Saldırının ardında 'Ergenekon' aradı

  • GİRİŞ10.07.2008 09:14
  • GÜNCELLEME10.07.2008 09:14
                       Ergenekon akilleri ve Türk usulü militarizm
ABD konsolosluğunun bombalanmasının amaçlarından belki en önemlisi Türk Dış politikalarını değiştirme çabası olabilir. Gündemi değiştirmek ikinci gerekçe olabilir. Ergenekoncu Türk dış politikası stratejik hedef olarak Avrasya birliğini işaretliyor. Türk-ABD ilişkilerinin iyi gitmesi Ergenekon stratejik hedefine uygun değildir.
 
Ergenekon akillerinin zamanındaki politik duruşlarının anlamına dikkat edelim. Eski Genelkurmay Başkanı E.Orgeneral Hüseyin Kıvrıkoğlu TSK'da şahin olarak bilinenlerdendir. NATO görevlerinde önceleri çok bulunduğu halde Birinci Başkanken yurt dışı seyahatlerini Çin ve Rusyaya yaptı. ABD'ye ziyaret yapmayan tek genelkurmay başkanı olarak biliniyor.
 
Sayın Kıvrıkoğlu kadro tasfiyeciliğinde çok başarılı bir komutandı. Kurmay Albaylığında Harbokulu Komutanı iken 1978 kuşağını tasfiye etti. Kıbrıs suikastı sorası TSK'daki Alevi kadrolaşmayı tasfiye ettiği söyleniyor. Mason derneklerine üye olmayı resmi yazı ile yasaklama karizmasına sahiptir. Ancak kullandığı yöntem hep militarist yöntem olmuştur. Edip Başer paşanın KKK olmasını engellediği gibi Edip Paşanın emeklilik sonrası MİT başkanı olmasını da engelledikleri biliniyor.
 
Bu vesile ile Ergenekonculuk ve Militarizm ilişkisindan söz etmek istiyorum.
 
Ergenekon tartışmaları en çok Milli kültürümüzün efsanesi olan ‘Ergenekon’ kelimesini kirletti.
 
İnsanlik tarihinde milli vicdanı oluşmuş, hayalleri, kültürel kimliği ve övünülecek tarihi olan ender milletlerden biriyiz. Hareketli bir kültüre sahibiz. Fakat geçmişimizle kavgalıyız.
 
Türk kültürünü ‘Doldur Boşalt’ kültürü zanneden dar görüşlü anlayışı bilmemiz gerekir. Batının bilimine değil kültürüne hayran olanları iyi tanımazsak çocuklarımız popüler kültürün çocuğu olacak. Gelecek kuşaklar Türk kimliklerini kaybedecekler. Kıbrıs’ta yaşayan Türkler'in Rum ve İngiliz özentisi ile asimile oldukları gibi. Yahut Macarların (Eski Hunlar) Türklüklerini kaybetmeleri gibi.
 
İdeolojisiz Türkçülük Türklüğe yapılan en büyük kötülüktür.
 
Ulusalcılık Türkçülüğün içini boşaltan bir akım olarak bize zarar veriyor mu? Bu soruyu vicdanlara soruyorum. İslam dini Türklüğe ideoloji ve manevi dinamik kattığı için Alpaslan, Osman bey çizgisi devam etti.
 
Bugün bakıyoruz seküler bir milliyetçilik anlayışı milli vicdanımızda oluşmuş kutsal ve tarihsel sorumluluk anlayışını yok sayıyor. Geçmişi reddeden ulusalcılık ırkçılığın doğasında var olan militarizmi koruyor ama görünüşte ‘Biçimsel modern’  ifade sunuyor adına da ‘Ulusalcılık’ deniyor.
 
Ulusalcılık’ ın özellikleri
Aslında Ulusalcılık Türk usulü bir militarizmdir. Bu tür militarizme neomilitarizm denirse yanlış olmaz. Amerikan militarizmi nasıl piyasa ekonomisini yücelterek ideolojisini oluşturdu ise Türk Militarizmi de kendi din anlayışını, otoriter ve totaliter bakışını tanımlayarak ideolojisini oluşturmaya çalışıyor.Fakat toplum bu ideolojiye muhalefet ediyor.
 
ABD militarizmini Neoconlar, Türk militarizmini Ergenekon temsil ediyor.
 
Türk kültürünü Ulusalcı yöntemlerle korumak mümkün değil. Ulusalcılarca kullanılan dil tamamen militarist bir dil. İfade edilen sloganlar askeri sloganlar. Konuşma tarzları sert ve acımasız. Vatandaşına yaklaşımı aşağılayıcı. İşte Hakkari'de halen Avukatlık yapan genç hanım Rojbin, Abant toplabntılarında söyledi. ’Çocukluğumuz yataklarımızdaki postal çamuru hatıraları ile geçti’ diye. Diyarbakır cezaevinde dışkı yedirtme olaylarının PKK'yı doğurduğu ile yüzleşemeyen bir ulusalcılık topluma güven veremiyor.
 
‘Ya sev ya terk et’ sloganını savunuyor ulusalcılar. Bu slogan totaliter bir slogandır. Kendisine benzemeyeni dışlarlar. Aşırı sahiplenme duygusu ile Vatanın tapusunu kendisine ait zannederler. Yeni talepleri "tapulu malıma gecekondu yaptırmam" diyerek reddederler ve tekelcidirler.
 
