Sumud'un zaferi ile surda bir gedik açıldı

  • GİRİŞ03.10.2025 08:46
  • GÜNCELLEME03.10.2025 09:32

Akdeniz'in mavi sularında, barışın ve insanlığın sesi yükseliyordu.

46 farklı ülkeden gelen yüzlerce aktivist, Küresel Sumud Filosu'yla Gazze'ye doğru yola çıkmıştı.

Ellerinde ilaçlar, gıdalar ve umut dolu mesajlar; gemilerinde ise sadece bir amaç vardı…

18 yıldır süren İsrail ablukasını delmek, Gazze'nin çığlığını dünyaya duyurmak.

Bu bir filo değil, bir direniş manifestosuydu.

Ama İsrail, bir kez daha korkusunu öfkeyle maskeleyerek uluslararası sularda bu gemilere saldırdı.

Bu, utanç verici bir müdahale; aşağılık bir korsanlık eylemiydi.

Sözde İsrail askerleri özde teröristleri tarafından yapılan gece yarısı baskınları, aktivistlerin zorla alıkonulması, gemilerin gasp edilmesi...

Bu, bir devletin değil, bir korkağın imzasıydı.

Hatırlayalım: 2010'daki Mavi Marmara katliamından beri, İsrail'in bu tür ‘operasyonları’ hep aynı senaryoyu karşımıza çıkarıyor.

Uluslararası sularda, BM Deniz Hukuku Sözleşmesi'ni hiçe sayarak, silahsız gemilere saldırıyorlar.

Küresel Sumud Filosu da Hanzala ve Madleen gemileri ile aynı kaderi paylaştı…

40’tan fazla gemi, Akdeniz'in açıklarında Katil İsrail donanması tarafından kuşatıldı.

46 ülkeden yüzlerce aktivist neredeyse tamamına yakını gözaltına alındı, bazıları Ashdod limanına sürüklenerek sorgulandı ve sınır dışı edilmeyi bekliyor.

Filo organizatörleri bunu "insanlığa karşı yasadışı bir saldırı" olarak nitelendirdi; Uluslararası Taşımacılık İşçileri Federasyonu'nun Genel Sekreteri Stephen Cotton ise net konuştu: "Uluslararası sularda silahsız insani gemilere saldırmak, hukukun ihlalidir ve kabul edilemez."

Peki, İsrail ne dedi?

"Provokasyon" diye geçiştirdi.

Ama gerçek şu ki; bu bir provokasyon değil, hayatta kalma çığlığıydı.

Gazze'de çocuklar açlıktan ölürken, bu filo tıbbi yardım ve gıda taşıyordu…

Katil İsrail, bunu bile engellemek için korsanlığa kalkıştı.

Bu korkak müdahale, aktivistlerin ‘surda bir gedik açtığını’ gizleyemedi.

Evet, gemiler durduruldu ama mesaj limanlara değil, kalplere ulaştı.

Sumud Filosu “sebat ve direniş" anlamına gelen bu kutsal kelimeyle Gazze'nin abluka duvarında ilk gerçek çatlakları oluşturdu.

Aktivistler, sadece yardım değil, ‘ablukanın kırılabileceğini, barışın zorla engellenemeyeceğini’ sembollerini de taşıyordu.

Bu eylem, 2010'dan beri yapılan eylemlerin en büyüğüydü…

İspanya, İtalya, Yunanistan ve Tunus limanlarından yola çıkan gemiler, Akdeniz'i bir umut köprüsüne çevirdi.

Mikeno gemisi Gazze kara sularına ulaşmayı başardı…

İletişimi kesilse de o son direniş, tüm dünyaya ablukanın yenilmez olmadığını herkese gösterdi…

Aktivistler zincirleri kırarak, Gazze'nin yalnız olmadığını kanıtladı.

Bu gedik, sadece fiziki bir delik değil; vicdanlarda da açılan bir yara oldu...

Artık dünya, Gazze'yi unutamaz.

Ve İsrail?

Bu müdahaleyle, bir kez daha dünyanın nefretini kazanma yoluna girdi ve bu yolun bence artık bir dönüşü olmayacak.

Filo saldırısı, küresel bir öfke fırtınası başlattı.

İstanbul'da, Roma'da, Napoli'de, Atina'da, Buenos Aires'te sokaklar doldu.

On binler İsrail'in korsanlığını protesto etti.

Dışişleri Bakanlığı bunu "terörizm eylemi" diye lanetledi; Filistin Dışişleri de uluslararası hukukun açık ihlali vurgusunu yaptı.

Fransa'da sendikalar genel grev çağrısı yaptı, İtalya'da hükümetler aktivistlerin serbest bırakılmasını talep etti.

BM'nin Filistin Özel Raportörü Francesca Albanese, Batı'nın Netanyahu'ya karşı suskunluğunu eleştirdi.

CAIR (Amerikan İslam İlişkileri Konseyi) gibi örgütler, her ulusun bu "illegal saldırıyı" kınaması gerektiğini haykırdı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bu, barış umutlarını yok etme girişimi" dedi.

İsrail'in bu adımı, yalnızlığını daha da derinleştirdi.

Artık diplomasi masalarında bile, bu utanç bir gölge gibi peşlerini bırakmayacak.

Nefret birikiyor ve tarih zalimleri hiç affetmedi; bu zalimleri de affetmez, affetmeyecek…

Umutsuzluğa yer yok.

Bu filo, ablukanın daha fazla tekneyle delinebileceğini tüm dünyaya gösterdi.

Sumud'un başarısı, bir başlangıçtı; şimdi sıra bizde.

Yüzlerce gemi değil, binlercesi denize açılsın.

Her limandan, her ülkeden yeni filolar kalksın.

Gazze'nin çığlığı, Akdeniz'i aşacak; ablukayı parçalayacak.

Aktivistler surda gedik açtı, şimdi o gedik bir kapıya dönüşsün.

İsrail'in korkusu, vicdanların cesaretine yenilecek.

Barış, Sumud'la gelecek ve o gün inşallah çok uzak değil…

Ferhat Murat / Haber7

Yorumlar20

  • Malatya'lı Erkan 58 dakika önce Şikayet Et
    İnşallah
    Cevapla Toplam 3 beğeni
  • Ali 59 dakika önce Şikayet Et
    Yüzlerce binlerce gemi bu ablukayı deler ve temiz vicdanlara bir umut olur...
    Cevapla Toplam 4 beğeni
  • Süleyman 1 saat önce Şikayet Et
    İnşaAllah
    Cevapla Toplam 3 beğeni
  • Gültepeli Bjk 1 saat önce Şikayet Et
    Türkiye'deki yelkenliler teknelerr daha neyy bekliyorsunuz davetiye bittii yürekle yolculuk yardım yapılacak artık görelim bakalım
    Cevapla Toplam 4 beğeni
  • Polat 1 saat önce Şikayet Et
    Allah rızası için binlerce gemi aynı anda çıksın, ozaman görelim, şeytanın çaresizliğini
    Cevapla Toplam 3 beğeni
Daha fazla yorum görüntüle
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat