Türkiye gerçekten de sürprizlere fazlasıyla açık bir ülke. On gün önce aklınızın ucundan bile geçmeyen bir durumla aniden karşılaşabiliyorsunuz. Nitekim Deniz Baykal’ın CHP’den istifası ve onu istifaya götüren süreç böyle bir gelişme. Sade bir vatandaş olarak Baykal’ın statükocu politikalarına ne kadar karşı olsam da, hatta Baykal konuşuyorsa çoğu zaman tahammül edemeyip kanalı değiştirsem de, insan olarak içine düştüğü pozisyona oh çekecek durumda değilim. İnsanları böyle bir konumda görmek gerçekten hüzün verici bir şey. Artık gündemimiz Baykal’sız CHP ne yapar, Baykal gerçekten gitti mi, yoksa geri dönecek mi sorularına kilitlenmiş durumda. Bu konuda pek çok şey yazıp çiziliyor, spekülasyonlar yapılıyor ancak kartların yeniden karıldığı böyle bir dönemde yeni sürprizlerin de olabileceğini düşünmeden edemiyorum.

Geçtiğimiz hafta “Kadına Karşı Şiddeti Önleme” konusunda, KSGM, BM Nüfus Fonu ve İçişleri Bakanlığı’nın birkaç yıldır birlikte yürüttükleri bir projenin yeni bir aşamasında çeşitli illerden emniyet görevlileri ile bir aradaydım. Farklı kıdem ve görevlerde bulunan polislerin genel düzeyi ile konuya gösterdikleri hassasiyet gerçekten memnunluk verici bir durumdaydı. Demek ki oluyor! Demek ki, bir meseleyi ciddiye alıp, çözülmesi gereken bir sorun olarak belirleyip, bütçe ve zaman ayırıp, işin uzmanlarıyla bir araya gelirseniz, meşhur deyimiyle “helva” yapabiliyorsunuz. İnanın böyle emekle, istekle ve doğru malzemeyle pişirilen bir helva tadından yenmiyor.

Köşe yazısının tamamını okumak için bu linki kullanabilirsiniz