1. Uluslararası Kadınlar Zirvesi

Almanya'nın Köln kentinde ilk kez düzenlenen "1. Uluslararası Kadınlar Zirvesinde "Savaş ve Kadın" başlığı altında, "Bosna'dan Myanmar'a savaş mağduru kadınlar" konusu ele alındı.

1. Uluslararası Kadınlar Zirvesi
1. Uluslararası Kadınlar Zirvesi
GİRİŞ 12.12.2017 15:49 GÜNCELLEME 12.12.2017 15:52

Avrupalı Türk Demokratlar Birliği (UETD) Kadın Kollarının Köln'de düzenlediği ve tüm gün süren programa,dünyanın dört bir yanında önemli isimler konuşmacı olarak katıldı.

Güney Afrika’dan,Dr.Danisa Baloyi Black Business Council Lideri  Yemen’den, Tawakkol Karman, 2011 Barış Nöbel ödüllü Gazeteci, Aktivist Melahat İbrahimgizi, Azarbeycan Milletvekili Sabiha Husic, Bosna Hersek  Doç. Dr. Sare Aydın, Kadem Genel Başkanı
Meryem Göka,  Ak Parti Dışlişkiler Başkan Yardımcısı Hawa Bibi Kahan, Güney Afrika İs konseyi Genel Başkan Başdanışmanı katıldı.

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı himayesinde gerçekleşen programın onur konuğu Bakan Fatma Betül Sayan Kaya açılış konuşmasını gerçekleştirdi.

UETD Kadın Kolları Başkanı Ayşe Aşut, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kadınların savaşlarda en fazla etkilenen ve mağdur duruma düşen kesim olduğunu söyledi.

SAVAŞTA EN ÇOK MAĞDUR OLANLAR KADINLAR 

Aşut, "Bugün 'Dünya Insan Hakları Günü'. Böyle bir günde bombalar ve bombalamalar ile ayaklar altına alınan insan haklarını  izlerken bizler tarafsız, kararsız ve ilgisiz kalamayız. Dünyada en büyük  şiddet ve hak ihlallerinin savaşlarda yaşandığını hep beraber müşahade etmekteyiz. Savaşlarda kötü muamele, yargısız infaz, talan ve işkence gibi insanlık dışı eylemlere maruz kalan sivillerin en önemli kısmı kadınlardan müteşekkildir." dedi.

 

 

SAVAŞ SONRASI DA EN AĞIR YÜK KADINLARA KALIYOR

Savaş esnasında eşlerini ve çocuklarını yitiren kadınların, bir taraftan sevdiklerini kaybetmenin ızdırabı diğer taraftan da savaşın açtığı ağır yaraları en acı biçimde yaşayanlar olduğunu belirten Aşut, şunları kaydetti: "Savaş sonrasında da en büyük mağduriyeti yaşayanlar yine kadınlardır. Bir yandan acılarını unutmaya çalışırlarken diğer yandan tek kaldıkları hayatta çocuklarının geçimini sağlayabilmek için büyük mücadeleler vermektedirler. Bu bağlamda savaşlar ile kadınların omuzlarına yüklenen ağır yük ve yüreklerine açılan büyük yaralar sürekli dünya gündeminde tutulması gereken bir durumdur. Savaşlar  esnasında kadınların  yaşamış olduğu korku, dehşet, çaresizlik duyguları savaş bittikten sonra da devam etmektedir. Bu travmatik durumun etkeni ortadan kalksa da yaşanan olaylar sonrasında ruhsal bozukluklar tüm hayatlarını etkilemektedir."

SAVAŞA SESSİZ KALMAK DA AYRI BİR SUÇ

Bazı devletler ile kurum ve kuruluşların bu olaylara yaklaşımını eleştiren UETD Kadın Kolları Başkanı Aşut, sözlerini şöyle sürdürdü: "Dünyadaki devletlerin ve bu devletler bünyesindeki önemli kurum ve kuruluşların bu savaşlara  sessiz kalmaları, savaş mağduru ülkelerdeki kadınların yalnız bırakıldığının bir göstergesidir.

Vicdan ve merhamet sahibi bireylerin bu gidişe dur demeleri gerekmektedir. Ders alınsın diye savaşlarda bütün dünyanın gözü önünde kadınlara yapılanların meşrulaştırılmasına artık müsaade etmemeliyiz ve savaşın bu kirli yüzünü ortaya koymak zorundayız. Aksi takdirde 'yaşanılabilir bir dünya' söylemi  bir hayalden  öteye gitmeyecek ve yaşanılan trajediler gelecek nesiller üzerinde büyük etkiler bırakacaktır." Aşut, UETD'li kadınlar olarak bu program sayesinde gerçekleri dile getirerek savaş mağduru kadınlar konusunda hassasiyet oluşturmayı hedeflediklerini bildirdi.

YORUMLAR İLK YORUM YAPAN SEN OL
DİĞER HABERLER
Ergin Ataman'a yapılan Siyonist tehdit anı kamerada: Yeni görüntüler ortaya çıktı
Miçotakis'ten Yunan S-300'ünün Ukrayna'ya sevkiyatına veto