Mehmetçik Şam için gün sayarken…
- GİRİŞ24.07.2025 09:03
- GÜNCELLEME24.07.2025 09:30
“Terörsüz Türkiye için çabalarken, bu çabayı Suriye sahasında İsrail ile birlikte vurmaya kalkışmanın elbet bir bedeli olur. Demedi demeyin!” diyerek bitirmiştik dünkü yazımızı. (Merak edenler için: https://www.haber7.com/yazarlar/hasan-ozturk/3549397-suriyede-bizi-tehdit-edenlere-karsi-sert-guc-secenek-olarak-one-cikarken )
Yazıda, Türkiye’nin hem liderliğinin hem siyasi aktörlerinin hem güvenlik bürokrasisinin Suriye’nin bölünmesine ilişkin saldırılara karşı hızlı aksiyon alacağına dönük paylaşımları yapmıştık.
MEHMETÇİK ŞAM İÇİN GÜN SAYIYOR
Ve bugün.
Mehmetçik bu kez Şam’a gitmek için gün sayıyor.
Dün, Milli Savunma Bakanlığı’ndan bir basın açıklaması geldi. Açıklamanın özeti çok net, “Suriye bizden askeri yardım istedi. Biz de hazırlanıyoruz.”
Peki dünkü yazımızın başlığı neydi?
“Suriye’de bizi tehdit edenlere karşı ‘sert güç’ seçenek olarak öne çıkarken…”
Bugün o “sert güç”ün hızla hazırlandığının günüdür.
MSB, “SURİYE’NİN SAVUNMA KAPASİTESİNİ ARTIRMAK İÇİN ÇALIŞMALARIMIZ DEVAM EDİYOR”
Çünkü Milli Savunma Bakanlığı’nın açıklaması aynen şu şekilde;
“Milli Savunma Bakanlığı olarak, Suriye’nin yeni hükümetiyle yakın bir iş birliği içinde çalışmaktayız. Suriye yönetimi tarafından, savunma kapasitesinin güçlendirilmesi ve başta DEAŞ olmak üzere tüm terör örgütleriyle mücadele kapsamında Türkiye’den resmi destek talep edilmiştir. Bu talep doğrultusunda, Suriye’nin savunma kapasitesini artırmaya yönelik eğitim, danışmanlık ve teknik destek sağlanması için çalışmalarımız devam etmektedir.”
***
Açıklama bununla sınırlı değil. Aynı açıklamada, bir başka bağlam da gündeme taşınıyor.
Deniyor ki, “Türkiye’nin öncelikli hedefi, Suriye’nin siyasi birliğini ve toprak bütünlüğünü desteklemek, bölgede kalıcı barışın sağlanmasına yönelik çabalara öncülük etmektir.”
Şimdi soru şu: Suriye’nin toprak bütünlüğünü şu anda hangi ülke tehdit ediyor?
Ve, Suriye içinde hangi gruplar buna teşni?
Cevap açıklamanın içinde var.
Deniyor ki, “İsrail’in son dönemde yoğunlaştırdığı saldırılar, güneydeki Süveyda bölgesinde Dürzi toplumu ile Şam yönetimi arasında gerilimleri artırmıştır.
Milli Savunma Bakanlığı olarak, Suriye’nin toprak bütünlüğü ve egemenlik haklarının korunmasının ülkemiz ve bölge istikrarı için olmazsa olmaz olduğunu daha önce defalarca ifade etmiştik.
Bu kapsamda, 10 Mart tarihinde Suriye Hükümeti ve SDG terör örgütü arasında üzerine uzlaşı sağlanan hususların sahadaki yansımalarının bir an önce görülmesi söz konusu istikrara katkı sağlayacaktır. Terör örgütü SDG, Şam hükümetiyle yaptığı anlaşmaya uyduğunu somut olarak göstermek zorundadır. Konuya yönelik gelişmeler ilgili kurumlarımızla birlikte yakından takip edilmektedir.”
TÜRKİYE İLE İSRAİL ŞAM’IN GÜNEYİNDE DEHŞET DENGESİNDE BULUŞUR MU?
Toparlayalım.
Türkiye, Şara’nın düşmesini istemiyor. Şam merkezli bütünleşik Suriye perspektifine sonuna kadar sahip çıkıyor. Bunu hem Suriyeliler için hem Türkiye’nin güvenliği için istiyor.
Suriye’nin toprak ve siyasi bütünlüğüne yönelik saldırıların tamamını reddediyor. Bu ister içeriden DEAŞ ve YPG/PKK gibi örgütler eliyle olsun… İster İsrail gibi haydut bir devlet tarafından olsun.
Bu nedenle Türkiye, Suriye hükümetinin, resmi olarak askeri yardım talebine olumlu cevap vermiştir. Hükümetin ayakta kalması ve toprak bütünlüğünün korunması için Türkiye, Mehmetçik’i bu kez Şam için hazırlamaktadır.
İsrail daha önce bulduğu boşluğu artık daha kolay bulamayacaktır.
Bizim öngörümüz ya da arzumuz, Şam’ın güneyinde doğu-batı aksında İsrail ile Türkiye’nin bir dehşet dengesi kurmasıdır.
Yakın gelecek büyük değişimlere gebe…
Takipteyiz!
Hasan Öztürk / Haber7
Yorumlar80