Türkiye’nin 10 yıl önceki sorunu ve ana gündem maddesi, terör saldırıları ve darbeydi..

Türkiye’nin 20 yıl önceki sorunu, parti kapatma ve başörtüsü yasağıydı..

Türkiye’nin 30 yıl önceki sorunu, irtica ve 28 Şubat darbesiydi..

Türkiye’nin 40 yıl önceki sorunu, yağ, tüp, mazot kuyruğuydu..

Türkiye’nin 50 yıl önceki sorunu, sağ-sol çatışması ve 12 Eylül darbesiydi..

Türkiye'nin bugünkü sorunu ve ana gündem maddesi ise üretilen son teknoloji ürünü savaş uçağına takılacak motorun menşei...

Problemsiz ülke olamaz. Ülkelerin ana gündemini daimi olarak belirleyen problemler aynı zamanda o devletin seviyesini gösterir.. Türkiye’nin yarım asırlık geçmişiyle bugünü bu manada çok iyi bir emsaldir.

*

Dünyada beşinci nesil savaş uçağı üretebilen sadece 5 ülke var: ABD, Çin, Rusya, Japonya ve Hindistan.

Devler ligine eklenen altıncı ülke, KAAN savaş uçağıyla Türkiye..

İlk test uçuşunu 23 Şubat 2024’te yapan KAAN’ın gizliliği, yüksek manevra kabiliyeti, gelişmiş aviyonik sistemleri, veri füzyonu, havadan havaya muharebe yetenekleri, keşif ve istihbarat kabiliyetleri ile birlikte elbette motoru da en önemli bileşenler arasında..

KAAN’ın Türkiye’de TUSAŞ tarafından üretimi süren jet motoru kaç yılda tamamlanacak?

- Çin’in beşinci nesil savaş uçağı J-20’nin motor üretimi, Rusya desteğiyle 18 yıl sürdü.

- Avrupa’da Almanya, Fransa, İtalya, İngiltere ve İspanya’nın ortak üretimi Eurofighter Typhoon savaş uçağının motoru 17 yılda yapıldı.

- ABD yapımı F-35 savaş uçağının motoru 13 yılda tamamlandı.

Türkiye’nin bu başarıyı elde edeceği süreyi ise bütün dünya görecek.

Subaylarının daha dün sayılabilecek dönemde başörtüsüyle, sakalla, sarıkla, cübbeyle uğraştığı bir Türkiye; kısa sürede yakaladığı ivmeyle, neredeyse bir asırdır uçak üreten devletler arasına girebilmişken..

Ürettiği yeni nesil savaş uçağını sadece motora indirgeyip spekülasyonlarla zihin bulandırmaya çalışmak..

Türkiye’nin ana gündemini yeniden darbeye, kuyruğa, teröre, laiklik didişmelerine, sağ sol çatışmalarına çekebilmenin özleminden başka bir şey olamaz.

MOTORDA DEĞİL ZİHNİYETTE

KAAN’ın prototipleri için kullanılacak motorların yurt dışından temin edilmek istenmesi yerlilik ve millilik açısından problem teşkil etmez.

Fakat, Türkiye’nin ücretini ödeyerek tedarik etmek istediği motor ve çeşitli ürünleri ABD başta olmak üzere Batılı ülkelerin satmaya yanaşmaması, art niyeti gösterir. İçten içe düşmanlığı gösterir.. 

Birilerinin delisi olduğu Batı’nın, hiçbir şartta Türkiye’nin yanında olmadığını tesciller..

Birilerinin ayılıp bayıldığı Batı’nın, Türkiye’ye asla savunma sanayii ekipmanı satmak istemediğini belgeler..

Birilerinin medeniyet beşiği olarak gördüğü Batı’nın, Türkiye’nin tam bağımsız devlet olmasını kesinlikle istemediğini realite olarak gözler önüne serer..

BÜYÜRSE BUDA, SOLARSA SULA

O ‘Batı kıroları’ ki..

Aşığı oldukları ABD ve Avrupa ülkelerinin Türkiye’ye ambargo uygulamasını kınayıp, tepki gösterip, bu yönde kamuoyu oluşturacakları yerde..

“Gördünüz mü uçağımız yerli ve milli değilmiş, ABD vermezse üretemezmişiz” diye yaygara koparıyorlar..

Churchill’in “büyürse budayın, solarsa sulayın” diye kader tayin etmeye kalktığı Türkiye’ye karşı uygulanan stratejiler için içimize salınan özel eğitimli bu ‘Batı kırolarının’ eziklik destanları bitmez..

*

Türkiye kendi motorunu da, kendi uçağını da, helikoterini de, gemisini de, silahını da, füzesini de, İHA’sını da, SİHA’sını da üretme imkanına, kabiliyete erişmiştir.

Çeşitli ülkelerden teknik ekipman ihracatları;

- Siyasi olarak önümüze çıkmamaları için..
- Ticari olarak bağların kopmaması için..
- Dereyi geçene kadar ayılarını karşımıza dikmemeleri için geliştirilmiş bir pansuman tedbirdir.

Aksi halde havada da, karada da, denizde de kendi ürettiği harp sistemlerini yerli motorla donatamaz, elini açıp Avrupa’dan medet umardı bu ülke.

Batıcı eziklere, “biz yapamayız, biz kimiz”cilere rağmen..

Faruk Arslan / Haber7