Hasdal ziyareti ve darbeci damarın çalıştığının kanıtları

  • GİRİŞ19.02.2011 12:20
  • GÜNCELLEME19.02.2011 12:20

Genelkurmay Başkanı Işık Koşaner hukuk çizgisinde kalma hassasiyetini bozdu. Hasdal Cezaevi’nde tutuklu silah arkadaşlarını ziyaret etti. Dıştan baktığımızda bunun adı yargıya baskıdır. Arka plan ise çok farklıdır.

Balyoz davası kapsamında tutuklanarak Hasdal Cezaevi’ne konulan 24'ü general ve amiral toplam 102 muvazzaf subayın sürpriz ziyaretçileri vardı.

NTV'nin haberine göre Genelkurmay Başkanı Orgeneral Işık Koşaner, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Erdal Ceylanoğlu, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Eşref Uğur Yiğit, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hasan Aksay ile Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Necdet Özel Hasdal Cezaevi’ne helikopterle gitti.

Yargıya baskı yapmak isteyen siyasiler özellikle Ergenekon dostu muhalefet Silivri’ yi ziyaret ederse şaşmamak gerekir. Dış görünüşte bunun adı yargıyı siyasallaştırmaktır.

Olaya başka açıdan bakarsak yani empatik bir değerlendirme  yaparsak Adalet bakanı Silivri savcılarını ziyaret etse nasıl algılarız. Böyle bir ziyaret muhalif siyasilerin  ve Genelkurmay Başkanının tutuklu sanıkları ziyareti ile aynı baskı değerine sahip olmaz mı?

27 Mayıs 1960 sonrası Yassıada yargısının siyasi niteliği nedeniyle kamu vicdanında verilen hükümler karşılık bulmadı. Bugün hiç kimse 27 Mayıs ı savunamıyor.

Bu durumda hakimler tutuklu komutanları serbest bırakırsa  adalet terazisinin saptığını görmüş olacağız.

28 Şubat 1997’de Adalet bakanı Sincan cezaevindeki  parti arkadaşına ziyaret yapması ne kadar yanlışsa Koşaner’in bu ziyareti de o kadar sakıncalı oldu.

Bu durum aslında ikinci Şemdinlidir.

Silivri yargısını gölgeleme çabası çok dikkat çekiyor. Bence Silivri yargılamalarını hukuki zeminden siyasi zemine kaydırma niyetlerini görmek gerekir.

Süheyl Batum’un Silivri’yi konuşurken TSK’ya kağıttan kaplan demesi böyle bir tahriki amaçlıyordu. Aslında Süheyl Batum darbeci damarın temsilcisi gibi konuşuyordu.

Abbas Güçlü’nün programında bir hukuk öğrencisi konuyu deşifre etti. “Siz Anayasa Profesörü siyasetçi olarak askeri eleştirme yasağı olan  birisiniz, rahatsız olmuyor musunuz” sorusu alkışlanacak bir soru idi.

Darbeci damar “Orduevi cemaati” olarak çalışıyor. Hem Genelkurmay başkanına hem de yakın siyasetçilere cemaat baskısı uyguluyorlar. Olaya bu gözle bakalım. Bir Genelkurmay Başkanı senelerce karşısında esas duruşta durduğu eski komutanlarının telefonuna çıkmamazlık yapamaz, ricalarına hayır diyemez.

Hüseyin Kıvrıkoğlu, İsmail Hakkı Karadayı,Yaşar Büyükanıt gibi post modern müdahalecilerin boş durduğunu mu zannediyorsunuz. Bu kişilerin orduevlerinde fildişi kulelerinde üçüncü baharlarını yaşamayacak kadar idealist olduklarını bilmek gerekir.

Yahut  Silivri iddianamelerinin bir gün gelip kendilerine dayanacağından ciddi kuşkuları olanlar varsa  ya yurt dışına kaçacaklar ya da kalan kadroyu çalıştıracaklar.

Kalan darbeci kadro ile ilgili kanıtlar var mı?

1-TSK’da 27 Mayıs’tan beri darbe karşıtı subay astsubaylar hep tasfiye edildi.

2-28 Şubat bin yıl sürecek diyenler kendilerini sağlama almadan emekli olacak kadar saf değiller. Kendi geleceklerini garantilemek için darbe geleneğinin gereği olarak önlemler alırlar. Emir komuta zinciri dışında yapıyı pasif muhafaza ederler. JİTEM kurucusu Arif Doğan “Jitem şu anda vardır ve donmuştur” demedi mi?

3-Donanma Komutanlığında gizli bölmelerde  bulunan 10 dosya belge ve özellikle “5 Nolu hard disk” darbecilerin kurumsal hafızasını temsil ediyor. Şartlar hazır olunca darbe yapmak isteyenler yıllarca emek verdikleri belleklerini saklamaları darbe niyetinin işaretidir. Darbe düşünüyorsanız tabiiki  darbe belleğini saklarsınız.

4-Darbe ideolojisi aynen devam ettikçe darbe geleneği sürdükçe şartlar hazır olunca açıktan silah zoru ile iktidar değiştirmek, şartlar hazır olmadığında gizliden(Post Modern) silahlı müdahale  tehdidi ile iktidar değiştirmek darbecilerin karakterlerinin gereğidir.

