Müslüman olmayan birisine selam verilir mi?

İyi dilekte bulunabiliriz ama “Selam-ün Aleyküm” sözüyle selam yalnız müslümana verilir. Ama iyi dilekte bulunabiliriz elbette, asık yüzlü olmak yakışmaz.

Gerçekleşmesini ummadığım bir olay için yemin ettim fakat gerçekleşti. Ne yapmalıyım?

O yeminini yerine getirmesi gerekir. Yeminin kefareti 10 fakiri doyurmaktır, 10 fakiri doyurması gerekir. Yani nasıl doyuracak; diyelim ki 20’şer liradan verse 200 lira, 10 tane öğrenciye 20’şer lira versin.

Lens ile gusül abdesti olur mu?

Gusül abdestine mani değildir.

Kuran-ı Kerim okumasını bilmiyorum, telefonuma yükledim ve çalışırken çevremi de rahatsız etmeden dinliyorum. Uygun mudur?

Uygun olmaz olur mu? Fevkalade isabetlidir. Tebrik ediyorum ne kadar güzel örnek bir davranıştır. Peygamber Efendimiz “ Bir kimse hayırlı bir çığır açar ve o yoldan da gidenler olursa; o gidenlerin de sevabını alır” buyuruyor. Allah’ın kelamını çokça dinlemeye ihtiyacımız var. Ne kadar güzel kimseyi rahatsız etmeden dinliyor. Ben özellikle çalışmayan ev hanımlarımıza tavsiye ediyorum, birçok teknolojik alet var artık zamanlarını Kur’an-ı Kerim dinleyerek geçirseler ne güzel olur.

Engelli olan kimselerin namaz kılması zorunlu mudur?

Buluğ çağı geldikten sonra elbette gücü nispetinde, yardım edeni de varsa imkân nispetinde ibadetini yapmalı. Elbette dinin kolaylıklarından faydalanarak ama illaki namazını kılması gerekir.

Evin bereketi için ne yapılması gerekir?

Evimizin bereketi için evimizde namazın kılınması lazım. Eğer camiye gidemiyorsan cemaatle kılınması lazım. Kur’an okunması lazım. Hiç olmazsa Haşr Suresi’nin son ayetlerini sabah namazından sonra okuyun evinizin taşı duvarı duysun. Yatsı namazından sonra Amenerrasulü okuyun. Bir kitap okuma alışkanlığı da kazanmalıyız. Tabi ki saygı, sevgi de olmalı. Evlerinizde o duvarlara, kapılara astığınız karınca dualarına gerek yok.

Tırnaklarımızı kestikten sonra nereye atmalıyız?

İnsanoğlu organları şereflidir, yere atılmamalı, çöplüğe atılmamalı. Doğrusu, yakışanı toprağın altına koymaktır.

Peygamber Efendimizle evlendiği zaman Hz Aişe’nin yaşının 9 olduğu doğru mu?

Peygamber Efendimizin ilk evliliğini düşünün ki; kimin kızını istiyorsan verelim dendiği zaman iki kocadan dul kalmış ve yaşı da Peygamberimizden ileri olan bir hanımefendi yani Hatice annemizle hayatını birleştiriyor. Hatice annemizin vefatından sonra 2 yıl hiç evlenmemiş Efendimiz. Sonra Aişe annemizle evleniyor ve Peygamberimizin bakire olarak evlendiği bir tek Aişe annemizdir. Bu evliliğin de öyle hikmetleri var ki… Bugün mesela cumhurbaşkanımızın neler yaptığı nereye gittiği bizi ilgilendirir mi? Elbette ilgilendirir. O yüzden cumhurbaşkanımızın ne yaptığı kameralar ile tespit ediliyor ve bize gösteriliyor. Peygamberimizin hayatı da herkesi ilgilendirir. İşte Aişe annemiz sanki kameradır.

Aişe annemiz Hz. Ebubekir Efendimizin kızıdır. Dört lider insan bakın; ikisi kayınpederi, ikisi damadı. Kâinat çapında dava ile ortaya çıkan Peygamber, kendisine dört dörtlük bağlanmış lider lazım. Hz. Ebubekir ve Hz. Ömer kayınpederi, Hz. Ali ve Hz. Osman damadı. Hz. Aişe annemizle evliliğinin bir hikmeti de budur, Hz. Ebubekir gibi bir insanla akrabalık meydana geliyor ve bir taraftan da son derece bilgili zeki bir zevce Hz. Aişe.  Peygamber Efendimiz “Dinin yarısını Hümeyra’dan (Hz. Aişe) öğrenin” buyurmuştur. Hz. Aişe hadis âlimidir, fıkıh âlimidir. Ama evlendiğinde 9 yaşında değildir. Elbette yaşı evlenmeye müsait vaziyettedir.

Efendimizin evliliklerinin hikmeti; Hz. Ömer’in kızı Hz. Hafsa annemizle evlenmiş. Hz. Hafsa annemizin eşi şehit düşmüş. Başında 4 tane yetim var, Hz. Ömer gibi birinin de kızı. Bir taraftan Hz. Ömer ile akrabalık kuruluyor, bir taraftan şehit eşi ve 4 tane şehit evladı da himayeye alınıyor. Mesela bir Safiyye Annemizle evliliği savaşın önüne geçiliyor. Yahudiler ne diyor; o bizim artık eniştemiz oldu. Bunların hepsi de hep 55 yaşından sonra oluyor, geriye kaç sene kalıyor yaşlı hanımlar bunlar. Peygamber Efendimizin nikâhı altında bulunma şerefine erelim diyen annelerimiz bunlar. Peygamberimiz Aişe annemizin evinde vefat etmiştir. Diğer annelerimiz nöbetlerini Aişe annelerimize veriyordu. Yani demek istediğim Peygamber Efendimizin evliliklerini beşeri, şehevi, hâşâ böyle duygularla yorumlamak hiç iyi niyetli bir şey değildir. Ömrünün baharı iki eşten dul kalmış Hatice Annemizle geçiyor, Hatice Annemizin vefatından sonra 2 yıl kimseyle evlenmemiş.

Necmettin Nursaçan - Haber 7

Sorularınız için: necmettin.nursacan@haber7.com

Not: Sorularınız cuma günleri saat 09.15'te Kanal 7'de yayınlanan Muhsin Bay'ın sunduğu Cuma Sohbetleri programında Necmettin Nursaçan Hoca tarafından cevaplandırılmaya çalışılacaktır.