Kayseri'de tarih gün. Tribünler tıklım tıklım. Mourinho bile tribünün büyüsüne kapılmış ve 1 saat öncesinde locanın dibinde yerini almış sağa sola bakıp ben neredeyim diyor. Türkiye'deki tüm stadyumlar böyleyse burası bir futbol ülkesi olmuş vay canına diye içinden geçiriyor. Mourinho'ya ikram ikram üstüne. Neyse...

METE KALKAVAN VE GÖKHAN ZAN

Kayseri'deki iki detay Türk futbolundaki çelişkiyi ortaya seriyor. Mete Kalkavan ve Gökhan Zan. Kalkavan'ın bir derbi maçın ardından amatör maç yönetmesi ve ardından Galatasaray'ın maçına atanması. Hiç kimsenin açıklayamayacağı kadar garip bir durum. Gökhan Zan'ın dün sahada olması Kalkavan'ın geçen hafta amatörde olmasından daha da acayip! Zan'ın yumruğu gerçekleşsin, gerçekleşmesin bir eylem. Kırmızı kart hafta boyunca doğru diye yorumlandı. O zaman Disiplin Talimatındaki 103. Madde herkese farklı uygulanmaması gerekir. TAHKİM Kurulu'nun alt sınırdan 1 maça indirdiği veza ve onun da ertelenmesi tüm külüpler için aynı olması gerekmez mi?. Zira kantarın topuzu kaçarsa futbol yerine başka şeyler konuşulduğu bir ülkede yaşıyoruz. Erteleme durumu önce Bobo'dan başlansa daha iyi olmaz mı? Üstüne üstlük Bobo'ya senin gördüğün kırmızı kart, kırmızı kartlık hareket değil deyip hiç ceza verilmese olmaz mı?

GALATASARAY'IN HAKEMLERE İHTİYACI YOK

Bobo'nun gördüğü kırmızı kartın ardından Galatasaraylılar dahil herkes eyvah dedi. Zaten hem futbol hem de tabela olarak önde olan Galatasaray bir de eksik kalan Kayserispor karşısında iyice rahatlarken aslında maçı Kalkavan 30. Dakikada bitirmiş oldu. Nasıl ki Cüneyt Çakır'ın Nani'ye gösterdiği kartı ağır bulan Türk futbolseverler Kalkavan'ın Bobo'ya gösterdiği karttan sonra da aynı refleksi verdi. Gençlerbirliği maçında Galatasaray'ın kazandığı penaltıyla hakemlerin üzerinde nasıl bir baskı var düşüncesi zorluk derecesi yüksek olacağı sanılan Kayserispor maçında da Kalkavan'ın Bobo'yu atmasıyla pekişti gibi. Tüm Galatasaraylılar'ın içi rahat olsun. Hem Gençlerbirliği maçında hem de Kayserispor maçındaki 2 hakem kararıyla Sarı Kırmızılı takım töhmet altında kalmadı. Galatasaray'ın gerçekten hakemlere ihtiyacı yok...

FENERBAHÇE'DEN AMANSIZ TAKİP

2 Hafta önce Galatasaray'la Fenerbahçe'nin arasındaki puan farkı 7 iken zirvedeki iki takımın Fenerbahçe ve Galatasaray olacağını söylemiş Beşiktaş'ın yarış dışı kalabileceğini belirtmiştim. Kasımpaşa maçıyla Beşiktaş düşüncelerimi doğruladı. Beşiktaş sadece bu maçta yaşadığı kan kaybıyla da kalmayacak. Hem Fenerbahçe ile hem de Galatasaray ile fark bence daha da açılacak. Son yılların en iyi kriz futbolunu sergileyen Fenerbahçe 17'de 16 yaptığı sezon gibi sahaya daha sağlam basmaya başladı. Zorluk derecesi yüksek maçlarda skora oynamasını bilen (Arena'daki Galatasaray ve İnönü'deki Beşiktaş maçı hariç) Fenerbahçe ilk yarıdaki gibi daha kolay puan kaybetmez. Çünkü bunu Kadıköy'deki Bursa maçıyla beraber Antalya maçında gördüm. Hem de rotasyona gitmiş bir şekilde. Fenerbahçe 3 cephede yoluna giden tek takım. Bu yönüyle de Sarı Lacivertliler takdiri hak ediyor.

Galatasaray'la Fenerbahçe arasındaki şampiyonluk yarışının Süper Final gibi olacağını düşünmesem de yine de düğüm 33. Haftada Kadıköy'de çözülecek gibi görülüyor.

Ne dersiniz...

Nusret Odabaş-Haber7

nusret.odabas@haber7.com

nusret.odabas@tumspor.com

Twitter: @nusretodaba