Boyner bu günlerde emekli bir generalle konuştu mu?

  • GİRİŞ20.12.2010 06:35
  • GÜNCELLEME20.12.2010 06:35

28 Şubat döneminde BÇG raporlarında Sultanbeyli’de pompalı silah depoları olduğu rapor edilmişti fakat bu cephanelikler hiçbir şey çıkmadı. Ancak bu raporlar  Şubat 1997 MGK’sına gerekçe olmuştu.

Şu dört  olay çok önemli:

1-Kadrolu öğrencilerle yumurta atma eylemlerinin başlaması ve polisin hatalı, hoyrat davranışlarına basının aşırı yorumlarda bulunması,

2-Genelkurmay Başkanlığı sessizliğini bozdu ki ben istemeyerek ama orduevi lobisinin tazyiğini gidermek için bu bildirinin yapıldığını düşünüyorum. BDP’nin sorumlu davranmayarak iki dil tartışmalarına hemen rejim tehlikesi bağlantısı kurması dikkat çekicidir.

3-19 Aralık tarihli TÜSİAD Başkanının  Zaman gazetesindeki röportajında “Anayasanın değiştirilemez maddeleri olmamalıdır?” beyanı ve Diyarbakır’da BDP’lilerle halay çekmesi olgusu.

4-Kahramanmaraş Olaylarının 32. yıl dönümü dolayısıyla Alevi Bektaşi Federasyonu tarafından Kahramanmaraş Müftülük Meydanı'nda kitlesel basın açıklaması etkinliği düzenlenmesi. Basın açıklaması yapılan meydana girmek isteyen bir gruba polisin müdahale etmesi bu kişilerden gözaltına alınanlar olması.

TSK içindeki şu anda yargılaması süren davalarla bağlantılı kadroları olduğu gibi duruyor.

Emir komuta zinciri dışında çalışan derin yapı; eylem planlarına uygun örgütledikleri gençlere yumurta attırıyorlar,eski yaraları kaşıyorlar ekstremistleri tahrik ederek olay çıkartırıyorlar.

Orduevleri şu anda siyasi parti lobileri gibi çalışıyor ve Genelkurmay Başkanını sıkıştırıyorlar.

Emekli generallerin sivil kulüplerle bağlantıları biliniyor. İstanbul’da ki Harbiye ve Fenerbahçe Orduevleri iş adamlarının çok ziyaret ettikleri, çok sevdikleri mekanlardır.Hatta1998’de Yaşar Holdingin patronu ile Çevik Bir’in Çeşme ziyafetleri çok iyi bilinirdi.

Aslında Generallerimizde Orduevi yerine lüks otellerde askeri eğitim seminerlerini yapıp devlete fatura etme müsrifiğini doğallaştırdılar.Tanıtım resimlerini görünce TSK böyle profesyonelleşiyor diye düşünmüştüm.

2011 genel seçimi 14 Mayıs 1950 genel seçimi kadar kritik seçimdir.

TSK’nın  hiyerarşik  bir darbe yapma yeteneği  kalmamıştır ancak darbeci ideoloji aynen devam etmektedir. Gizli eylem planları içerisinde medya terörü başlatmak her zaman mümkündür.

En hassas konu ise  “Yaşam tarzı” paranoyasıdır.

 Anayasa’nın başlangıç maddeleri konusunda samimiyet testi yaptırmak amacı ile veya bazı emekli generallerin dolduruşu ile ne amaçla olursa olsun sayın Boyner’in çıkışları sorgulanmalıdır.

Psikiyatrinin bana öğrettiği en önemli şey “Davranış dilinin söz dilinden daha önemli” olduğudur. 

Ümit Boyner’in  2010 halk oylamasında  özgürlük karşıtı hayır çizgisinde durduğunu unutmayalım.

Gerçekte sayın Boyner’in iyi niyetli ve demokrat olduğunu düşünüyorum ama asker konusunda hiç net değil. Türkiye’nin ‘hibrit’ demokrasisi  sözle düzelmez somut adımlar gerekir.

“Üniversite de başörtüsü yasağı savunulamaz” derken kendi işyerlerinde başörtülülere  gösterilen ayrımcılığa karşı bir uygulamasını görmedik.

Ortaya çeşitli zarflar atılacaktır. Zaman gazetesi sorgulamadan zarfı satın aldı manşet yaptı, bence yanlış yaptı.

Fakat siyaset bu zarfı satın almamalıdır, karşılığı çok pahalıdır.

Yeni yaşam tarzı ve rejim tartışmaları ile seçime girmek kurulu derin düzenin en büyük arzusudur. Orduevlerinin paralel Genelkurmay karargahı gibi çalıştığını unutmayalım yaşam tarzı gazının kaynağı bu mekanlar maalesef.

Ayrıca  AB standartlarında bile olsa silahlanmayı teşvik edecek bir yasa çalışması yapmamak gerekir zamanlama çok yanlış.

28 Şubat döneminde BÇG raporlarında Sultanbeyli'de pompalı silah depoları olduğu rapor edilmişti fakat bu cephanelikler hiç çıkmadı. Ancak bu raporlar 28 Şubat 1997 MGK’sına gerekçe olmuştu.

Özetle derin çetelerin  etnik ve dinci kolları çalışıyor, ortaya çıkacak olayları “Dış mihraklar” edebiyatı ile bize pazarlamaları mümkün, her olaya bu gözle bakmakta yazar vardır.

Prof. Dr. Nevzat Tarhan - Haber 7
ntarhan@gmail.com

Yorumlar69

  • Mehmet Bodur 13 yıl önce Şikayet Et
    KIZMAK NORMALDİR, ÇÜNKÜ KİMSE NORMAL DEĞİL-)). Türkiye insanının ruhsal gelişimi normal değil zaten. Travma üzerine travmalar yaşanıyor. Hergün gündemi değişen başka bir ülke var mıdır merak ediyorum.
    Cevapla
  • ahmet 13 yıl önce Şikayet Et
    mehmet bey. üstat senin gibi geniş anlayışlı höş görülü olmayı isterdim ama olamıyorum yapısal da olabilir yanlız ırkçı değilim benim yorumlarım tepkiseldir etki tepki meselesi yani ben bir ırkı değil o şahsı hedef almaya çalışırım birilerinin kürtlük damarı kalkıyorsa benim de türklük damarım kalkıyor halil bile çileden çıktıgına göre(kültür empati maneviyatı yüksektir kardeşimin) bizim kide normal SAYGILAR
    Cevapla
  • ahmet 13 yıl önce Şikayet Et
    halil kardeş. iyi ki haberin günü geçmiş yoksa yerin dibine girerdim yorumunu okuyunca utandım kendimi sahtekar gibi hissettim bana bir tane tokat atsaydın ancak okadar zoruma giderdi şimdi bu haber yok 3. 5 kişi okumuştur en fazla .ben seni kardeşim gibi sevdim bir sıkıntın olursa maddi manevi atlar gelirim oraya daha öncede söyledim seni ve metin beyi seven çok kişi var yazılarda uslup benzerliği olabilir o dediğin kişileri bende severim ama sana sevgim çok fazla
    Cevapla
  • Mehmet Bodur 13 yıl önce Şikayet Et
    AHMET: BEN DE KIZMIŞ GİBİ YAPARAK ŞAKA YAPMIŞTIM-)). Herhangi bir hak geçmiş ise benden yana helal olsun.
    Cevapla
  • Mehmet Bodur 13 yıl önce Şikayet Et
    DDD: HAKLISIN, AYRILAN PİŞMAN OLUR.... Bu konuda hem fikiriz. Ayrılan ufak bir ortadoğu ülkesi olur. Türkiye her geçen gün daha iyiye gidiyor. Bu yüzyılın yıldız ülkesinin Türkiye olacağına inanıyorum. Lakin insanımızı ezberden konuşmaktan nasıl menedeceğiz, araştırmaya nasıl sevkedeceğiz, dinleme ve anlama alışkanlığını nasıl edindireceğiz, demokrasi kültürünü nasıl vereceğiz onu bilmiyorum.
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat