Filyasyon sisteminin en önemli unsuru 112 acil çalışanları

Türkiye'de koronavirüs salgınında vaka artışı ve ölüm artışının düşmesinde önemli rol oynayan filyasyon sisteminin sacayaklarından birisini 112 Acil Sağlık ekipleri oluşturuyor. 112 ekipleri, koruyucu tüm kıyafetlerini giydikten sonra pozitif veya şüpheli kişiyi alıp, belirlenen hastaneye sevk ediyor. Ankara İl Sağlık Müdürlüğü 112 Acil Sağlık Hizmetleri İstasyonu çalışanları, titiz bir çalışmayla pozitif veya şüpheli vakayı bulunduğu yerden alarak hastaneye sevk ediyor. Acil Sağlık Hizmetleri'ne gelen çağrı sonrasında vakanın müdahale algoritması, Sağlık Bakanlığı ve Bilim Kurulu'nun önerdiği şekilde yapılıyor. Ardından tüm koruyucu kıyafetlerini giyen ekipler, hızlı bir şekilde çıkış yaparak, ambulansla vakayı hastaneye sevk ediyor.

'KORUYUCU EKİPMANLARI İLE TAM VE EKSİKSİZ GİDERLER'

Acil Sağlık Hizmetleri Başkan Yardımcısı Dr. Eren Usul, vakanın temas zincirinin kırılması olan filyasyon sisteminin sacayaklarından birisinin de 112 Acil Sağlık Hizmetleri olduğunu söyledi. Dr. Usul, 122 Acil Sağlık Hizmetleri Halk Sağlığı Yönetim Sistemi üzerinden pozitif vakanın verilmesinden sonra müdahale zincirinin başladığını belirterek, "Pozitif vakanın bilgisi kriz koordinasyon merkezine gelir ve burada değerlendirilir. Burada vakanın ek hastalığının bulunup bulunmamasına göre hedef hastane belirlenir. Pandemi hastaneleri ya da vakanın durumuna göre uygun bir hastane seçilir. Daha sonra vakanın bilgileri 112 Çağrı Merkezi aracılığıyla en yakın ekibe bildirilir. Vakayı alan ekipler gerekli kişisel koruyucu ekipmanları ile tam ve eksiksiz olarak vakaya gider. Vaka tekrardan olası yerinde bir daha değerlendirilir. Verilen bilgiler ile vakanın kendi kişisel muayenesi eşlendiğinde hedef hastaneye doğru vaka alınır. Herhangi bir dış ortamla temasa izin verilmeden hedef hastanedeki uygun odaya ya da doktorun belirlediği bir alana hasta götürülür" dedi.

'ARTIK KORKU YOK'

112 Acil Sağlık Hizmetleri çalışanı Paramedik Kübra Belgiç, "Ekipmanlarımızı giyip hastaya gidiyoruz ve orada onu değerlendiriyoruz. Eğer hastada bir şüphe varsa uygun ekipmanlarımızla birlikte hastayı en uygun hastaneye yönlendiriyoruz" dedi. İlk zamanlar hastalık hakkında fazla bilgileri olmadığı için zorlandıklarını söyleyene Belgiç, "Nasıl davranmamız gerektiğini biz de bilemiyorduk. Bilim Kurulu’nun önerileri ile koruyucu ekipmanlarımız hazır olduktan sonra korkacak bir şey olmadığını öğrendik ve hastalara buna göre davrandık. Virüsün Türkiye’de görüldüğü ilk zamanlarda vakaya giderken bir korkumuz vardı; ama şu an bu sürecin hızlı geçeceğini görüyoruz. Ülkemizin de bu konuda gayet iyi gittiğini düşünüyorum. Artık korku yok. Uygun bir şekilde uygun bir tedaviyle u