Kültür Bakanlığı haklıysa, özür dilemelidir

  • GİRİŞ08.01.2014 10:43
  • GÜNCELLEME08.01.2014 10:43

1683 yılı; o da geçiyor. Sonra bir adam çıkıyor, matbaayı icat ediyor. Hegel diyor ki “tarih kazananları haklı kılar.” Ben de diyorum ki  “Hegel sen hiç edebiyat dergisi çıkardın mı?”

Kaybetmek güzeldir. Böyle bir ders olmalı mekteplerde. Kaybetmek Güzeldir dersine hoş geldiniz! Çünkü kazanmaktan kimsenin yürüyecek hali, sevecek kalbi, merhamet edecek elleri kalmadı. Zaten dergilerin de çıkacak hali kalmadı. Kazanmaktan değil; yorgunlar.

Osmanlı'da ilk dergi 28 sayı çıkıyor. Bilimsel bir dergi. İsmi Vaka-i Tıbbiye. Cumhuriyetin ilk dergisi ise Yusuf Ziya Ortaç tarafından çıkarılan siyasi mizah içeren Akbaba. Çıkanlar suç işlemiştir. Yoksa içerde olmazlardı. O halde mağara teorisini okumamız gerek yeniden.

Dergi çıkaranlar suç işlemekten korkan insanlar olabilir mi? Belki. Ama sonuçta çıkıyor bu dergiler. İnsan suç işlemekten korktuğu için edebiyata bulaşır ve şiir yazar.

Koca Mimar Sinan olmasa Osmanlı Devleti olmazdı. Osmanlı olurdu ama devleti böyle olmazdı, devleti olsa imparatorluğu olmazdı. Bu ihtişamlı imparatorluğun büyük bütün nişanelerine bakın hepsinde en önce Mimar Sinan'ın imzası var. Süleymaniye, Selimiye, külliyeler, bimarhaneler. Çünkü tuğlaya dokunmuş sanat, bir milletin tarihine ve talihine sonuna kadar hükmeder. Muhtar çek ağzımdan o biberi.

Bakanlıklar olmasa ne değişirdi hayatımızda? Bunu biliyorum ben. Hiçbir şey değişmezdi. Ama dergiler olmasa yani edebiyat olmasa, şiir, Platon olmasa, Sappho, Şekspir, Ali Şeriati, Yunus olmasa, Ahmet Haşim olmasa, Özel olmasa hayatımız değişirdi. Çatalı bulamazdı insanoğlu, peçeteler aklına gelmezdi kimsenin, özlemek olmasaydı telefona sizce ihtiyaç olur muydu peki? En güzel kim özler?

“En güzel kim özler?” sorusunun karşılığını kimse veremez. Ama en güzel özlemek şiir olabilir, roman olabilir, Jülyet'i iki bin kişi dünya gözüyle görmüş ama on beş milyar insan dünyadaki gözleriyle kitaplardan okumuştur. Görmek bir göz sorunu değil ruh sorunudur.

Kültür Bakanlığı Ankara'da ikamet eder. Devlet posta kutularından başlar ve makam odasında sona erer. Bakanlarımızı sevmeliyiz çünkü en fazla oy alan parti, milleti en çok temsil edendir. Bakanların karşılaşacağı en büyük sorun; herkesin makam arabalarında evlerine gidip geldiklerini hissine kapılmalarıdır. Oysa Marmaray herkese bir makam arabası düşmediği için 150 yıllık hevesten asla vazgeçilmeyerek hizmete sokulmuştur.

Edebiyatın can damarı olan edebiyat dergileri bugün hâlâ büyük bir özveriyle yayınlanmakta. Benim bildiğim 100'e yakın edebiyat dergisi var. Dergah, Varlık, Kitap-lık, Yedi İklim, İzafi, Hece, İzdiham, Kertenkele, İtibar, Karagöz, Granada, Mahalle Mektebi, Bir Nokta, Yeni Toprak, Aşkar, Peyniraltı, Edep, Ay Vakti, Sahte Vefa, Karabatak, Natama, Şehrengiz, Fayrap, Bakmaklar. Aklıma ilk gelen bazı dergiler. Ben bir derginin genel yayın yönetmeni olarak nasıl meşakkatli ve karşılıksız yapılan bir hizmet olduğunu biliyorum. Ben değil dergilere gönül veren herkes bu değerli yalnızlığın karşılığını biliyor. Edebiyat bir milletin tarihidir. Ve ben bu kıymetli uğraşıdan bir karşılık değil hak ettiği yerini bulmasını bekliyorum.

Peki yeri nedir? Kültür Bakanlığı destek vermelidir bütün edebiyat dergilerine. Kriterler belirlenebilir. Ama İskender Palalar, Hilmi Yavuzlar belirlemesin. Biz emekçiler belirleriz.

Kültür Bakanlığı dergilere destek veriyoruz diyecek, ben anlatayım nasıl destek veriyor. Önce bir form dolduruyorsunuz, derginizden 200 tane alıyorlar. Derginizin satış fiyatı 5 TL. Ki zaten edebiyat dergileri en fazla 10 TL'ye satılır. 200 çarpı 5= 1.000 TL. Bakın o 1.000 TL'den yüzde 20 indirim isteniyor. Size diyorlar ki vereceğimiz 200 adrese her sayı çıktığında sen postala. 800 TL kalmıştı ya, posta masrafları da 500 TL. Kalıyor 300 TL.  İşte destek denilen miktar 300 TL. Bana, matematik hesabı ne olur yaptırmayın. Çözüm önerilerini sorarlarsa anlatırız dergi yönetmenleri olarak.

Sanatın gövdesi edebiyattır. İyi filmler edebiyatı bilen yönetmenlerle, iyi fotoğraflar iyi şiirden anlayanlarla, iyi sahneler iyi edebi metinlerle ruh bulur.  Gelişmişliğin ve terakkiyetin göstergesi sanattır. Gündelik yaşayan toplumlar ancak günü kurtarırlar. Bakın bugün dipdiri bir edebiyat dünyası var ve devlet kurumlarının bu dergilere destek vermesi gerek. Nutuk çekerken şiir okumak istiyorsanız size o şiiri yazacakların kıymetini ölmeden önce bilmek mecburiyetindesiniz.

Bülent Parlak-Haber7

izdiham@gmail.com

http://www.twitter.com/bulenttparlak

Yorumlar1

  • habip el intifada 10 yıl önce Şikayet Et
    Tebrikler Bülent Bey;. yazılarınızı zevkle takip ediyoruz.sevgilerle habipruzgar@galatasaray.net
    Cevapla
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat