İsa’nın kaçtığı dağ
- GİRİŞ27.08.2008 06:02
- GÜNCELLEME27.08.2008 06:02
“Nereye gidiyorsun böyle” diye sormuşlar.
“Bu kovayla cehennemi söndüreceğim, bu ateşle de cenneti yakacağım” demiş.
“Niçin” demişler.
“İnsanlar” demiş “günahı ve sevabı, cennet vaadi ve cehennem korkusu için değil kendi gönülleri için yapsın.”
Bu kıssa tam Doğu toplumları içindir.
Çünkü insanların çoğunun içi fesattır. Yapılan her işin arkasında bir cennet vaadi ve cehennem korkusu ararlar.
Hiçbir art niyet olmadan sadece düşündüğünü söyleyen beyinleri ve kendilerine zararı dokunsa bile gönüllerinden geçeni paylaşanları anlayamazlar.
Bu kara gönüllülere göre her söz hesaplıdır. Her davranışın arkasında bir çıkar hesabı vardır.
Bu yüzden cenneti tutuşturmak ve cehennemi söndürmek isteyen ermişi de anlayamazlar.
Bir dönemde “yüreğin taşıyıp götürür seni” demiştim. Bana göre bütün insanlar, yüreklerinin sesine kulak verip yürürlerdi çünkü.
Ama aradan geçen yıllar bana öğretti ki bu ülkede yürekle mürekle hiç ilgisi olmayan, hayatı sadece bir sırtlan dövüşü olarak görenler var.
Hiçbir dertleşmeyi, hiçbir içtenliği anlamıyorlar.
Hesapsız kitapsız alıp başını gitmek duygusunu bir kez bile duymamışlar içlerinde.
Onlara göre eğer siyasi bir yazı yazılıyorsa mutlaka arkasında bir hesap var.
Tuval üzerinde gezen her fırçanın, tellerde gezinen her parmağın, kâğıda sürtünen her kalemin, onların kafasındaki kadar kirli, dünyevi ve gündelik taktikleri var.
Anadolu ozanları bunları çok güzel tarif etmiş.
Mesela demiş ki:
“Adem vardır cismi semiz
Abdest alır olmaz temiz”
Anlamamışlar.
Bir başkası demiş ki:
“Ormanda büyüyen adam azgını
Çarşıda pazarda insan beğenmez
Medrese kaçkını softa bozgunu
Selam vermeye dervişan beğenmez”
Yine anlamamışlar.
Çünkü onların yürekleri kararmış. Bakın İbn Arabi bunları nasıl anlatır:
Hz. İsa’yı dağa doğru koşarken görmüşler.
“Ya peygamber, neden kaçıyorsun aslandan mı, kaplandan mı, ejderhadan mı?”
İsa “Ben peygamberim bunlardan korkmam!” demiş.
“Peki o zaman neden kaçıyorsun?” diye ısrar
etmişler.
“Ahmaklardan kaçıyorum” demiş. “Aslandan kaplandan korkmam ama ahmaktan korkarım. Çünkü onların kalpleri karadır, hiçbir söz işlemez bunların yüreklerine.”
Bugünlerde hep kendime sorup duruyorum: İsa’nın kaçtığı dağ neresiydi acaba?
Ve orada sıradan ölümlülere de yer var.
ZÜLFÜ LİVANELİ
Yorumlar9
-
ibrahim Cam
17 yıl önce
Şikayet Et
biraz daha sufizm oku bay livaneli amaç allahın rızasını talebdir. ermişin diye sıradan algıladığın kişi islam dünyasının ilk büyük kadın sufisi "rabia'tül adeviyye"
aslında biraz daha detaya inseniz ,ibn-i arabiyi ,feridüddin attar, okusanız doğu kültürü diye küçümsediğiniz düşünce sistemlerinin bu gün amerikada fransada ingilterede revaçta yaşam biçimi olduğunu göreceksiniz.aslına bakılırsa tasavvuf düşüncesinde sufi, Allahtan korktuğu için sevmez onu sadece onu sevdiği için ondan korkar ayrıca Yunus emre çok meşhur şiirinde isteyene ver onları bana seni gerekseni .
Beğen
Cevapla
-
Cevahir Derzah
17 yıl önce
Şikayet Et
Said Halim kardesimiz cok güzel özetlemis... Allah (CC) insaAllah Zülfü Livanelliye hidayet versin, özünde iyi bir insan.
Ama iyi insan olmanin cehennemden kurtulmak icin yeterli olmadigini bir idrak edebilse kendisi.
Tevhid bilinci, iste Yaradanin bizden bekledigi bu.
Beğen
Cevapla
-
fahrettin
17 yıl önce
Şikayet Et
ilerleme var. ya zülfü bey zülfüyarene dokunan olaylar var anlaşılan,yola gelecen belli,musa nın isa nın kaçtığı yere diil şu üç aylarda mekkeye gitsen
kabede güzel bi tevbeyle iyibir müslüman olsan daha iyi dimi? sanada yakışır yani.
Beğen
Cevapla
-
Adnan BAHADIR
17 yıl önce
Şikayet Et
.... yazınızda geçen deyimlere siz muhatab olabilirmisiniz acaba?niye aklıma bu dünce geldi oturdu bilmemki bay livaneli?...
Beğen
Cevapla
-
BirolAtaç
17 yıl önce
Şikayet Et
Askerlik arkadaşı. Hz. isa ile birlikte askerlik mi yaptında "isa" diye hitap ediyorsun?Biraz saygılı olunda saygı görün insanlardan.
Beğen
Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle