TBMM'nde MİT için kapalı oturum

MİT Kanunu'nda değişiklik yapılmasına ilişkin kanun teklifine ilişkin görüşmenin yapıldığı TBMM'nde MHP'nin talebi üzerine kapalı oturum yapıldı.

TBMM'nde MİT için kapalı oturum
TBMM'nde MİT için kapalı oturum
GİRİŞ 16.02.2012 23:04 GÜNCELLEME 16.02.2012 23:04
Bu Habere 4 Yorum Yapılmış

TBMM Genel Kurulunda, MİT Kanunu'nda değişiklik yapan kanun teklifinin 1. maddesi üzerinde görüşmeler devam ediyor.

MHP Erzurum Milletvekili Oktay Öztürk, teklifin, ''hilkat garibesi, hukuk cinayeti'' olduğunu savunarak, teklifin yasalaşmasıyla Anayasa Mahkemesinden döneceğini, kuvvetler ayrılığı ilkesinin çiğnendiğini söyledi.

CHP Grup Başkanvekili Emine Ülker Tarhan, çağdaş demokrasilerde başbakanın, gücünü sınırlaması gerektiğini söyledi. Tarhan, demokratik devlette, usulsüz yargılamalara karşı çıkıldığını, devlet krizi çıktığında Başbakanın ortadan kaybolmadığı, yazılı da olsa açıklama yaptığını belirtti.

Daha önce, ''birilerinin iyi çocukları'' olduğunu şimdi de ''benim de iyi çocuklarım olsun'' denilerek, bunların korunmak istendiğini ifade eden Tarhan, teklifin, iktidarın, saklanmaya çalıştığı panik odası olduğunu, sadece iktidarı değil, devleti de içine hapsedeceğini öne sürdü.

Tarhan, teklifin, ''özel yetkili mahkemelerin yetki alanını, sadece muhalefetle sınırlandırdığını, kanunsuz emiri meşrulaştırdığını, suç işleme imtiyazı yarattığını, suçu teşvik ettiğini, Başbakanın devleti çeteleştirme, toplumun adalet inancına meydan okuma, yasa önünde eşitlik anlayışını yok etme teklifi'' olduğunu savundu.

AK Parti Grup Başkanvekili Ahmet Aydın, Tarhan'ın konuşmasının, ''adeta bir şiir dinletisi gibi'' olduğunu söyledi.

Demokratik hukuk devletinde, kimsenin kendilerine ders vermemesi gerektiğini belirten Aydın, ''Demokratik hukuk devletinde darbe planları, Ergenekonlar, Balyozlar olmaz, çete ve mafyalarla idare edilemez, tam bağımsız bir yargı, yasama, yürütme olur, ama militan yargı olmaz. Tarhan'ın söylediklerinde tek bir doğru var, 'sizin için demokrasi amaç değil' dedi. Evet, bizim için demokrasi araç, asıl olan halkımızın refahıdır, demokrasiyi de milletin mutluluğu refahı için savunuyoruz. Demokrasilerde kürsü işgalleri olmaz'' diye konuştu.

Aydın, milletin oylarını şaibeyle nitelendirenlerin, kendisini demokrat olarak göremeyeceğini kaydederek, AK Parti'nin, demokraside çıtaları yükselttiğini, tabuları yıktığını, suç işleyen herkese dokunulduğunu ifade etti.

Sataşma olduğu gerekçesiyle söz alan CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce, demokrasilerde 8 milletvekilinin hapishanede yatmayacağını, tutuklu gazeteci, Alidiboların olamayacağını, telefonla konuşurken korkmayacağını söyledi. İnce, son 2-3 yılda muhalefet milletvekilleriyle telefonda konuşacak bir ''babayiğit bürokrat'' kalmadığını ifade ederek, ''Demokrasilerde, pazarcı telefonla konuşurken korkmaz'' dedi.

-''MİT, kendini kurtarmak için...''

Diyarbakır Bağımsız Milletvekili Leyla Zana, birinci madde üzerinde yaptığı konuşmaya, ''Halklarımızın değerli vekilleri'' diye seslenerek başladı.

Zana, ''Bugün gerçekten tarihi bir gün; geleceğimizi özgürlükler üzerine mi yoksa bu korku imparatorluğunun devamını mı sağlayacağız?'' dedi.

Genel Kurulu, 5 aydır parti ayırmaksızın, tek tek milletvekillerinin üslubuna dikkat ettiğini belirten Zana, bunun kendisine Sovyetler sürecini, soğuk savaş dönemini hatırlattığını söyledi.

Her kürsüye çıkanın, diğerini tehdit ettiğini, korkudan bahsettiğini, cezaevine tıkmaya çalıştığını belirten Zana, şöyle devam etti:

''Bu ülkede bunları, Cumhuriyetin kuruluşundan bu yana yaşadık. Tek dil, tek din, tek ırk, teklik üzerine kurulan sistem, toplumu bu hale getirdi. Aziz Nesin'in Korkudan Korkmak kitabı var, bütün vekillerin okumasını öneriyorum. Kendi korkularımızı yaratıyor sonra bundan korkuyoruz.

Tarihin cilvesine, tanrının işine bakın dünü toplumu, Kürdü, Türkü, Arap, Çerkez sağ, soluyla MİT gibi bir kurumsal alanın gazabından kendini korumak için olağanüstü çaba içine giriyordu, korkularından bazı geceler gece giysisini giymeden kafasını yastığa koyuyordu. Geldi gitti, şu anda MİT korkudan kendini kurtarmak için özel yasa çıkartma ihtiyacı duyuyor. Ülke ne çektiyse özel ve tüzellerden çekti. Özel, tüzel ne varsa kaldıralım.''

AK Parti'nin birinci döneminin, ''takdire şayan'' olduğunu ifade eden Zana, toplum dinamizmi, AK Parti'de gördüğünü, bu takdire saygı duymak gerektiğini kaydetti. Zana, AK Parti'nin, birinci dönemi iyi götürdüğünü ancak ikinci dönem duraksadığını belirterek, ''İkinci dönem durağan süreç geçirdiği için bu sıkıntıları çekiyoruz, toplumun beklentilerini, umutlarını, geleceğini çok iyi koordine edebilseydi bunları tartışmayacaktık.

Konuşma süresinin sona erip, mikrofonun kapanması üzerine Zana, ''Çok doluyum, 20 yıllık birikim var'' dedi.

Zana, iktidara, ''Tarihe geçmek değil tarihi yazmakla karşı karşıyasınız'' diye seslenerek, ''Devlet, kapışmayı bir yana bırakmalı. Kürt sorunu bütün siyasetler üzeri sorunudur, bu sorunu çözmeli, bütün tarafları dahil etmeli, uzlaşı, projeyle bu soruna yaklaşmalı'' diye konuştu.

-''Allah çarpar''-

AK Parti İstanbul Milletvekili Bülent Turan, ''Düzenlemeye karşı çıkanlar bilmiyorlar mı bu ülkede her türlü devlet görevlisinin amirinin iznine bağlı olarak sorgulandığını?'' diye sordu.

Mecliste muhalefetin değil, iktidarın sesinin kesilme tehlikesi olduğunu ifade eden Turan, ''Muhalefetin sesi kesiliyor derseniz, Allah çarpar, zaten millet her seçimde çarpıyor. Sabahtan beri konuşuyorsunuz'' dedi.

CHP'nin oyunun düştüğünü savunan Turan, ''İnersiniz daha. Yüzde 20 ile bu kadar agresif grup, yüzde 50 ile ne olur bilmiyorum'' görüşünü dile getirdi.

Sataşma gerekçesiyle söz alan İnce, ''Bir zamanlar ANAP vardı, gitti; siz de gideceksiniz ama CHP dimdik ayakta. Sizi başarılarınızdan dolayı kutluyoruz. Düştüğünüzde parça parça olacaksınız, bizim gibi 80-90 yıl kalamayacaksınız, iktidar olamamasına rağmen parçalanmıyor ayakta duruyoruz. Siz iktidarın nimetlerinden uzaklaştığınızda bir haftada dağılırsınız. Muhalefete düşün 20 tane parti çıkar'' görüşünü savundu.

İnce'ye yanıt veren AK Parti Grup Başkanvekili Aydın, ''CHP, tek parti yönetiminden sonra çok partili hayata geçilmesiyle kaç kez tek başına iktidara geldi?'' diye sordu.

Milletin oylarının küçümsenmemesi gerektiğini dile getiren Aydın, ''Siz de istikameti Silivri'den çıkarıp milletin yoluna düşersiniz o zaman bir yerlere varabilirsiniz'' dedi.

SON DAKİKA

TBMM Genel Kurulunda, kapalı oturuma geçildi.

Devlet İstihbarat Hizmetleri ve Milli İstihbarat Teşkilatı Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifinin 1. maddesi üzerinde MHP'nin değişiklik önergesi görüşülürken, bu parti milletvekillerinin verdiği önerge üzerine kapalı oturuma başlandı.

İzleyiciler, basın mensupları ve tutanak memurları Genel Kurul dışına çıkarılırken, kapalı oturumlarda görev yapacak yeminli tutanak memurları ile sağır ve dilsiz kavaslar içeri alındı. Genel Kurul Salonuna duvarı bulunan basın büroları da kapatıldı.

MHP milletvekillerinin önergesiyle geçilen kapalı oturumun tamamlanmasının ardından TBMM Başkanvekili Güldal Mumcu, birleşime ara verdi.

KAYNAK: AA
YORUMLAR 4
  • efe 12 yıl önce Şikayet Et
    muharrem kardeş,çok dar açıdan bakıyorsun. diktiğin elbise çıkan olayın cüssesine sığmıyor.dikkat edersen bu savcıları,özel mahkemeleri chp sahiplenmiyor.bunlar bizim için canlarını ortaya koyan kişilerin işine benziyor.büyük işlerde siyaset işe karışınca yargılama olmuyor,ilerleme olmuyor.
    Cevapla
  • Muharrem 12 yıl önce Şikayet Et
    ........... eyyyy yorumcular birazz düşünün 1- neden operasyonu emniyet, hükümetten hatta kendi il emniyet müdüründen gizledi 2- neden savcı kendi başsavcsından operasyonu gizledi, 3- mit karara itiraz etti mahkemeye, savcı buna inat hala neden acilen yakalama kararı çıkardı ???? bir savcının ülkeyi bu denli karıştırmaya ne hakkı varr??? borsa etkileniyoo, ortam geriliyo, sebepsiz tartışmalar oluyor, meclis bir savcı için yeni kanun çıkarmak zorunda kalıyo, devleti bu denli zarara uğratması hasebiyle gizliliği ihlalden soruşturma açılacağına bence önce devleti zarara uğratmaktan, onlarca mit görevlisini deşifre ederek hayatlarını zora sokmaktan ve hatta hükümeti yıkmaya teşebbüsten bu savcıya işlem başlatmalı, diye düşünüyorum. Hükümetin politikalarını eleştirmek veya yargılamak senin ne haddine ey savcı SANANE hükümetin terör politikasındannn, bir mit mensubu olsaydın eğer acaba sen o örgütün içerisine sızmaya cesaret edebilirmiydinki, ...............
    Cevapla
  • efe 12 yıl önce Şikayet Et
    eğer savcı. davası zarar görecek diye bu işi kalkışmışsa bu savcıya yapılanların hepsi haksızlıktır.
    Cevapla
  • efe 12 yıl önce Şikayet Et
    rezaletten başka bir şey değil. şu mesele biraz beklenseydide herşey görülse,ondan sonra milletle beraber yapılacak bir şey varsa yapılsa olmazmıydı?.ne olduğu bilinmeden topyekün savaş.polisin delili var,savcı var,daha sonra hakim var,daha sonra başsavcıda haklı diye bir şeyler söyledi.sağ duyulu bir çok miheng taşı hukukçularda aynı şeyler söylüyor.ama hükümete ses gitmiyor.bir inatlaşma var.bir artık size ihtiyacım yok der gibi tavırlar var bazılarında.
    Cevapla
DİĞER HABERLER
 ABD'nin İstanbul Başkonsolosu Eadeh'tan F-16 açıklaması
Katil Netanyahu, UCM'ye meydan okudu