CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ikinci doz aşısını oldu..
Bekledik, bir açıklama yapar ve şöyle der mi diye:
-“Hükûmete teşekkür ediyorum.. Avrupa ülkelerini bile geride bıraktık..”
-“Aşı tercihi doğru yapılmış.. Türkiye aşılamada dünyada ilk sıralarda..”
-“Yaşlı vatandaşlarımız aşılandı.. Hatta sağlık görevlileri evlerine, ayaklarına kadar giderek işi halletti..”
Ama demedi..
Bunları da bırakın, eleştirmeye tam yol devam etti..
Karşıt siyasi görüşteki vatandaşların bile takdir ettiği bu konuya da istismar yolunu seçti..
‘Anti siyaset’ böyle bir şey işte..
Almanya'daki Türk asıllı vatandaşların sırf aşı olmak için Türkiye’ye geldiklerini duyuyoruz..
Almanya değil de Türkiye tercih ediliyor..
 
DÜŞÜK PROFİL
 
Ankara kulislerinde birçok iddia konuşuluyor..
Kemal Bey, İstanbul ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlarını aday göstermek istemiyormuş..
O böyle düşünedursun..
Mansur Yavaş ve Ekrem İmamoğlu çoktan hazırlıklara başladılar bile..
Hatta aralarındaki gizli rekabet her yerde konuşuluyor..
Kemal Kılıçdaroğlu’nun yeni stratejisi şöyle:
-Millet İttifakı, düşük profilli Cumhurbaşkanı adayı belirleyecek..
Bu adayın siyaset dışı olma ihtimali de yüksekmiş..
Aslında yeni bir şey değil..
Daha önce de denenmişti..
Ekmeleddin İhsanoğlu’nu hatırlıyorsunuz değil mi?
Aldığı oyla hayal kırıklığına neden olmuştu..
Düşük profilden kasıt da ‘Boş Koltuk’ stratejisi..
İyi hoş da, düşük profilli biriyle seçimi nasıl kazanacaksın?
Kemal Bey’in planına göre;
Millet İttifakı içindeki partilerin genel başkan yardımcılarından birer kişi bu düşük profilli adayın yardımcısı olacakmış..
‘Geçiş dönemi’ için..
‘Düşük profil’, Parlamenter Sisteme geri dönüşü sağlayacakmış..
Tüm anketlerde AK Parti yüzde 40’ların üzerinde çıkıyor..
MHP 12-14 bandında…
Hayır yani, Parlamenter Sisteme dönülse muhalefet için ne değişecek?
Komik!..
 
ADAYLIKTAN VAZGEÇTİ
 
Önceki seçimde Kemal Kılıçdaroğlu, Abdullah Gül’ü, Cumhurbaşkanı adayı yapacaktı..
Son dakikaya kadar ısrar etti..
Ama olmadı..
Bugünlerde durum farklı..
Abdullah Bey’in, yakın çevresine, ‘2023’te aday olmayacağım’ dediğini duyduk..
Daha çok zaman var..
Köprülerin altından çok sular akar..
Ama şu an mevcut tablo böyle..
 
BABACAN’LA 9 AYDIR GÖRÜŞMÜYOR
 
Başka önemli gelişmeler de var..
Abdullah Bey, tam 9 aydır Ali Babacan’la görüşmüyor..
Hâlbuki Ali Babacan’ı siyasete sokmak için ne terler dökmüştü..
Her hafta görüşüyor, strateji belirliyorlardı..
Ali Babacan, Abdullah Gül’ün sözünden dışarı çıkmıyordu..
Ama işler tersine döndü..
Babacan, Gül’e yakın pek çok ismi partiden temizledi..
Aralarına kara kedi girdi..
Bakalım daha neler olacak?
Babacan’ın yeni stratejisi muhafazakâr Kürt oylar üzerine imiş..
Peki, HDP ile birlikte yürürken bu nasıl gerçekleşecek?
 
AKŞENER FARKLI DÜŞÜNÜYOR
 
Kemal Kılıçdaroğlu’nun ‘Boş Koltuk’ stratejisine Meral Hanım pek sıcak bakmıyor..
Nedenini kendi ağzından dinleyelim:
-“Benim önerim şu olur; seçmende karşılığı olan, 'Bununla yol yürüyebiliriz’ diyeceğimiz bir arkadaşla yürümesi faydalı olur..”
Millet İttifakında işler gerçekten pek iyi gitmiyor..
Seçimler 2023’te..
İki yıldan fazla süre var..
Her kafadan ayrı ses çıkıyor..
CHP, İYİ Parti ve Saadet içinde ciddi tartışmalar var..
Her şey birbirine pamuk ipliği ile bağlı..
 
ÜÇÜNCÜ İTTİFAK
 
Üçüncü bir ittifaktan sıklıkla söz ediliyor..
Peki kimlerden oluşacak?
Muharrem İnce’nin mesela hiçbir ittifak içinde yer almayacağı konuşuluyor..
İYİ Parti’de HDP’ye karşı çıkanların istifa edip Ümit Özdağ ile hareket edeceği belirtiliyor..
Mustafa Sarıgül de kararsız..
Fatih Erbakan’ın Meral Akşener’i ziyareti dikkat çekiciydi..
Muhalefet kanadında şimdilik herkes birbirini kolluyor, hamlelerini izliyor..

Batuhan Yaşar / Türkiye Gazetesi