MOSSAD'ın ağındaki nükleerci

Mossad tarafından 24 saat gözetim altında tutulan ve 32 yaşında girdiği cezaevinden 50 yaşında çıkan Mordehay Vanunu suskunluğunu Kanal7 Haber için bozdu.

MOSSAD'ın ağındaki nükleerci
MOSSAD'ın ağındaki nükleerci
GİRİŞ 17.04.2008 23:00 GÜNCELLEME 17.04.2008 23:00
Bu Habere 3 Yorum Yapılmış

İsrail’in nükleer sırlarını ifşa ettiği suçlamasıyla 18 yıl cezaevinde kaldı. Bunun 12 yılını tek kişilik bir hücrede geçirdi. 32 yaşında girdiği cezaevinden 50 yaşında çıktı.. Hala ülkeden ayrılmasına gazetecilerle konuşmasına izin verilmiyor.. Mossad tarafından 24 saat gözetim altında tutuluyor..

Hikayesi ile casus romanlarına taş çıkartan nekleer uzman Mordehay Vanunu, cezaevindeki günlerini, niçin Yahudiliği reddedip Hırıstiyan olduğunu, Filistinlilerle ilişkisini Kanal 7 ‘den Ümran Safter’e anlattı.

VANUNU’NUN MACERASI NASIL BAŞLADI?

Mordehay Vanunu, 1954’te Fas’ın Marakeş kentinde, dindar ve kalabalık bir Yahudi ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi. Ailesi 1963’te İsrail’e göç etti. Okulu bırakan Vanunu İsrail ordusunda üç yıl görev yaptı. Çavuş rütbesiyle terhis olduktan sonra teknisyen olarak Necef çölündeki Dimona nükleer reaktör merkezinde çalışmaya başladı. Dimona’da 9 yıl geçirdi. Çalışırken bir yandan da Ben Gurion Üniversitesi’nde felsefe eğitimi alıyordu.

İsrail ordusunun Lübnan işgalinde asker olarak görev yapmayı reddeden ve bu yüzden hapis cezasına çarptırılan profesörü Evron Pollakov’un etkisinde kalan Vanunu, dört Yahudi ve beş Arap öğrenciyle birlikte barış için çalışan “Kampüs” adında bir örgüt kurdu. Filistinlilere sempatisini hiçbir zaman gizlemedi.

Vanunu’nun görüşleri ve faaliyetleri İsrail güvenlik birimlerinin dikkatini çekti ve Vanunu’yu izlemeye başladı. İsrail’in politikalarına tepki duyan, ama ne yapacağını kestiremeyen Vanunu gizlice, çalıştığı tesisin fotoğraflarını çekmeye başladı. Bunu yaparken, önceleri belirgin bir amacı yoktu.

Görüşleri ve faaliyetleri nedeniyle 1985’te Dimona’daki işine son verilen Vanunu, aldığı 7 bin 500 dolarlık tazminatla, Nepal, Burma ve Tayland’ı ziyaret etti. Sonra da hayatında yeni bir dönüm noktasını teşkil edecek olan Avustralya’ya gitti. Orada taksi şöförlüğü ve bulaşıkçılık gibi işlerde çalıştı. Kilise’deki rahiple dost oldu ve bir süre sonra Hıristiyan olmaya karar verdi. 1986’de Anglikan olarak vaftiz edildi ve John Crossman adını aldı. Bu sıralarda Sunday Times’in muhabiri ile tanıştı ve Dimona’daki nükleer faaliyetlerle ilgili bilgi ve fotoğrafları verdi..

Dimona’daki nükleer silahlarla ilgili haber Sunday Times’da yayınlanırken İsrail gizli servisi Mossad da Vanunu’nun peşine düştü. Ancak Vanunu o tarihlerde İngiltere’de bulunuyordu ve İsrail İngiliz yönetiminin tepkisini çekmemek için operasyonu başka bir ülkeye kaydırdı.

