Siyasette patlamaya hazır bombalar var

  • GİRİŞ03.10.2011 10:26
  • GÜNCELLEME03.10.2011 10:26

Bu dönem Ankara siyaseti çok neşeli, çok şaşırtıcı ve çok sarsıcı günlere gebe gözüküyor. Bu kanaatimin bazı öncüllerini sizlerle paylaşmak isterim.

İstatistik bilimine göre öncüller ne kadar çoksa yordayıcılık isabeti o kadar yüksek olur.

Bazı zihinler iyiliği bozmakta çok ustalaşmışlardır. İnsanoğlu hayat yolunda karar verirken iyi ve güzele karşı iyi zanda bulunarak ilerlemesi, kötü ve fitneciden suizanla sakınarak yoluna devam etmesi kuraldır.

O halde risk yönetimini iyi yapmak gerekir.

Birinci öncül, TBMM’nin sayısal yapısı anayasayı kolay değiştirmeye engel oldu.

İkinci öncül, TBMM'ye bombalar yerleştirildi. Bu bombalar halen tutuklu olan 8 vekildir. Zamanı gelince patlatılmak için tasarlayarak ve planlayarak yerleştirildiğini tahmin etmek zor değil. Mamafih yemin etmeme direnci bunu gösteriyor.

Üçüncü öncül, siyasi istikrarı bozacak dış politika risklerinin yüksek olması. Ancak bu konuda siyasi iktidara dünya konjonktürü yardım etmeye devam edecek mi bilemiyoruz.

Dördüncü öncül, batıdan gelecek ekonomik kriz riskinin devam etmesi.

Beşinci öncül, siyasette psikolojik savaş uzmanlarının her zamandan daha fazla çılgın hesaplar içinde olmaları.

Risk yönetiminin ilk basamağı büyük resmi görmektir. İkincisi bütün verileri masaya yatırmak ve analiz etmek daha sonra plan yapmak gelir. Risk yönetiminde temel iki ilke şeffaflık ve kapsayıcılıktır. Bu iki özellik uyandırdığı güvenle krizleri önler.

Siyasiler hesaplanabilen riskleri ve siyasi risk analizini çok iyi biliyorlar, ben muhtemel bazı psikolojik savaş taktiklerinden söz etmek istiyorum.

Birincisi, ümitsizlik uyandırmak “Anayasa değiştirmek mümkün değildir dedirtmek” isteyecekler. Bunu savunmaları için meclis aritmetiği çok müsait. Yetiştirdikleri bombalar devreye girdiğinde komisyonlar bloke edilebilir. Millete zamanında anayasayı değiştirmek için söz verip sonra oyun başlarken “Ben yokum” diyenlerin deşifre olması en büyük korkularıdır. Bu nedenle nikâhı kimin bozmaya çalıştığını halk görmelidir.

İkincisi “Sel geliyor ancak birkaç kütük kurtarabiliriz” diyerek cesaret kıracaklar. Öğrenilmiş çaresizlik içinde olan eski siyasilerde bu hastalık çok yaygındır. Bu kişiler iyi niyetli oldukları halde risk alamamaları nedeniyle gemiyi hep yavaşlatmışlar veya karaya vurdurmuşlardır. TBMM’deki eski siyasilere ve eski siyasilerle bağlantısı olanlara dikkat etmek gerekir.

Üçüncüsü, korku repertuvarı geniş olanlara dikkat etmek gerekir. Özellikle dış politikada ABD’ deki Yahudi Lobisi ile ilgili abartılı bilgilerin basına servis edileceği unutmamak önemlidir. Yahudi Lobisi’ne karşı çıkan Kennedy, Carter gibi siyasilerin akıbetlerini hatırlatan yayınlara dikkat etmek gerekir.

Dördüncüsü, tefrika çıkararak gücü zayıflatma yöntemi kullanılabilir. Türkiye derin devleti geçtiğimiz yıllarda başarılı olamadı, derin dünya devleti bütün gücü ile TBMM’de grupları etkilemeye ve bölmeye çalışacağını bilmek gerekir.

Risk yönetiminde fazla hesabi gidenler düşünürken atı alanlar Üsküdar’ı geçerler. Yalnız hasbi gidenler ise hayal kırıklıklarını sıkça yaşarlar. Hesabi ve hasbi dengesi ile gitmek aslında hesaplanan risklere girmek demektir. Son 10 yılın siyasi başarılarının temelinde de bu yok mu? Demek ki ‘istişare ve şaşırtmaya devam’ oyun bozucu etki yapıyor.

Yaptıkları kötülüklerin ortaya çıkmasından korkarak siyasette gürültü çıkaranlara ciddi cevap bile vermeden “Hadi canım sende” diyerek yola devam etme zamanındayız.

Prof. Dr. Nevzat Tarhan - Haber 7
ntarhan@gmail.com

Yorumlar11

  • erkan odacı 12 yıl önce Şikayet Et
    Türkiye Bölünme Sürecine Girdi.... Bu er geç olacaktı ve oluyor. Her şey planlı ilerliyor. Generalleri ABD desteği olmadan kolay kolay alamazlar. Ancak şu var... Bu bölünme sürecinde olanlar şehitlere olacak... Ve ilerde bir gün iç savaş çıkma ihtimali var...
    Cevapla
  • Mardinli XQW 12 yıl önce Şikayet Et
    Degerli Yazar tam bir bilim adami seviyesiyle güze analiz yapmis.... Yazarin Son cümlesindeki Istisare kilit cözümdür...Ama isabetli kisilerle ISTISARE cözümdür...ilaveten: 1-Cunta Anayasasi zemini basli basina siyasiler icin tuzaktir(halklari birbirine düsman eden en büyük tuzaktir) 2-Yeryüzünde tüm zenginlikleri TEKTIPLESTIRICI bir ulus-devlet modeli anayasasina sahip Türkiye ye benzer bir baska ülke varmi?(Bilen varsa örnek verirse sevinirim...)
    Cevapla
  • hakanasil 12 yıl önce Şikayet Et
    ANAYASA İSTEMİYORUM. Başbakan ANAYASA İLE uğraşmadan önce partisinde saltanat kurmaya çalışan EKREM ERDEM VE avanesine çeki düzen versin. Bu saçma bir durum. Yakında kongre var ve insanların yarışmasını önlemek adına delegeler dışardan yazılıyor. Boyle adalet mi olur. Teşkilatları belediye başkanlarının emrine veriyorlar. Sistem bozulacak. RP zihniyetini istemiyoruz. Reis duruma el at. herkes akpartili ille AZİZ BABUŞCU Denen herifin dediğimi olmalıdır. on tane belediye kaybetti bu ısrar nedendir.
    Cevapla
  • Metin Yazar 12 yıl önce Şikayet Et
    Anayasaymış.. Biz Kürtçülerin her istediklerine boyun eğersek silahlı Kürtler, Türkleri katletmekten vazgeçerler,Kürtlerin PKK'ya desteği sona erer,terör biter diyenler boş boş konuşuyorlar. Daha önce "Yargısız infazlar sona erer ve jitemcilerden hesap sorulursa,inkar biterse, 24 saat sadece kürtçe yayın yapan televizyonlar ve radyolar açılırsa,Kürtçe kurslarına izin verilirse dağa çıkmalar ve terör azalır diyenler nedense o sözlerini unutmuşa benziyorlar. Bütün bunlar oldu da dağa çıkışlar mı azaldı,terör mü bitti,Kürtçülük mü azaldı? Ne azalması,azdı be azdı! Haburdaki o rezil karşılama töreninden sonra iyice azdılar.G.Doğu'daki bazı illerde devlet kamu dairelerine hapsolmuş durumda.İller düşmek üzere.Devlet görevlileri sokaklarda dolaşamıyorlar.Dolaşanların kafalarına sıkılıyor.Terör anayasayla,babayasayla çözülmez,güvenlik teröristlere yalvararak sağlanmaz.Anayasada bir değişiklik yapılması gerekiyorsa İDAM cezası geri gelsin.Bize acilen lazım olan şey anayasa değil İdam cezasıdır.
    Cevapla
  • Metin Yazar 12 yıl önce Şikayet Et
    Hikaye anlatıyorlar. Yeni anayasa ısrarının değişik sebepleri var ama asıl niyet PKK terör örgütünü bitirmektir.Çok özgürlükçü bir anayasa yaparsak PKK'nın halk desteği azalır ve biter diye düşünenleri çok saf buluyorum. PKK terörünün bitmesi için PKK(BDP)'nin tüm dayatmalarının yeni anayasada karşılanması gerekiyor.BDP(PKK-KCK)yı tatmin etmeyen bir anayasa sadece yenianayasa olarak kalır. " O halde biz de PKK'yı değil Kürtleri muhatap alır,onlar için anayasa yaparız,böylelikle PKK yandaşı Kürtler bizim tarafa geçerler ve terör biter " diyenler herzamanki gibi yine yanılıyorlar. Ne kadar verirseniz verin Kürtlerin yarısı her şart altında sizi değil yine PKK'yı muhatap alacaklardır.Neticede hiç bir şey değişmeyecektir.Türkiyedeki Kürtçü hareket bir kültürel hak davası değil,egemen bir Kürt devleti kurma davası güdüyor. Demokratik özerklik,özerklik,federasyon gibi söylemler Bağımsız Kürdistan'ın kilometre taşlarıdır. Anayasayla uğraşmayın,Türkiye'nin anahtarını ellerine verin,kurtulun.
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat