Üsküdar Üniversitesi’nde hocalık yapıyordu yanılmıyorsam.Güzel,akılcı ve espirili anlatımı olan hocamızın yazısını anlayanlar kitaplarını okumuş olurlar genelde.İnternette diğer söyleşi ve makaleleri de okunası güzel yazılar.Burda ne demek istediğini diğer yazılarını okuyup tanıdıkça daha iyi anlayacaksınız...Hemen yaftalamayın!

Kitapları da var psikoloji okuyanlar veya psikolojiye merakı olanlar zevkle okuyacaklardır.Genel kültür olarak da bilgi sahibi olabilirsiniz.

Gereksiz. Hangi amaca hzmet ettiği bell olmayan gereksiz saçma sapan bir yazı. bu toprakta 1000 yıllardır bu millet iç içe yaşıyor zaten. Beyoğlu müslümanlara kapalı bir bölgemi ki oraya özel izinle girmiş bir gazeteci izlenim aktarıyorsun. Yarında karaköy zürefa sokakta namaz kılarsın sen şimdi bu kafayla.

hoşgörü kemalist lugatın aldatmacasıdır.... nasıl daha dinsiz yaşayabiliriz...nasıl maneviyatı reddedebilirizin diğer bir açıklamasıdır...böyle böyle dinsizliği kanıksayıp saygı ve özendiren birşey olarak algılayacak çocuklarımız...sonra bir bakmışız ki camilerimizin tepesinde altıok...tahammül sınırlarımızı genişletirsek olacak budur...

alkol servis edilen yere girmek, oturmak... Hocam liberallesecem diye fazla kasmaya gerek yok. Aksama kadar Allah'in emrini yerine getir aksam alemcilerin bulundugu ortamda yemek ye! Baska lokantami yok? cokmu caresizsin? Tamam icen icsin, kendi sorunlari ama sen o ortamda ne geziyorsun? Dinen caiz mi sence? Fuhus yuvasina gidip iftar edermisin? zina ve alkol ikisi de yasak degilmi!!!!

KEMALİST LAİK CUMHURİYET DÜZENİ. işte bu olsa gerek. rakıyı boşver de, tabureli müslümanlara, tesbih çekip kafa sallayan ama namaz kılmayan, zekat vermeyen, oruç tutan ama camı filimli, cila çekilmiş çin malı şevrole arabaya binip arkasınada bi K.Atatürk imzası yapıştırdıktan sonra trafikte bencilce yol alan, belliki ben kimseyi iplemem, kimsede beni ilgilendirmez edasıyle hayatını idame yoluna koyan, vs. ama müslüman olan beni kızdırmıyorda, rakı içenmi kızdıracak.

Sen birde Psikiyatri uzmanısın öylemi yetkili olsam senin diplomanı iptal ederdi. Hayrettin hocanın ne demek istediğini bile anlamamışsın senin eline düşen talebe veya hastaların vay haline.Bak ben sana daha basit olarak anlatayım.Hayrettin hocanın açıklaması Kurana dayanır Müslüman Allahın sevmediği bir işi sevemez severse Allaha hesabını verir ama sevmesse sevmiş gibi yapmak mecburiyetinde değildir hoşgörmek mecburiyetinde de değildir.Hele sevmek mecburiyetinde hiç değildir.Hayrettin hocamız Allahın yasaklarını hoşgörme duygusunun Müslüman kişiyi bir müddet sonra Allahın yasaklarına karşı duyarsızlaştıracağını anlatmaya çalışmış.Vermiş olduğunuz örnekler hoşgörülüğü değil Müslümanların nasıl yasaklara duyarsızlaştığını gösterir.Bir Müslüman biri yanında içki içiyorsa bundan rahatsızlık duymalıdır.Mesele içki de değildir.Allahın sakınmamızı tavsiye ettiği her konudur.Bu durum (mecbur kalmadıkça)karşımızdakilere tepkigöstermek,müdahale etmek demek değildir.Bu sadece kişinin duyguları ile ilgilidir.Siz bu konuda bile inananlara baskı uyguluyorsunuz

çok bilmek. Kıymetli yazar, eskiden türban takıp da şimdi çıkaranlardandır kimbilir..

