Türkiye'nin seçimi, Erdoğan'ın bölücülüğü
Türkiye'nin seçimi, Erdoğan'ın bölücülüğü
Bu nasıl bir “ideolojik koşullandırma”dır ki, ülkedeki seçmenlerin yarısına hükmediyor? AK Parti’nin aldığı yüzde 50’lik oyun olsa olsa yüzde 25’i ideolojik tercihledir.

Yorumlar18

  • Serdar Hasan 14 yıl önce Şikayet Et
    tercih. Ideolojik gerekçelerle seçmenin yarısının birleştiği tezi gerçekçi olmaktan uzaktır. Yazı bu anlamda çok güzel bir tahlil olmuş. Kimisi ekonomik, sosyal gerekçelerle, kimi demokratikleşme hamlelerine, yapılan anayasa değişikliğine teşekkür edip yapılacak olana destek olduğunu gösterme anlamında, pek çoğu da verilen vaatlerin gerçekleşeceğine inandığı (diğer partileri inandırıcı bulmadığı) için oy vermiştir.
    Cevapla Toplam 1 beğeni
  • tuncay tezel 14 yıl önce Şikayet Et
    KISA VE ÖZ, ERGENEKONLA BALYOZU İSTEMEDİK. Konu budur.
    Cevapla Toplam 2 beğeni
  • kenan elli 14 yıl önce Şikayet Et
    referans olma kalitesinde bir analiz.. %50 oy, ideolojik tercih temelini bilerek kıran ve ideolojiyi aşan bir anlayışın zaferi. Aynı zamanda, reelde yaşanan ekonomik ve sosyal fayda gerçeğinin oluşturduğu bir sinerji ile kazanılan "tüm türkiye" ve "türkiyeliyiz" anlayışına dayalı bir sonuç.. Ekonomik fayda, sosyolojik boyut, ulusal ve uluslararası imaj ve bu yöndeki algının, seçmende yansıttığı etki ve bunun oya tahvil edilişini "referans olma kalitesinde" analiz eden bir yazı. yazarın "..erdoğan'ın bölücüğü" ifadesi ve konunun açılımına yönelik yaptığı güçlü betimlemeleri, "ülkede demokrasinin, insan haklarına saygının kökleşmesi ve kalkınmanın teşvik edilmesi ." 'ni daha bir dikkat çekici kılmış..
    Cevapla Toplam 2 beğeni
  • kenan elli 14 yıl önce Şikayet Et
    referans olma kalitesinde bir analiz.. %50 oy, ideolojik tercih temelini bilerek kıran ve ideolojiyi aşan bir anlayışın zaferi. Aynı zamanda, reelde yaşanan ekonomik ve sosyal fayda gerçeğinin oluşturduğu bir sinerji ile kazanılan "tüm türkiye" ve "türkiyeliyiz" anlayışına dayalı bir sonuç.. Ekonomik fayda, sosyolojik boyut, ulusal ve uluslararası imaj ve bu yöndeki algının, seçmende yansıttığı etki ve bunun oya tahvil edilişini "referans olma kalitesinde" analiz eden bir yazı. yazarın "..erdoğan'ın bölücüğü" ifadesi ve konunun açılımına yönelik yaptığı güçlü betimlemeleri, "ülkede demokrasinin, insan haklarına saygının kökleşmesi ve kalkınmanın teşvik edilmesi ." 'ni daha bir dikkat çekici kılmış..
    Cevapla
  • nizam-ı cedit 14 yıl önce Şikayet Et
    ben yazıyı okumadım ama başlık seçimi herzaman doğru değildir. başlık güzel olur içerik berbat olur. bazen de başlığı bulamaz yazar; ama içeriği çok doyurucudur. başlık seçimindeki hata bir handikaptır bana göre. lakin bir makeleye başlık bulmak bu kadar zor olmamalıdır. hemde öyle bir başlık ki, yanlış anlaşılmalara meydan vermesin.. ben daha yazıyı okumadan başlığa takılıyorsam burada eleştirilir. yazarı tanımıyorsam bu başlığı başka niyetlerle koymuş diye düşünürüm. bu algı muhalif veya taraf olsun herkes için geçerlidir. öyle zaman oluyor ki haber başlıkları dahi ilk dakikada kendini ele veriyor. belkide başlık oltanın ucundaki solucan misali kullanılmak isteniyordur. ama çoğunlukla başlık ve içerik çelişebilmektedir.
    Cevapla
  • İsmetlim 14 yıl önce Şikayet Et
    Abdullah oğula. Seni tebrik ederim Abdullah oğul,Metin Yazar'ı kendi ifadelerinden aldığın alıntısıyla yere sermişsin.Böyle yapılmalı ki bir daha aynı hatalara düşülmesin.Tekrar yazıya döndüğümüzde; dile getirilmiş açık-seçik-anlaşılır ve objektif bir değerlendirmesiyle yazar,kendi yorumlarını da katarak önemli tesbirleriyle okuyucusunun ufkuna ışık tutmuştur.Türkiye daha güvenli,daha sağlıklı ve kendi içinde istikrarlı,bölgesinde güvenilir bir ülke olacaktır inşallah.
    Cevapla Toplam 1 beğeni
  • tulaypak 14 yıl önce Şikayet Et
    Helal olsun. Millet erdoğanı seviyorsa erdoğan ne yapsın. O da onlara hizmet ediyor.
    Cevapla Toplam 1 beğeni
  • abdullah oğul 14 yıl önce Şikayet Et
    Bir yoruma cevap. Yazar gerçekten şu an yaşanan gelişmeleri çok açık ve anlaşılabilir biçimde dile getirmiş.Arada yaptığı kendi gözlemleri ve yorumları da çok başarılı.Ve Metin Yazar'a gelince; "Bırakın aydın olmayı ortalama bir zekaya sahip olan herhangi biri bile 'O karşı bu karşı,şu karşı,peki AKP bu kadar oyu nereden buluyor' şeklinde soru sormaz." demişsin.Bir yazı hakkında yorum yazılacaksa önce yazı baştan sona okunmalı.Eğer yazıyı okuduktan sonra bu yorumu yazıyorsa demek ki bazılarında(!!) bu bahsettiğin ortalama zeka bile yok ki bu soruyu yazarın mı sorduğunu yoksa bir alıntı mı yaptığını anlamıyorlar.
    Cevapla Toplam 2 beğeni
  • mehmet ali 14 yıl önce Şikayet Et
    bu yazıyı yazan profesör ama neresinden yorumlamış AKP gerçeğini anlayamadım. bu ülkede 2011 Tüik verilerine göre 4.5 milyon okuma yazma bilmeyen ,13.5 milyon ilk okulu bitirmemiş ancak okur yazar olan,18 milyon ilkokul mezunu insanımız var.ayrıca toplam neredeyse 10 milyon yeşilkartlı ve hane nüfusuna vurulduğunda neredeyse 20 milyon nüfus yardımlarla yaşıyor.işte AKP gerçeği.şimdi sen gelde çalışmadan yaşamanı sağlayan üstelik çalışandan daha iyi şartlarda beslenip sağlık hizmetinden yararlanırken bunlara oy verme.çünkü yardımlarla dağıtılan gıda ve hazır yemeklerdeki et vs yi ortalam bir ücretlinin kazandığı para ile alması mümkün değil.çalışan ve emekli sağlıkta ilaç ve muayene katkı payı öderken yeşilkartta böyle bir şey yok.o zaman bu insanlar neden çalışsın ve neden AKP den başkasına oy versin.baksanıza seçimlerde her kes bu asalak kitleye (muhtaç demiyorum gerçek muhtaçları tenzih ederim.onlara devlet olmasa da halkımız yardım eder zaten)rüşvet ve promosyon vaadlerinde bulunuyordu.emekli biri olarak bu durumdan utanıyor ve protesto ediyorum
    Cevapla Toplam 2 beğeni
  • Sade Vatandaş 14 yıl önce Şikayet Et
    Doğrudur... Erdoğan en büyük bölücüdür.Çünkü en çok bölünmüş yol onun iktidarında yapıldı.Milli gelir en çok onun iktidarında daha adil bölündü.:)))
    Cevapla Toplam 1 beğeni
  • nizam-ı cedit 14 yıl önce Şikayet Et
    Bu makalenin başlığı hiç hoş olmamış. Erdoğan'ın bölücülüğü ne ya, ne demek?
    Cevapla
  • İsmetlim 14 yıl önce Şikayet Et
    Adam gibi okumak. Bu sütunlarda yorum yapmadan önce ilgili yazıyı adam gibi okumak gerekir.Sadece cümlelere takılıp evvelini ve sonunu iyice anlamadan bu işi yapanlar,sadece kendilerini tatmin etmek adına yazıya ve yazana haksızlık ve hatta hakaret bile edebiliyorlar.Evet Başbakan aldığı oylarla Türkiye’yi ikiye bölmüştür.Seçmenin yarısının desteğini alarak.Ama geniş yürekli başbakan Türkiye'yi kucaklamıştır,gurur ve kibir yok demiştir.Yazıda değinilen konular , yapılan tesbitler çok isabetlidir ve yerini bulmuştur."Özellikle AK Parti’ye oy veren seçmenin bir kısmının tercihi, aşk değil mantık evliliği türünden bir tercihtir." İfadesi altı çizilmesi gereken bir cümledir.Artık Ak parti bu neticeyle merkeze oturmuştur.Etrafımızda yaşanan olaylara baktığımızda içimizde alınan bu,istikrarı sürdürecek olan netice her yönüyle hayırlı olmuştur.
    Cevapla Toplam 2 beğeni
  • lf84 14 yıl önce Şikayet Et
    aslında %50 den fazla alması gerekirdi. ysknın oy dağılımı hesaba katmıyorum. toplumda ekonomik ve sosyal düzenin bozulmasını istemeyen %50nin çok üstünde. bunların bir kısmı mhpve chpnin ideolojik söylemlerini kanarak kendini bu partilere oy vermek zorunda hissetti. ama o ideolojik kaygılarının içinin boş olduğunu anladığı vakit bu partilere bir daha oy vermeyecek bir kesim var. Çünkü kendilerine oy getiren chplide yaşam tarzı korkusu, mhplide bölünme korkusundan başka hiçbir şeyleri yok. dedemin partisidir diye chpye oy veren az bir kesim ve fanatikleştiğinde mhpye oy veren az bir kesim hariç. DOLAYISIYLA CHP VE MHP İDEOLOJİK SAVAŞLARINI DEVAM ETTİRECEK.
    Cevapla
  • Metin Yazar 14 yıl önce Şikayet Et
    İftarda fransız şarabı. Türkiyeli aydın tayfası Türkiye gerçeğini ve Türk halkını ne zaman adam gibi anlamış ki,bugün anlayabilsin? Bunlar JönTürklerin,ittihatçıların genlerini taşıyorlar.Bunlar genlerinde (jön)Türk adı taşısalar da,aslında Türke ve Türkiye'ye son derece Fransızlar.Bunlar ithal malı aydınlar.Eski Tercüman gazetesi muhafazakar insanların okuduğu tek gazeteydi.Sonra o gazetenin başına bir muhafazakar(!)olan Güner Cıvaoğlu'nu getirdiler. Onun gelmesiyle birlikte gazete değişmeye başladı.Hatta o kadar ki ramazan sayfasındaki iftar menüsünün arasına yıllanmış Fransız şarabı bile girdi.Hem de resmiyle birlikte.İthal malı kopyala yapıştır aydın işte böyle bir şey oluyor.
    Cevapla Toplam 1 beğeni
  • Metin Yazar 14 yıl önce Şikayet Et
    Tuha insanlar.. " Liseli,üniversiteli,eczacı,doktor,çiftçi,öğretmen,işçi,memur,mimar,çevreci,asker,hukukçu,ev hanımı,taksici,işsiz.... AKP'ye karşı ama AKP yine de seçim kazanıyor,bu nasıl oluyor?" Bu tespitlerde(!) bulunan adama ben ne aydın derim, ne de adam. Böyle genelleme, böyle soru mu olur? Bırakın aydın olmayı ortalama bir zekaya sahip olan herhangi biri bile 'O karşı bu karşı,şu karşı,peki AKP bu kadar oyu nereden buluyor' şeklinde soru sormaz.Kendilerini aydın ve çok zeki zanneden entel dantel takımı,her gün sokaklarda değişik şapkalar ve pankartlar altında yürüyen beş on bin,bilemediniz elli altmış bin kişilik profesyonel protestocuyu Türk milletinin tamamı ya da aynası olarak görüyorlar.Halkı bunlardan ibaret sanıyorlar.Mesela dışardan İstanbul'a gelen biri şehrin duvarlarındaki afişlere,ilanlara bakınca AK Parti'yi kimsenin sevmediğini ve onun bir marjinal parti olduğunu düşünebilir.Ne bilsin aslında o afişleri asanların marjinal olduklarını.
    Cevapla Toplam 2 beğeni
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat