Kadınlar Günü nasıl kutlu olur?
- GİRİŞ08.03.2012 06:08
- GÜNCELLEME08.03.2012 06:08
Hepimiz biliyoruz ki bu ülkede Kadınlar Günü’nü kutlamak, aslında gülünç.
Gülünç, çünkü meselenin özünde yatan kadın-erkek eşitliğine inanmıyorsunuz.
Gülünç, çünkü kadınları çalıştırmamak için elinizden geleni yapıyorsunuz.
Gülünç, çünkü her gün ortalama beş kadın, bir erkeğin elinde can veriyor.
Gülünç, çünkü kadına yönelik şiddete dair en son 2009 yılında resmi bir araştırma yayımlandı.
Gülünç, çünkü sığınma evlerinin sayısını artırmak için hâlâ gerekli adımlar atılmıyor.
Gülünç, çünkü kadını şiddetten korumak için büyük ümitlerle hazırlanan yasa tasarısı, kadının değil ‘aile’nin ön plana çıkarılmasıyla yine sorunu çözmeyecek.
Pazar günü, şiddet yasa taslağıyla ilgili çalışan tüm kadın örgütlerinin temel itirazlarını aktardım. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin arayarak, taslakta ‘kadın-erkek eşitliği’ sözünün çıkarılmadığını bizzat söyledi.
Ne var ki taslağın Bakanlık, Başbakanlık ve TBMM’de dolaşırken uğradığı ‘değişiklikler’ yasanın özüne zarar verecek nitelikte.
Yasanın adı değişti
237 kadın örgütünün oluşturduğu Şiddete Son Kadın Platformu, Şahin’in ve TBMM Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu’nun çabalarına ve verdiği sözlere rağmen, tasarının
5 Mart’ta Adalet Komisyonu’nda uğradığı değişikliklere itirazları şöyle :
- Şu andaki haliyle yasanın adı, kadın değil aileyi koruma üzere düzenlendi.
- Şiddete uğrayan kadınların tek adımda yardım ve korunma alabileceği 7 gün 24 saat ve tek adım ilkesiyle çalışacak merkezlerinin teşkilat, görev ve kadrolarının kadın örgütlerinin talepleri doğrultusunda düzenlenmedi.
- Yasada sığınaklar ve cinsel şiddet kriz merkezleri yer almıyor.
- Kadın örgütlerinin şiddet ve cinayet davalarına müdahilliği kabul edilmedi.
- Kreş desteği daraltıldı, oysa şiddet gören kadının ‘çalışma’ durumuna bakılmaksızın, tedbir kararı süresince kreş desteği verilmeli.
- Şiddet uygulanma tehlikesinin olduğu durumlarda tedbir kararı süresiz verilmeli.
-Toplumsal cinsiyet eşitliği tanımı; kolluk, yargı, şiddet izleme merkezlerinde yer almalı. Tüm kamusal alanlarda toplumsal cinsiyet eşitliği eğitiminin verilmesi şart.
Köşe yazısının tamamını okumak için bu linki kulanabilirsiniz
Mehveş Evin / Milliyet
Yorumlar1