Son satırlara katıldıysan ve o bir referanssa durum vahim!. İsrailoğullarına da Tevrat geldiğinde "Bunun hükümleri çok ağır. Bunu Rabbine götür ey Musa!" dediler. Yani kalın geldiğini söylediler. Ve "Semi'na ve aseyna!" dediler. "Allahın emirlerini duyduk ama isyan ediyoruz" dediler. Sayın psikiyatrist sizinki de neyzen eliyle böyle olmaz mı? Oysa biz Müslümanlar Peygamberin getirdiklerini son derece bir teslimiyetle "duyduk ve itaat ediyoruz" "semi'na ve ate'na" diyoruz. Kalın geldi demek Allah'a isyanın geçmişteki bu hadisenin teyidinden başka bir şey değildir. Osmanlı nasıl yaşamışsa biz de o hoşgörü içersinde yaşarız ama onlarda bizim dinimize gereken hoş görüyü gösterirler. Zaten göstermişler.

HERKES GÖREVİNİ BİLMEZSE. laiklik çatısı altında din nasıl yaşanır bununla uğraşırken Hayrettin KARAMAN bey yazarın gördüğü ayrıntıyı görememiş. din elden gitmiş farkında değil.yazdıkları doğru yazarın.sahura kadar kahveler açık ramazanda. inanmayan anadolunun bir köyüne bi zahmet gitsin.Necip Fazıl KISAKÜREK durumu yıllar önce şöyle değerlendirmiş; bir elde kadeh bir elde KUR'AN ne tam kafiriz ne ta m müslüman nedense hemen suçlu halk ilan edilir.bence saraylardan,gazetelerden,TV lerden tebliğ yapmaya çalışanlarda.çözümü tasavvuf kültürü yani sözde değil halde(yaşam).ne hoş görü ne tahammül herkes özgürlük sınırını bilsin yeter.bir kişinin özgürlüğü diğerine zarar vermeye başlıyorsa kişinin özgürlüklük sınırı budur. Hayrettin beye katılmıyorum bu konuda.beraber yaşanabilir.bunun örneği ASRI SAADET DÖNEMİ,OSMANLI İMPARATORLUĞU sorun Türkiye müslümanlığının özde değil sözde olmasıdır.yani müslümanım deyip islam dan haberi olmamak gibi.bence Hayrettin Karaman bu konuyla ilgilensin.

Kendini Bilmek - Umursamamak. Kendini bilen adamları severim. Kıymetli hocam da kendini biliyor olacak ki Neyzen Tevfik'in mısraları ile 'Müslümanlığın kendisine kalın geldiğini' itiraf ediyor. Ne var ki buna rağmen müslümanlık ve onun nasıl yaşanması gerektiği konusunda ahkam kesmekten de geri durmuyor. İşte bunu yapanları da sevmem. Sayın Hocam! Nasıl ki biz lisede psikoloji okuduk diye kendimizi Psikiyatri Uzmanı diye tanıtıp, sizin gölgenizden bile korkar yapıda olduğunuz için bu yazıyı kaleme aldığınızı, dolayısıyla sizde anksiyete bozukluğu bulunduğu teşhisini koymuyorsak; siz de lütfen bilmediğiniz konularda (hele hele derin birikim gereken dini konularda) yorum yaparken lütfen dikkat ediniz.Sevgiler...

Allah hidayet versin. Yazar kardeş zayıf müsalümanlık olmaz. Olsa olsa münafıklık olur o. Namaz kılmayayım, Kuran okumayayım . Rakı sofralarında iftarları,millete bir hoş görüymüş gibi aktarıyım. İslamda reform olmaz ... İslamın şartları belli , size iaslamı iyi anlamak için sahabelerin hayatlarını peygamberimizin hayıtını bolca okumayı öneririm. Yazar olma şansını yakalamışsan bence bunun kıymetini bil. İslmdan bu kadar uzak olup islam hakkında yazılar yazma . Madem çok yazmak istiyorsun o zamn araştırır , uygula , anlat ozaman emin ol seni kaile alanların sayısı artar .