Ortadoğu'yu yeniden yapılandırmak

  • GİRİŞ03.06.2016 07:09
  • GÜNCELLEME05.06.2016 08:41

Tunus, Mısır, Libya, Yemen, Bahreyn… ve Suriye bir kan gölüne döndü. 
Diktatörlerin yapıştıkları koltukları kolay kolay terk etmediklerine tarih bir daha şahitlik ediyor. Emperyalist batı ülkelerinin işgal ettikleri ve kontrol altına aldıkları ülkelerde yerli halkların özgürlük şarkıları söylemelerine bile tahammülleri yok. 

Bir yanda milletlerin asırlık özgürlük ve bağımsızlık sevdaları, diğer yanda uluslararası güçlerin sömürü ve çıkar çarkları, öbür yanda Ortadoğunun yeniden dizayn edilme planları coğrafyamızı patlamaya hazır bir barut fıçısı haline getirdi. 

İslam toprakları ABD ve Rusya’nın enerji kaynaklarını ve yollarını ele geçirme, kontrol etme savaşının meydanı haline getirildi. Kuklacılar kuklalarını en mahir bir şekilde oynatma gayretinde yarışıyorlar. Havada kalan, boş söylemlerden başka ne İran’ın, ne de Esed’ in İranda yapacağı bir şey yok. Oyunun kurallarına devler karar veriyor, kuklalar sadece figüranlık yapıyor.
İran’ın bütün çaba ve çırpınmalarına rağmen Baas rejimi ve diktatör Esad çetesi er veya geç gidici. Devlerin ve kuklalarının korkusu Tunus’ta, Libya’da, Mısır’da olduğu gibi Suriyede de rejimin yıkılmasından sonra iktidar batı taraftarı olmayan Müslümanların eline geçeceği korkusu.

Esed rejiminden daha insaflı, daha merhametli, daha siyonizm karşıtı ve daha İslam, medeniyet ve kültürü yanlısı, daha çok Türkiye ile kardeşçe ilişkiler sürdürecek bir iktidarın ve rejimin geleceğini Rusya da, İran da, ABD de ve yandaşları da çok iyi biliyor. ABD’nin PKK ve PYD dostluğunun dayandığı nokta da burası. Suriyede Zerdüşt, Kominist veya Ataistlerin iktidara gelmesi onlar için Müslümanların iktidara gelmesinden daha iyi.
Esed giderse İsrail’e karşı verilen mücadelede- sözümona direniş! Cephesinde zaafiyet oluşacak diyen İran’ın yayılmacı politikalarının da ne kadar yanlış, yanıltıcı ve içinin boş olduğu apaçık ortada. 
Suriyede İslami bir muhalefet iktidar olursa bölgedeki güç ve liderlik çekişmelerine alet edilen mezhep oyunları ve çatışmaları da boşa çıkacak… ABD, Fransa, İngiltere, İsrail yanlısı batı kuklası arap lobilerinin de Ortadoğuda oynadıkları oyunlar bozulacak.

İsrail, Yunanistan, Kıbrıs Rum kesimi üçlüsünün Doğu Akdenizdeki entrikaları da Suriyedeki rejim değişikliğiyle Türkiye politikalarının lehine değişecek. Suriyede yıllardır barındırılan PKK ve unsurlarına Suriye ve Lübnanda hayat hakkı tanınmayacak.

Mısır ve Suriye rejiminin Müslümanların eline geçmesiyle Ortadoğunun yabancı güçlerce şekillendirilmesi projesi de farklı bir kulvarda, farklı bir biçimde değişecek.
Tunus, Mısır, Libya, Suriye, Suudi, Türkiye vs. ülkeler aralarında stratejik bir ortaklık kurduklarında Ortadoğuyu istedikleri gibi şekillendirmek isteyen Rusya, İran, ABD ve AB ülkeleri avuçlarını yalamaktan başka bir şey yapmayacak. 

Türkiyenin başlattığı ‘’Komşularla sıfır problem politikası’’ ayakları daha güçlü yere basan, başı dik bir proje olarak uygulanacak, İslam Ordusu Projesi gibi ortaklıklar ve birliktelikler daha kapsamlı ve kuşatıcı bir temele oturtularak bölgenin tek hamisi ve karar verici organı olacak.

ABD ve PKK, İran ve Hizbullah, Rusya ve İran birlikte oynadıkları oyunları kendi çıkarlarına göre, kendi hedefleri doğrultusunda oynamaya devam etseler de kurulacak bu yerli, İslami kardeşlik projeleri karşısında büyük bir varlık gösteremeyecekler. 

Kazananlar bölücülük, mezhepçilik, ırkçılık yapanlar ve fitnenin bezirgânları değil, Ortadoğu’nun tarihi kotlarını iyi okuyanlar, kardeşlik bağlarına ve çıkarlarına uygun hareket eden bu coğrafyanın çocukları olacak.
Her şeyin en doğrusunu şüphesiz Allah bilir. ABD’nin bir projesi varsa, Allahın da bir hesabı vardır. Allahın cc hesabı şüphesiz bütün hesapların üstündedir.

arifaltunbas@hotmail.com

Twitter @arfaltunbas

 

Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol

Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat