Yalanın Efendileri

  • GİRİŞ14.02.2020 09:30
  • GÜNCELLEME17.02.2020 09:34

Muhalefet lider ve temsilcilerinin Dalton Kardeşler gibi yan yana gelip omuz omuza ajanslara servis edilmek için verilen pozlar çekilen fotoğraflar sadece Türkiye'nin değil tüm İslam aleminin bugünkü tirajı komik halini yansıtmaya yetiyor. Ateşle barutu, inanan ile inanmayanı, milli ve yerli olan ve olmayanı temsil ettiğini söyleyenleri böyle bir anlayış, politika hırsı bir araya getiriyorsa vay o partilerin haline…

 

 

İslami değerlerimizin en büyük düşmanı olan bir siyasi partinin lideri ve onun belediye başkanı sırf Başkan Tayyip Erdoğan'a ve hareketine karşı olduğu için Filistin poşularını takıp Kudüs Mitingine gidiyorsa vay bu ülkenin haline…

‘Askerimiz Afganistan'da, Katarda, Irakta, Suriye'de, Sudanda, Somali'de, Libya'da ne arıyor?’’ diye bağırıp kürsüleri döven CHP lideri hangi yüzle  Kudüs Mitingine gittiğini şahsen ben anlamış değilim. Sırf Tayyip Erdoğan'a karşı olmak ve görünmek için mi, gerçekten Kudüs’ün Siyonis İsrail tarafından işgalini protesto etmek için mi, Filistin ve Kudüs davasına sahip çıkmak için mi bu mitinge katıldığını sanıyorsunuz? Ben sanmıyorum.  Çünkü; görünen köy kılavuz istemez.

 

 

Temel Karamollaoğlu'nu, Ahmet Davutoğlu'nu anladık. Onların mücadele anlayışı ve çizgisinde Kudüs ve Filistin, Siyonist düşmanlığı ve İsrail zulmüne karşı çıkmak mücadele geleneklerinin bir uzantısıdır. Peki! Ülkemizde ve coğrafyamızdaki inkar ve Tuğyanın kara bayrağını ellerinden düşürmeyen, nerede ‘’Allah’’ diye haykıran bir ses varsa oraya düşmanca bakan, orayı saldırılarının hedef ve merkezi haline getiren CHP’nin kokuşmuş ideolojisinin temsilcileri şimdiye kadar Filistin ve Kudüs davası diye bir meseleleri mi vardı da, şimdi Kudüs'ü savunmaya, Siyonist işgalcilere karşı çıkmaya başladılar? Yoksa; CHP değişti de bizim mi haberimiz yok?

Bu ikiyüzlülüğü gerçek CHP’liler, Solcular, kemalistler bile içlerine sinderemezken inanç ve itikadına bağlı milletimiz nasıl kabul edebilir. Bu zihniyet hala milleti aptal yerine koyup bir şeyden anlamaz köylü ve cahil vatandaşlar olarak görmeleri ve onlarla adeta alay etmeleri CHP klasiği değil de nedir?

Kılıçdaroğlu ve İmamoğlu Siyonizme ve İsrail işgalciliğine mi karşılar, yoksa; Amerikan ve Rus Emperyalizmine mi karşılar, veyahutta; sevgili dostları ve patronları sömürgeci Avrupalıların Doğu Akdeniz'de, Kıbrıs'ta, Libya da Türkiyeyi kuşatmak için İsrail ve Rumlarla-Yunanlılarla yaptıkları koalisyona mı karşılar önce bunu bir izah etsinler..

Asla Kudüs dostu olmayan, Kudüs davasını batı güdümlü kendi kıytırık politikalarına alet ettiklerini bu ülkede bilmeyen, görmeyen yok. İnsanlar bu CHP’nin yalanın, iftiranın, riyakarlığın içinde debelendiğini görmüyorlar mı, bilmiyorlar mı acaba? Kudüs davası, Filistin işgali sizin neyinize? Her fırsatta İsrail politikalarını destekleyen, onu haklı çıkarıcı atraksiyonlar yapanlar sizler değilmisiniz? Şimdi kafanıza Başkan Erdoğan kadar taş mı düştü de aklınız başınıza geldi ve Kudüs’e sahip çıkmak aklınıza geldi? İdeolojik duruş ve karekterinde İslam düşmanlığı kemikleşen bir hareket nasıl olur da Kudüs dostu, siyonizm ve İsrail düşmanı olabilir?  Tabii ki, nasıl olsa ikiyüzlülük parayla değil bu ülkede…

Milletin gözü önünde yalan söylemek, iftira atmak, ikiyüzlülük yapabilmekte bir zeka işidir. Ama; dürüstlük cesur ve samimi olan insanların  prensibi ve ahlakıdır. Yalan, hile, iftira,  ikiyüzlülük iki tarafı keskin bir bıçak gibidir bir tarafı; sahibini, diğer tarafı ise; aldattığı insanları keser.

Özü sözü doğru olmayan kişilik ve şahsiyet yoksunu omurgasız insan ve hareketlerin özelliği egoizm bataklığında yok oluncaya kadar çırpınmaktır. Millet olarak, ümmet olarak bütün sorunlarımızın kaynağı dürüst olmamakta ve davranmamakta yatıyor. Doğruları ve eğrileri, güzelleri ve çirkinleri, Hakkı ve batılı görüp de kabullenememe kibri ne yazık ki insanın bu dünyadaki en büyük zindanı.

Üstad Necip Fazıl; İki çeşit insan vardır der. Birisi;’’Zaman geçtikçe hatalarıyla yüzleşen, ötekisi; zaman geçtikçe yüzsüzleşen insan.’’  Müslüman bir toplum olarak Rabbimize, ailemize, milletimize, insanlığa karşı ne kadar dürüst davranabiliyoruz?  Hatalarımızla yüzleşebiliyor muyuz, yoksa; her gün biraz daha yüzsüzleşebiliyor muyuz? Her cemaat cemiyet parti hareket bunu kendine sorabildiği sürece doğru yoldayız demektir. Hepimiz aynanın karşısına geçip kendimizi sorgulayabildiğimiz sürece doğru yoldayız demektir. Herkes evinin önünü süpürse, bütün şehir temizlenir değil mi?

Arif Altunbaş, Haber7

Yorumlar2

  • gariban 4 yıl önce Şikayet Et
    Bir hareketi baltalayabilmek içinde içinde dolaşmak gerek. Onlar abilerinden bu cevazı almadan oraya gidemezlerdi. Gidin, karışın, görünün....de ilerde mızmızlanmaya, engellemeğe, parlak fikrleriniz ile İsrail ve abilerine karşı hareketleri dizginlemeğe ve yönünü saptırmaya çalışırsınız. Bu sinsi siyasiler Atatürk'ü heybelerine aldı alalı bu millete yaptıkları oyun bu. Ama hele bir iktidara gelsinler Kudüs'ü küffara altın tepside sunarlar. Bu milletinde aval aval bakacağını zannederler. Hele o gün bir gelsin...
    Cevapla Toplam 2 beğeni
  • Zafer 4 yıl önce Şikayet Et
    200 yıldır bu yalanın efendileri olan yalancılar ülkemizi her alanda batıya peşkeh çektiler. Yalancının mumu yatsıya kadar yanarmış...Şimdi şafak vaktidir Allahın izniyle...
    Cevapla Toplam 10 beğeni
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat