Türbanlı gerilla ha!
- GİRİŞ26.06.2011 09:15
- GÜNCELLEME26.06.2011 09:15
Alternatif cuma namazları...
Kürtçe ezan olayı...
Sabah namazında imamların öldürülmesi...
İmam hatipli çocukların ve yurtlarının yakılması...
Zerdüştlük tartışmaları...
Marksist-Leninist dinsiz kanlı örgüt PKK'nın Müslüman Kürt halkının bütününü temsil etmediğini ortaya çıkardı.
Çünkü bu atmosferde seçim yapıldıktan sonra görüldü ki, AK Parti'nin Kürt seçmenden aldığı oy, üstelik 'Biz olsak Apo'yu asardık' söylemine rağmen PKK destekli bağımsızlardan daha fazla oldu.
AK Parti'den milletvekili seçilen Kürtler'in sayısı yüz civarında.
PKK destekli bağımsızlar ise 36'da kaldı.
PKK destekli bağımsızların bir önceki seçime göre sayılarını artırmaları bu gerçeği değiştirmez.
Demek ki PKK Kürt halkının tek temsilcisi değildir, 12 Haziran sonuçları bunu kesinleştirmiştir.
Ama ortada bir PKK terör tehdidi vardır ve bütünüyle ülke bu tehdide boyun eğdirilmek istenmektedir.
Cengiz Çandar'ın TESEV'e yazdığı son "Dağdan iniş, PKK nasıl silah bırakır, Kürt sorununun silahtan arındırılması" konulu rapor, belki iyi niyetli bir çözüm çalışması kabul edilebilir ama çok büyük bir yanlışı da beraberinde getirmiştir.
Bu rapor çözüm için PKK'nın Kürtler'in tek meşru temsilcisinin PKK olarak kabul edilmesi üzerine bina edilmiş.
İşte bu kabul edilemez!
Çünkü doğru bir tespit değil.
Ama diyeceksiniz ki, "Evet ortada bir terör örgütü ve bu örgütün TC'ye karşı kendi haklarını savunduğuna inanan milyonlarca Kürt var, dolayısıyla PKK'yı dışlayamazsınız."
Evet ama bu Kürt sorununun sadece bir parçası.
Kürt sorununun silahtan, terörden ve tehditten arındırılması demokratik taleplerin yasal zeminlerde çözüme kavuşturulması ile mümkündür. Sorun PKK gibi kanlı bir örgütün eylem ve tehditlerinden sonra ancak çözüme yönelik adımların atılıyor olmasıdır.
PKK demokratik bir örgüt değil ki talepleri demokratik olsun?
AK Parti'ye verilen çoğunluk Kürt oylar ve tabii toplamda yüzde 50 oy sorununun çözümünün hükümetten beklendiğini ifade ediyor.
Hükümet sorunu çözerken PKK'yı muhatap almak zorunda değil.
Kürtler'in genel demokratik talepleri belli zaten. Bu konular yasal zeminde çözülür, PKK özgürlük denizinde boğulur olur biter.
Hem Kürtler rahat eder hem bütün Türkiye.
Türkiye PKK'dan da kurtulur, Ergenekon'dan da...
Değilse PKK'nın dayattığı bir çözümün kabul edilmesinden sonra bölgede nasıl bir "tek parti zulmü" yaşanacağını öngörmek hiç de zor değil!
Yazının devamını okumak için bu linki kullanabilirsiniz
(Nuh Gönültaş-Bugün)
Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol