Yeni bir dünya için yeni bir Türkiye

  • GİRİŞ27.11.2015 07:57
  • GÜNCELLEME28.11.2015 09:50

Siyaset ve düşünce alanında yeni dünyanın nabız atışları, hareket mantığı ve duruşu karşısında vizyonu, misyonu ve geleceğe bakışı ile dünyanın dengelerini değiştirecek derin bir anlayış ve kavrayışla donanmış yeni bir Türkiye tarih sahnesinde zaman geçirmeden yerini almak zorundadır.

İnsanlık tarihinde bilgi ve tecrübenin yetersiz olduğu durumlarda siyasetin ve düşüncenin sığlaştığı, dünyaya dar pencerelerden bakıldığı, bilinmeyenlerin yok sayıldığı görülmüş ve insan her zaman bilmediği ve tanımadığından ürkmüş ve korkmuştur.

İnsanlık çağlar boyu bilimi bir sır gibi saklamak ve gizlemekle vakit geçirdi. Ama çağımızda durum öyle değil. Her şey ortada ve herkes her türlü bilime istediği zaman ulaşabilir mesafede. Hemen hemen her şey paylaşılabilir bir duruma gelmiş durumdadır.

Yeni buluşlar artık çağ açıp çağ kapatmıyor. Her gün bir yeni buluşa diğeri ekleniyor. Buluşlar ve yenilikler hayatımızın vazgeçilmez bir parçası olmuştur.

Buna ayak uydurmayan milletlerin gelecek zamanlarda söyleyecek fazla sözleri yoktur. Buna ayak uyduramayan milletler için ufukta başkalarını taklit etmek, onlara kuyruk olmaktan başka bir seçenek görünmüyor.

Bilişim çağı' nın hızlı değişimine karşı direnenler akıntıya karşı kürek çekmekte, şimdiden kendi geleceklerini karartmaktan başka hiç bir iş yapmıyorlar.

İnsanlık hâlâ işgalciliğin, sömürünün, terörizmin, yolsuzlukların, kokuşmuşlukların, hukuksuzlukların, ırkçılığın, şiddetin, açlığın karşısında mücadele verirken bir yandan da uzayda yeni yerleşim yerleri ve koloniler oluşturmanın çalışmasını yaparken bizim bunlara karşı seyirci kalmamız düşünülemez.

Zamanımızda bilgi herkese, her topluma, her coğrafyanın ulaşımına imkan sağlarken bizim kendi dar dünyamıza kapanarak yaşamamız mümkün değil.

"Yeni Dünya"yı anlamak tabularımızı yıkmaktan, cesur adımlar atmaktan, dünyanın en ileri gelişmelerini bile kendi ülkemiz için yetersiz görmekten geçer.

Kendi halklarına güvenen vizyoner siyasetçilerimizin yeni ufuklar açmak için birbirleri ile yarışmaları, üniversitelerimiz insanlığın ortak kazanımları olan bilgileri ve yenilikleri kendi bünyesinde tartışıp yeni bilgiler üretmesi gerekiyor.

Üniversitelerimiz ve aydınımız ideolojik tutuculuktan, kıytırık siyasi çekişmelerden, politika ile uğraşmaktan el ve eteğini çekip ilime, bilime ülkemizin kalkınması ve ilerlemesine odaklanmalıdır.


Ülkemizin siyaset ve düşünce alanında rol alan bütün aktörler, "Yeni Türkiye" misyonunu ve vizyonunu anlamaları kadar "Yeni Dünya" nın nereden kalkıp nereye gittiğini doğru anlamaları, okumaları ve bu yönde yeni söylem ve eylem planları hazırlamalıdırç.

Hiç bir millet geçmişini göz önüne almadan geleceği için sağlıklı bir yol ve rota çizemez. Milletler geçmiş tecrübe ve birikimlerinin üzerine geleceklerini inşa ederlerse uzun soluklu bir yapılanmaya sahip olabilirler ancak.

Yeni dünya için yeni Türkiye, dünya adalet terazinin imamesidir. Ve uluslararası areneda dengelerin dengesi olmak gibi bir de sorumluluğu vardır.

Kurulacak Ortadoğu düzeninin ekseni, ‘’Yeni Türkiye’’ olmalıdır. Bu yolda cesaretin C sini kuşanamayan milletleri bekleyen son, geçen asırda olduğu gibi esarettir, sefelattir, en iyimser bakışla taklitçilik ve uşaklıktır.

Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol

Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat