fazlası bölümden mezun olan genç ne yapsın? Attan inilip eşeğe binilir mi? yani üniversite mezunu mezuniyet gerektirmeyen bir işte çalışır mı? diyelim ki çalıştı. Onca emek, harcanan para, zaman ne olacak? bunlar neden düşünülmez? anlamıyorum, içim içimi yiyor...

Cok guzel bir konuya değinmişsiniz teşekürler.

güzel yazı hocam teşekkürler.. ben de o isimsiz üniversitelerden birinden mezunum... asgari ücretle işe başlamıştım 2004 yılında.. 3 yıl sonra 3 katına çıkmıştı maaşım.. demem o ki özel sektör dediğiniz gibi iş yapacak adam arar ama işine yarayan adamı da tutar...