5-Soğuk savaş döneminde NATO’nun bütün orduları Gladio olarak tanımlanan yapılarını tasfiye ettiler “Türk Gladio” su hariç. Bu bile darbeci damarın aktif olarak çalıştığını gösteriyor.

6-Milli Güvenlik siyaset belgesi yani Kırmızı kitap hazırlanırken 2010 yılında yapılan  değişiklikte “Demokrasiyi tehdit eden” iç tehdidi kırmızı kitaba yazdırmayan güçlerin halen aktif olduklarını anlamamak için zeka özürlü veya kötü niyetli olmak gerekir.

7-Sık sık ‘rejim sorunu’  vurgusu yaparak Cumhuriyetimizi  ‘ Korku Cumhuriyeti’   haline getirmek isteyenlerin  gerçekte  darbe olduğunda tebrik kuyruğuna girecek kişiler olduğunun bilelim.

Bu kanıtlar  “Şartlar hazır olduğunda ihtilal meşrudur” diyen darbe ideolojisini akıl gözü ile görmek için ‘makul şüphe’ olarak kanıt değeri yüksek veriler değil midir?

Silivri de yargıya baskı yapan grupların oyununa gelmemek siyasi aklın gereği. Ancak Genelkurmay Başkanımız maalesef bu oyuna gelmiştir.

Geçtiğimiz günlerde Genelkurmay’ın “Aksine telkinlere rağmen yargıya müdahale etmiyoruz” açıklamasından sonra Hasdal ziyaretini bu gözle okuyalım.

Aslında ordumuz kağıttan kaplan değil ama darbeciler kağıttan kaplandır. Eğer 28 Şubat veya 27 Nisan döneminde olsaydık gazete manşetleri  farklı olurdu Cumhuriyet mitingleri başlardı. Darbeci damarın gücü var ama  artık bu kadarına yetiyor.

 Prof. Dr. Nevzat Tarhan - Haber 7
ntarhan@gmail.com

Yorumlar60

  • Hakan 13 yıl önce Şikayet Et
    Akul. Çok da tın yani. ziyaret etse ne olacak sanki. isterse yatılıya kalsın. yakışır. Türkiye artık eskisi gibi değil. Ordumuzun ciddi bir reform geçirmesi gerekiyor.
    Cevapla
  • Ekrem Erol 13 yıl önce Şikayet Et
    Mehmet Ali!. Bu ziyaret sizin dediğiniz kriterlerde yani bir arkadaş ziyareti ise üzerlerindeki üniformayı çıkarır, ve devletin kendisine hizmet için tahsis ettiği helikopteri değil bir arkadaş ziyaretine nasıl gidilirse öyle gidilir. Çarpıtmayın ve hamaset yapmayın! Yıl 2011 ve herkes haddini, hududunu ve hukukunu bilecek. O kadar!
    Cevapla
  • SAMİ KAYA 13 yıl önce Şikayet Et
    örümcek zihniyet. hala darbeciliği savunan örümcek zihniyetlerin olduğunu görmek çok üzücü bir durum.cumhuriyetimizin kurucusu atamız üniformasını niçin çıkardı?? siyaset yapacaksanız üniformayı çıkarıp,silahınızı bırakıp sivil olmanız gerekir dedi. daha terör örgütlerini bitirememişler bugün kalkmış darbe yaparak kocaman devletimizi yönetmeye kalkışacaklarmış.bu kadar da olmaz.askerimiz kışlada başarılı olmalı.devlet yönetimimiz tüm gelişmiş devletlerde olduğu gibi sivil olmalıdır.milletimiz artık bilinçlidir...
    Cevapla
  • İlhan Külük 13 yıl önce Şikayet Et
    Tek Kelimem var. Benim Türkiye Demokrasisine Güvenim kalmadı kim ne derse desin Çocukların bile bildiği jitemi inkar eden doğuda kimin niye öldüğünü kim tarafından öldürüldüğünü şaibe altında bırakan kimin terörist kimin kontra olduğu belli olmayan Güvenlik gereçlerini yerinde kullanmayan yada kullanım sonuçlarını Türk Milletinin yararına değerlendirmeyen karanlık güçlerin olduğu Ülkemde ben demokrasiye inanmıyorum.
    Cevapla
  • mehmet ali 13 yıl önce Şikayet Et
    ben bu olayın takipçisiyim diyenin yaptığı hukuka baskıdır. ne yani suçlanan hatta suç işlemiş bir arkadaşımızı ziyaret etmek suça destek yada suçluyu teşvikmidir.vefa sizler için bir semt adı olsa da hasletlerini yitirmemiş Türk evlatları haklı yada haksız olarak bir sıkıntıya düştüğünde arkadaşının dostunun yanında olur.siz o askerlere saldırıyorsunuz diye her kes sizin gibi davranmak zorundamı.kaldık ki daha suçu ıspatlanıp mahkum edilen de yok.bir de prof.olacaksınız.evvela insan olun.paşalık hayaliniz yıkılınca asker düşmanı kesildiniz
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat