Mehmetçiğin eve dönme zamanı hâlâ gelmedi mi?

  • GİRİŞ20.03.2012 09:16
  • GÜNCELLEME20.03.2012 09:16
Afganistan’daki Sovyet işgalinin sona ermesinde rol oynayan en önemli etkenlerin başında, Afgan mücahitlerin amansız direnişi ve tabut içinde Rusya’ya gönderilen “İvan”ların sayısındaki yükseliş geliyordu.

Şimdi benzer bir durum, 11 Eylül saldırılarının ardından Üsame bin Ladin’i ele geçirme bahanesiyle NATO şemsiyesi altında bu ülkeyi yine işgal eden ABD ve ortaklarının da başında.

On yıldan fazladır devam eden işgal sürecinde ABD ve ortakları 3 bine yakın zayiat verdi.

Karşılığında da on binlerce sivil Afgan katledildi. Son örneği, bir Amerikan askerinin, 9’u çocuk, 16 masum sivili tek başına öldürmesi.

Şimdi bir taraftan ABD yönetimi bu olay için özür üstüne özür dilerken, diğer taraftan katliamcı askerle ilgili olarak “Alkollüydü, cinnet getirmiş” gibisinden türlü mazeretler uyduruluyor.

Daha önce de yine bazı ABD askerleri Kur’ân yakma provokasyonuna imza atmışlar ve bu olay yine Afganların can verdiği gergin protesto eylemlerini tetiklemişti. Orada da ABD yönetimi özür dileyip gaz alırken, provokatör askerlere “kınama” cezası verilerek olay geçiştirilmişti.

Üsame’nin öldürüldüğü açıklandıktan sonra peş peşe yaşanan bu çeşit olaylar, Obama’nın açıkladığı ve kademeli şekilde uygulamaya konulan “Afganistan’dan çekilme” takvim ve planının daha da hızlandırılması gereğini gösteriyor.

Mâlûm, benzer olaylar Irak’ta da yaşanmıştı.

Ve şimdi Irak hâlâ huzura kavuşabilmiş değil.

Öyle ki, Bush’un “Demokrasi ve özgürlük götürdüm” diye övünmeye devam ettiği Irak’ta insanlar adeta Saddam dönemini arar durumda...

Afganların hali de onlardan farksız değil.

Köşe yazısının tamamını okumak için bu linki kullanabilirsiniz

Kazım Güleçyüz - Haber 7

Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol

Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat