Arif Ay Üstada Selam ile.... Şunları der, Alışkanlık adlı denemesinde Montaigne: "Gerçekten alışkanlık pek yaman bir hocadır ve hiç şakası yoktur. Yavaş yavaş, sinsi sinsi içimize ilk adımını atar; başlangıçta kuzu gibi sevimli, alçak gönüllüdür; ama, zamanla, oraya yerleşip kökleştimi, öyle azılı, öyle amansız bir yüz takınır ki kendisine gözIerinizi bile kaldırmaya izin vermez..." İlginç bir örnekte verir Montaigne; "Bir köylü kadın, bir danayı doğar doğmaz kucağına alıp sevmiş, sonra da bunu adet edinmiş, her gün danayı kucağına aIıp taşırmış; sonunda buna o kadar alışmışki dana büyüyüp koskoca öküz olduğu zaman, onu yine kucağında taşıyabilmiş." Zor olsa bile kucağımızdaki/sırtımızdaki öküzleri bıraktığımızda çok rahat edeceğiz aslında.

ibrahim dursun.. kardeş,usulumuzu nerden aldığımızı soruyorsun.aslında okuduklarımızdan kaynaklı diyorsun.iyide mübarek ömrümüz vahiy eksenli,onu anlamaya yönelik çaba harcamakla geçiyor!ben size hiç bu şekil ahlaksızlık atfettim mi?habire tekfir ediyorsun,sapıtmış,saptırıcı gibi pekçok iğrenç kelimelerin/hakaretin var.peki sen bunları nerden öğrendin,ben peygamberin ağzından ebu cehil için bile böyle şeyler duymadım! konu ne ise,fikrimi söylüyorum,iddalı değilim.sizin de fikriniz varsa hatta eleştiriniz varsa gerekçenizi söylerek katkıda bulunursunuz,biz de sizden istifade ederiz.uzlaşamasak da ortak bir hukuk konusunda muhakkak mutabık kalırız/kalmalıyız! nedir bu insanları cehenneme postalama merakın,ben girersem size yer kalmaz diye mi düşünüyorsun? fakir bir Allah a mı inanıyorsun? bir de okuduğum,istifade ettiğim kaynaklara habire hakaretamiz atıfların var..ne okuduğumu,kimleri takip ettiğimi düşünüyorsun,çok merak ediyorum?

tahir efendi bana kelp demiş.... sayın feyezan.sizi kesinlikle muhatap almadan ve size sataşmadan bir yazarımızın yazısını -kendisini değil- tenkit etmem üzerine '..patilerinizi çekin..'demek suretiyle bendenizi hayvan taifesine koymuştunuz!'gübre' cevabına dair ''diğerine'' demek suretiyle de meşrebinize uygun davranmaya devam ettiniz!yani,esra,bizi anlamıyorlar;çoook üst mertebeden yazıyoruz ve 'bizim artıklarımızı birileri ömürlük sermaye yapıyor' tarzı pekçok yakıştırmanızı hatırlıyorum..kardeş,derdin nedir? hani ben müthiş yazıyorum haliyle herkesi kelimelerden geçiririm diyorsan,tamam zaten üstadlığını kabul ettim,pes,yarışmadan yenildim! ama sanki sizin derdiniz başka, bir kaşıntınız var ve fakat tam olarak neresi kestiremedim henüz!!

Yaylar Feminen Tavlama Lakırtısıdır. Yaylarımız uyuşmadı ayrıldık..onun yayı ona kötü ve kaba olmasını emrediyordu falan..yani anlaşılır cümlelerle böyle....Yay yani burçlarla hareket etme nedir size anlatayım..bazı ergenlerin feminen yemleme aracıdır..yani bir bayana herhangi bir burçtan yaydan bahsederse kadınların ağzı açık kalır başlarlar dinlemeye hele hele birde el falı da bilirseniz bakın nasıl okunuyor....yok eşimin yayı falan olduğundan anlaşamıyoruz lafları bahane siz yayları nikah dairesinde belirlemediğinize göre o malum yaylar hep vardı..nasıl oluyorda evlenmeden önce sorun olmayan yaylar evlenince sorun olmaya başlıyor..bu saçmalıkları bırakın arkadaşım..şeytani duygular ve kadınların lakırtı seven yanları nedeniyle kullanılır bu hacat..

YAY!..İNSAN BU! FAZLA GERMEYE GELMEZ!..-2. Yay gibi eğri olsan elde tutarlar seni..Ok gibi doğru olsam yabana atarlar beni..:):):)VesSelam

dili tutmak zorundasın kardeşim. yoksa bir konuşursun iki konuşursun üçüncüde kalbini kırarlar:)artık taşmı tutarsınız ağzınızda baklamı bilemem gayret etmeye çalışın..

Bende yay burcundan biri olarak... Gerilmeye fazla gelemiyorum. Bir gün nefsimle dalgamı geçeyim(tabiri diğerle Terbiye edeyim) dedim. temizlik inadım tuttu. Vay senmisin ölçüyü kaçıran. Bir baktım Temizilik adı altında en kirli insan olmuşum. yere dokunmaktan bile kaçınıyordum. Tozları üstümden üfürüyordum. Pes ettim. Tahmidiyeye başvurdum. Sonra dünyada kir, necis diye bir şey olmadığını farkettim. aslında her şey temizdir. Kirlilik diye bir şey yoktur. farazi bir gölgedirler.relatif adlandırma vardır. Şimdi bütün vucudumla o kirli denilen(aslında temiz) olan şeylerle iç içe yaşıyorum. Dünyanın her şeyine dokunuyorum. nerde abdest alırken kolunu on kez yıkayan bir vakur(!!) insana rast gelsem ona öyle çok acıyorumki. yaklaşıyorum Kulağına koçum bir defa yıka. benden sana fetva. sevabı ve günahını al bana yolla diyorum.

YAY!..İNSAN BU! FAZLA GERMEYE GELMEZ!..-1. Sevgili kardeşim!İnsan bu, melek değil ya!Herkesin başına bela nefsi ve şeytanı var!Gereğinden fazla lüzumsuz yere germeye gelmez insan olanı!Fazla germeyin lütfen!:):)VesSelam