yazıyı sadece düzünden. görmeyin. ince ince okuyun farklı manalara ulaşacaksınız.

Efendi kelimesini. Özellikle kullandım. Karşımdaki kişi kim olursa olsun, açık açık gelip halkı cahil bırakma arzusunu ifade edip, kendisi gibileri daha üstün görüyorsa efendi lafını da hak ediyordur!

efendi hitabı. eskiden bey anlamında kullanılırmış.çok dindar birini tanırım daha eşine efendisiz hitap etmemiş. eşi de bu hitabı hak edenlerden.günümüzde daha çok apartıman görevlilerine seslenirken isminden sonra söyleyiverilir ki bey tercihimdir. kısaca karşımızdaki kişi kocamız ya da görevlimiz değilse efendi sözcüğü hoş durmuyor.

vay be. Ağabey, bunu Osmanlı 600 sene uygulamış desem afaroz edilir miyim acaba? Osmanlı da halk kasıtlı olarak cahil bırakılırdı. (Okuma yazma bilmemek), medreselerde halka din eğitimi verilir ve istidadına göre dinini yaşaması beklenirdi. Böylece, "padişahım çok yaşa" diyen osmanlı vatandaşı vergisini verir, askerine gider, anadolu da mütevazi bir hayat sürerdi. İçlerinden parlak zekalı olanlar seçilir, bilim merkezi İstanbul a götürülür ve orada eğitilerek devlet hizmetine alınırdı. Böylece kaos kargaşa çıkmaz, herkes mutlu mesut olurdu. Bu sistem Osmanlı ve tebasında daha da işlerdi, ta ki ırkçılık fitnesi halkın içine sokulmasaydı.. Günümüze gelecek olursak bu 3*4 sisteminin çıktıları osmanlının günümüz sanayi toplumuna uyarlanmışı olacak. İtaatkar bir işçi sınıfı, cingöz lerin seçilerek eğitileceği enderunlar ve "padişahım çok yaşa".. Mantığa uygun duruyor, bir farkla, bireysel aydınlanmayı seçeceğim diyene hodri meydan!

Ne güzel, açık açık amacını söylemiş Yaşar efendi!. Bırakın halk cahil kalsın. Verdiğiniz her bilgi silah olarak size geri dönebilir! Elbette, çünkü cahil halkı koyun gibi gütmek kolaydır. İstediğin yöne sokarsın. Ama akıllı, bilgili adamı güdemezsin, kullanamazsın. Değil mi Yaşar efendi?

Çoğunuza garip gelebilir ama ben halkı cahil bırakmamız gerektiğini savunuyorum.. bu da sıyırdı!