Suriye'de riskli iki senaryo
- GİRİŞ03.04.2012 08:18
- GÜNCELLEME03.04.2012 08:18
Suriye'deki krizin, gün geçtikçe 1990'larda Bosna'da yaşanan katliama benzediğine dair yorumların artması hayra alamet değil. Zira dünyanın 3 yıl seyirci kaldığı o kriz, 250 bin insanın canına mal olmuş ve hâlâ sarılamayan yaralara yol açmıştı.
Nitekim İstanbul'da 83 ülkenin katılımıyla gerçekleşen Suriye Halkının Dostları toplantısında konuşan Bosna-Hersek Dışişleri Bakanı Zlatko Lagumdzija'nın uluslararası toplumun Bosna'daki hatasını Suriye'de tekrar etmemesi çağrısı anlamlıydı.
Keşke Boşnak bakanın çağrısı geleceğe dönük bir ikaz olsaydı. Maalesef Bosna'dan hatırladığımız vahşi olaylar dünyanın gözü önünde aylardır Suriye'de yaşanıyor. Üstelik orada başka bir dine mensup Sırpların sergilediği vahşeti, Baas rejimi dindaşlarına yapıyor: Şehirler bombalanıyor; keskin nişancılarla kuş gibi avlanıyor; hastanelerde bile işkence yapılıyor; camilere saldırılıyor; bir savaş halinde bile izin verilen Kızılay veya Kızılhaç gibi yardım kurumlarına geçit verilmiyor.
Köşe yazısının tamamını okumak için bu linki kullanabilirsiniz
Abdulhamit Bilici - Zaman
Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol