28 Şubat'ın 'kazık'çısından ifşaat

Postmodern darbe olarak tarihteki yerini alan 28 Şubat sürecinin 'militarist müsteşarı' olarak bilinen İçişleri Müsteşarı Teoman Ünüsan, 10 yıl aradan sonra tarihî bir itirafta bulundu.

Askerin İçişleri Bakanı Meral Akşener'e yönelik iğrenç 'kazık' mesajını sivillere ileten isim olan Ünüsan, meşhur 28 Şubat MGK kararlarının ardından ülkede estirilen “irtica” rüzgârını valilere sorduklarını, istisnasız tamamından “Ne irticası” cevabı aldıklarını söyledi.

O dönemde Hürriyet, Milliyet, Sabah gibi gazeteler; söz konusu toplantıyı 'Valilere irtica brifingi', 'Valiler kararlı: İrticaya geçit yok' gibi başlıklarla duyurmuştu. Teoman Ünüsan, şunları söyledi: “MGK kararlarının ardından ‘irtica’ söylentileri gündeme iyice oturdu. Sürekli irtica ile mücadeleden bahsediliyordu. 14 Nisan'da valileri irtica gündemi ile topladık. Toplantıda MGK kararları ele alındı. Valilere ‘Ne diyorsunuz, en iyi siz bilirsiniz; irtica var mı, irtica mı geliyor?’ diye sorduk. İstisnasız hepsi, ‘Ne irticası’ cevabını verdiler ve ‘Nerden çıkartıyorlar bunu? İrtica mirtica yok bu ülkede’ dediler. Refahyol, vali atamadı ki; bunu söyleyenler, önceki dönemlerde göreve getirilmiş valilerdi.”

YAZICIOĞLU NE DEDİ?

'Süper Vali' olarak tanınan ve geçirdiği bir trafik kazası sonucunda hayatını kaybeden dönemin Erzincan Valisi Recep Yazıcıoğlu'nun toplantıda 'Doktor yetiştirmezseniz her önüne gelen doktorum diye ameliyata kalkışır' diyerek, 'olmayan bir irtica ile mücadele adı altında' insanların dinî ihtiyaçlarına set çekilemeyeceğini vurguladığını anlatan Ünüsan, 'Daha başka valiler de söz aldı. Onların konuşmaları da bu noktadaydı' dedi.

“HAKLARINI VERMEK LAZIM”

Refah Partisi’ne çok uzak bir bürokrat olduğunu kabul ederek “Hiçbir zaman bunlara oy vermedim, ama Allah var, haklarını vermek gerekir. Özellikle ekonomi alanında çok iyiydiler. Ülke iyiye gidiyordu” diyen Ünüsan, Refahyol'u istifaya zorlayanın sivil muhalifler, bazı sivil toplum kuruluşları ve medya olduğunu söyledi. Askerlerin tek hedefinin Refah Partisi ile DYP arasında kurulan koalisyon hükümetini iktidardan uzaklaştırmak olduğunu belirten Ünüsan, şöyle devam etti: “Asıl sorumlu sivil muhalefet, medya ve sivil toplum örgütleridir. Özellikle medyanın payı çok büyüktür süreçte. Ülkeyi darbe havasına medya soktu. 'Ne irticası' diyen valilerle yaptığımız toplantıyla ilgili medyada yer alan haberler çok ilginçti. Güya 'irticaya geçit verilmemesi' kararlaştırılmıştı. 'Akşener irtica brifingi vermişti'. 'Yetkiler sonuna kadar kullanılacak'tı. Haberler böyleydi. Muhalif siviller de, koltuk uğruna iktidarı ‘asker darbe yapacak’la tehdit ediyordu. Düşünebiliyor musunuz? Siviller sivilleri ‘darbe’ ile tehdit ediyor. Sözde aydınlar ve birtakım iş çevreleri de bu koroya katıldı. Medyanın da ülkeyi darbe havasına sokmasıyla iş çığırından çıktı. Cumhurbaşkanı Sayın Demirel de demokratik bir tutum sergileyemedi. Ve Refahyol baskılara boyun eğerek istifa etti. Etmemeliydiler. Direnmeliydiler. Darbe falan olmazdı. Sonrasında o koltuk düşkünleri muratlarına erdiler. İktidara geldiler. Hem işi aldılar, hem yapmadılar hem de malı götürdüler.”

“İŞİ ALDILAR, YAPMADILAR, MALI GÖTÜRDÜLER”

Askerle yakın ilişkisi olduğunu kabul eden Teoman Ünüsan, askerlerin darbeyi düşünmediklerine yüzde yüz emin olduğunu savunarak, 'Ancak özellikle medya, bilinçli olarak ülkeyi darbe havasına soktu. İktidarı, irtica ile mücadele edeceğiz diye kaptılar. Ben bunu komutanlara da söyledim: İktidarı öyle birine verdiniz ki, hem işi aldılar, hem yapmadılar hem de malı götürdüler' diye konuştu.

“EKONOMİ DÜZLÜĞE ÇIKARDI”

Teoman Ünüsan, ülkede oluşan güven ortamının, ekonomideki iyiye gidişin bazılarının hesabını bozduğuna dikkat çekerek, bu sebeple birilerinin Refahyol hükümeti ile askeri karşı karşıya getirmeye çalıştığını, bunda da başarılı olduğunu söyledi. 28 Şubat’tan sonra hortumlanan birçok banka batmış, devlet milyarlarca dolar zarara uğramıştı. Refahyol'un yıkılmasından sonra irtica ile mücadele kılıfı altında büyük yolsuzluklara imza atıldığını kabul eden Ünüsan, “Refahyol hükümeti yıkılmasa Türkiye ekonomisi çoktan düzlüğe çıkmış olurdu” diye konuştu.
DEMİREL’İN “BEN ÖNLEDİM” OYUNU

Türkiye'de son yıllarda herkesin '28 Şubat’ta askeri darbeyi ben önledim' diyerek olaydan kazanç sağlamaya çalıştığını savunan Ünüsan, süreci en çok suiistimal eden ismin ise dönemin Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel olduğunu söyledi. Ünüsan, “28 Şubat öncesinde ve sonrasında herkes darbeyi kendisinin önlediğini söyleyerek ortaya çıktı. Şundan emin olun, darbeyi hiç kimse önlemedi. O dönemde darbe lafı edenler sadece siyasilerdi. 'Demokrasiyi kurtardım' diyenler başta Süleyman Demirel olmak üzere bunu sürekli suiistimal ettiler. Refahyol'un yıkılmasından sonra kurulan koalisyon hükümetleri de sürekli bunu gündeme taşıyarak, başka işler yaptılar. Sonuçlar ise ortada” diye konuştu.