Vanunu o terihlerde kendini Amerikalı turist olarak tanıtan Cindy ile tanıştı. Cindy de onun gibi İsrail hükümetinin izlediği politikalarına karşı çıkıyordu. Durumdan şüphelenen İngiliz gazeteci, kadının yalan söylüyor olabileceği ve bir Mossad tuzağıyla karşı karşıya kalabileceği konusunda Vanunu’yu uyardı, ama dinletemedi. Cindy, Vanunu’yu birlikte bir tatil için Roma’ya gitme konusunda ikna etmeyi başardı.

Mordehay Vanunu, böylece hiçbir zorluk çıkarmadan Mossad’ın kucağına düşüverdi. Daireye girdiği ana kadar Cindy’ye inanan Vanunu, bir anda karşısında Mossad’ın iki ajanını buldu. Eski İsrailli nükleer teknisyeni uyuşturan Mossad ajanları, Vanunu’yu İsrail’e kaçırdı.

GİZLİCE YARGILANIYOR VE SUÇLU BULUNUYOR

Mordehay Vanunu, kapalı bir mahkemede vatana ihanet ve casusluk suçlarından yargılandı, suçlu bulundu ve 18 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Cezasının ilk 12 yılını tek başına hücrede geçti. Bu sürenin ilk iki buçuk yılında 24 saat boyunca kamerayla izlendi, penceresiz hücresinde ışıklar sürekli açıktı.

Bu durum 1998’de en uzun süre hücrede kalan mahkum ünvanıyla Guinness dünya rekorlar kitabına girmesini sağladı. Dış dünyayla bağlantısı sadece gardiyanı ve ailesinden birinin iki haftada bir gerçekleştirdiği ziyaretlerdi. Cezasının onikinci yılında diğer mahkumların arasına karışmasına izin verildi. Vanunu 1986 yılında girdiği cezaevinden 2004 yılında çıktı ama hala özgürlüğüne tam olarak kavuşmuş değil..

İSRAİL’İN KISITLAMALARI

İsrail’in kısıtlamaları Vanunu’dan duyduğu korkuyu ve kaygıyı net olarak gösteriyor. Yabancılarla görüşemeyecek ve yazışamayacak, e-mail ve faks kullanamayacak. Nerede yaşamak istediğini seçmesine izin verilecek, ama buradan polisi izni olmadan ayrılamayacak. Yabancı büyükelçiliklere, sınırlara, limanlara veya havaalanlarına yaklaşmasına izin verilemeyecek. İsrail’den ayrılamayacak. Dimona’da teknisyenken nasıl çalıştığı ve hangi koşullarda İsrail’e kaçırıldığından söz edemeyecek.

BÜTÜN OLANLARA VANUNU NE DİYOR?

Doğu Kudüs’te American Colony Oteli’nde Kanal 7’ye konuşan Vanunu başka bir ülkeye iltica etmek istediğini ama şu ana kadar olumlu yanıt gelmediğini anlatıyor.. İltica etmek istediği Avrupa ülkelerinin İsrail’den korktuğunu söyleyen Vanunu yaşadıklarından asla pişman olmadığını belirtiyor.

“Şimdi olsa yine aynı şeyi yaparım. Herkes elindeki nükleer sırları açıklamalı” diyen Vanunu, Yahudi devletinde yaşamak istemediğini ifade ediyor...

www.cafesiyaset.com (özel)

YORUMLAR 3
  • mimiga mimiga 16 yıl önce Şikayet Et
    film gibi. Kadınlar tehlikeli yaratıklar Erkekler de kolay lokma :) Cindy yaktı adamın başını
    Cevapla
  • mimiga mimiga 16 yıl önce Şikayet Et
    film gibi. Kadınlar tehlikeli yaratıklar Erkekler de kolay lokma :) Cindy yaktı adamın başını
    Cevapla
  • sacit gerçek 16 yıl önce Şikayet Et
    bu da farklı. bu da farklı bir reklam israil için bakın bizim atom bombamız var demenin başka bir yolu
    Cevapla
DİĞER HABERLER
Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek: Türkiye sahalara döndü
TCMB'nin faiz indirim kararı için tarih verildi