Kendini suçlama, hayatı zorlama!
- GİRİŞ30.10.2013 09:32
- GÜNCELLEME30.10.2013 09:32
Adil olmayan ve ajitasyona dönük kendini suçlama davranışı, kendini değersiz bulmaya, kendine yönelik negatif düşünceler geliştirmeye ve ilerleyen aşamalarda kendine zarar vermeye yönelik yıkıcı eylemlere neden oluyor.
Depresyon, anksiyete yani kaygı bozukluğu ile ilgili bir sürü rahatsızlık bu tip öfkenin bir sonucu olarak ortaya çıkıyor.
Güzel halkımız kendini suçlama ve agresyonu çok fazlasıyla kullanıyor. Yolda, işte, evde, alışverişte suratlar asık biçimde geziniyor.
Sürekli kendini eleştiren, kanat çırpışını beğenmeyen, teninde taşıdığı göz alıcı desenlerin çevredeki en çirkin çizgiler olduğuna inanan, uçtuğu yönü bulamayacak kadar beceriksiz olduğunu hisseden, doğadaki varlığını lüzumsuz gören bir kelebek hayal edebilir misiniz..?
Peki, aynı duyguları taşıyan bir insanı niçin bu kadar kolay hayal edebiliyorsunuz..?
Ne garip değil mi sevgili okurlar! Hepimiz aynı doğayı paylaşıyoruz; ama kendini en çok biz insanoğlu suçluyoruz!
...
Kendilerini suçlayan insanlar, genel anlamda kendilerini ifade edemedikleri için herşeyi iç dünyalarında yaşarlar. Büyütülürken çok eleştirildikleri, çok tenkit gördükleri için özgüven sorunu yaşarlar. Yaşamın çatışmalı duygulu olayları canlarını sıktığında hep içlerine atarlar. Üzerine bir de "Benim yüzümden oldu, hepsi benim suçum" yükünü eklediklerinde... Gerisini siz düşünün artık...
Sorunlarını kimseyle paylaşmamaları eklenince de "Hoşgeldin Kaçınılmaz Depresyon"
Kendini suçlamak çok zor bir durumdur aslında. Günü mahveder, ömrü çürütür, insanın ağzının tadını bozar.
Nasıl bozmasın ki?
Kişi kendi hakkında "Her yaptığı kabahatli, her dediği yanlış, her baktığı saçma, her söylediği anlamsız, her girişimi beceriksizce... Pişirdiği yenmez, temizlediğinde oturulmaz, tuttuğu sağlam kalmaz, büyüttüğünden adam olmaz..." gibi duygulara kapılıyorsa, tüm bu yükün altında ezilmeyip yaşadığına, nefes aldığına şükretsin bence..!
İnsanız... Elbet sorunlar olacak... Başımıza gelenlere nasıl tepki verdiğimiz son derece önemli.
Herhangi bir sorunla karşılaştığımızda 2 türlü tepki veririz:
Birincisi; Niye oldu? Bunu hakedecek ne yaptım?
İkincisi; Nasıl düzeltebilirim?
Birinci yol, kendimizi suçlamaya dönük, depresyona doğru bir yolculuğun kapılarını açarken; ikinci yol, sağlıklı dünyamıza donanımlı şekilde katkı yapmamıza vesile oluyor.
...hayat... Bizimle güzel... Biz varsak güzel... Bizimle ilgili sorunlar bile güzel... Çünkü onlar olmasaydı tecrübelerimizi nereden edinecektik..?
Sorun yoktur! Sorunlarıyla doğru yöntemlerle başedemeyen insanlar vardır.
Ve üzgün insan yoktur! Yaşadığı sorunlara doğru bakış açısı geliştiremeyen yalnız insanlar vardır...
Sevgiler...
NOT: 2 Kasım Cumartesi günü saat 15.00-17.30 arasında TÜYAP Kitap Fuarı'nda Nesil Yayınları standında "Öpücük Kutusu Ergen Terapi Öyküleri", "Siz Siz Olun Mutluluk Terapisi", "Dünyanın Sonu Değil Ruh Sağlığımızı Koruma Yolları" ve "Öfke Kontrolü" kitaplarımı imzalayacağım.
Gelirseniz görüşürüz... Sohbet ederiz... Hatıra fotoğrafı çektiririz... Beklerim...
Mehtap KAYAOĞLU (Psikolojik Danışman& Psikoterapist)
mehtap.kayaoglu@yuzlesme.tv
mehtapkayaoglu@gmail.com
http://www.facebook.com/psk.mehtapkayaoglu
htttp://www.twitter.com/mehtapkayaoglu
com/mehtapkayaoglu">www.twitter.com/mehtapkayaoglu
Yorumlar2