 
Ya bizdensin ya onlardan’ radikal söylemini severler. Mutlaka düşman arayışı içindedirler. Kendisine benzemeyeni kategorize eder ve şeytana eş tutarlar. Soğuk savaş döneminde Komunizm düşmanlığı adı altında milliyetçi unsurlar yanlarına alırkan bugün ABD ve NATO düşmanlığı ekseninde toplumsal muhalefeti yanlarına almaya çalışırlar.
 
‘Ordu göreve’ sloganını siyasi yöntem olarak içselleştirmişlerdir. Darbeciliği ve cuntacılığı seçenek olarak düşünürler. Hem siyasette hemde özel yaşamlarında Maço özellikler belirgindir. Otoriter yaklaşımları doğal kabul ederler. Bir insana zorla bir şey yaptırabileceği ama zorla birşey sevdirilemeyeceği gerçeği farkını anlayamazlar.
 
Sadakat şerefimizdir’ diyerek itaati ve sadakati yüceltirler. ’Sorma düşünme itaat et’ düşüncesi ideolojileridir. Kafa yoran sorgulayan bireyler yerine sadık bireyleri önemserler. Kadrolaşırken liyakati değil sadakati öngörürler.
 
Kutsalı sevmedikleri halde kanı, şehadeti, töreyi ve bayrağı kutsallaştırırlar. Atatürk’ü yeryüzü tanrısı, Nutuk’ u kutsal kitap, Anıtkabir’i Kabe’nin alternatifi kabul ederler. Dogmatik bağlılıkları nedeniyle eleştiriye kapalıdırlar. Kur’an-ı Kerim’in bazı ayetlerini yok sayan yeni bir sun’i mezheb versiyonu arayışı içindedirler.
 
Kürt kimliğini ve dilini ötekileştirip yok sayarlar. Çoğulculuğu mozaikcilik diye küçümserler. Kürt veya başka kökenden birisi kendi kimliğini özgürce yaşamak isterse isyan olarak algılarlar. Kimliğini saklayanı yüceltirler.
 
Askerlikteki ‘tektip’ kıyafeti ve yaşam biçimini bağlılarının özel hayatlarında bile uygulamalarını isterler.
 
‘Biz olmazsak vatan çöker’ yüksek motivasyonu ile eğitildikleri için sorumluluk duyguları yüksektir. Katılımcı olmadıkları için de sosyal ve entellektüel yaşamların da başarıları düşüktür.Yalıtılmış yaşarlar. Özellikle kurmay sınıfı subaylar soyluluk ayrıcalığını hep hissederler ve hissettirirler. Benzer asalet ve azamet algısı ve imtiyaz beklentisi sivil militaristlerde de vardır.
 
Zihinsel dönüşüm olmadan toplumsal dönüşüm olmayacağına göre önce beyinlerimizdeki militarizmi, duygularımızdaki despotizmi değiştirelim. İşte o zaman sözde değil özde çağdaş olmuş oluruz.

Yorumlar29

  • mehmet kara 15 yıl önce Şikayet Et
    HARİKA.....HOCAM.... Hocam muhteşem bir açılım..Çok teşekkürler..Olay ancak bu kadar yalın anlatılır..Harika bir yorum olmuş..diline sağlık..
    Cevapla
  • SÜMMANİ 15 yıl önce Şikayet Et
    mükemmel. Hocam eline diline sağlık.ulusalcı denen bu sığ yapı ancak bukadar güzel anlatılabilirdi.Saygılarımla
    Cevapla
  • eymen can 15 yıl önce Şikayet Et
    Doğru Yolda Yanlış Yürüme!!. Varlığın yokluğundan beter Tartar. Edindiğin bilgileri alışkanlıklarına kurban etme.
    Cevapla
  • Metin Yazar 15 yıl önce Şikayet Et
    Bu yazı buraya ait değil ama aklıma geldi yazdım:). Kitabına uydurmayı bizim kadar beceren kaç millet var? Kafamıza göre bir şeyler yapar sonra ona giydirecek bir kılıf buluruz.Kanunsuzluklarımıza bayrağımızı ve Atatürk'ü alet etmekten hiç çekinmeyiz.Kaçak villa kondumuzu yıkmaya gelenlerin kafasına taşı kondurur,arkasından bayrak asarız.Bayrağın orada olması villa kondumuzu kutsal yapar.Bir de kalpaklı Atatürk posteri asarsak bizden yurtsever kimse olmaz.Baktık polis durmuyor,istiklal marşımız ne güne duruyor.Sönmeden yuurduuumun(villamın) üüstünde tüteen..
    Cevapla
  • mimiga mimiga 15 yıl önce Şikayet Et
    Kaşınmak:). Son zamanlarda Tarhan Hocama kafayı takan değerli yorumcu neden bu yazıya yorum yapmamış? Eskiden bu kadar TSK haber bolluğu yoktu. Bulduğunu değerlendiriyordu. Şimdi çok var ama o özellikle Tarhan Hocamı hedef seçti. Ah bu yazının altına ne güzel tehtidler yazılırdı değil mi! Bir plan yapıyor olmasın. 10 Ağustos'ta Türkiye'ye nükleer bir füze düşecek:) İntikamı korkunç olacak:) Herkes ağacını seçsin. Ben okaliptüs seçtim. Türkeye'de yok değil mi:)
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat