Bu hastalık sigara kullananları kör edebilir
Genellikle kilo ile ilişkisi bakımından değerlendirilen tiroit hastalığı, görme sağlığını da olumsuz etkiliyor.
Göz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Mehmet Ünal, tiroit hormonunun az ya da fazla çalışmasının çeşitli sağlık sorunlarına yol açtığını söyledi.
Ünal, tüm tiroit hastalıklarında gözle ilgili problemler yaşandığına, mutlaka takip ve tedavi edilmesi gerektiğine dikkati çekti. Ünal şunları söyledi:
Tiroit hastalarında göz tutulumunun tedavisiz bırakılması, ileri evrelerde görme sinirlerinin sıkışmasına ya da kornea tabakasının açıkta kalmasına bağlı olarak körlüğe yol açabilir. Hormon ve kilo değişimleriyle gündeme gelen tiroit hastalıkları, görme sağlığı ve göz estetiğini de tehdit etmektedir. Bu nedenle, tiroit hastaları rutin göz muayenelerini ihmal etmemeli. Tiroit hastalığına bağlı göz çevresini saran yağ dokusunda ve kaslarda meydana gelen şişmeler, gözde şaşılığa, göz kapağının açıkta kalmasına ve gözün öne fırlamasına neden olabilir."
Ünal, birçok tiroit hastasının bu problemlerin üçünü birlikte yaşadığını anlatarak bu hastalarda göz tutulumlarının ileri evrede körlüğe neden olduğu için tedavi sürecinin çok dikkatli planlanması gerektiğinin altını çizdi.
"Sigara kullanan tiroit hastalarında göz tutulum oranı yüksek"
Sigara kullanan tiroit hastalarında göz tutulumunun daha sık görüldüğünü söyleyen Ünal, özellikle erkeklerde sigara kullanımı ile tiroide bağlı göz tutulumu arasında yakın ilişki olduğunu anlattı.
Ünal, tiroit hastalarının tanı sonrasında sigara kullanımını bırakmaları gerektiğini belirterek, "Tiroit hastalarının sigara içmese bile sigara içilen ortamda bulunmaları sağlık açısından risktir" dedi.
Tiroit hastalarının göz tutulumlarında tedaviye başlanmadan önce analiz yapılması gerektiğini ifade eden Ünal, "Hastalığın aktif dönemi, yaklaşık üç yıl sürmektedir. Bu dönemde, gözde kızarıklık, şişme meydana gelmektedir. Bu sürede göz tutulumu riskini azaltmak için sigara gibi risk faktörlerinden uzaklaşılması ve tiroit hormonlarının dengede tutulması son derece önemli" ifadesini kullandı.
Prof. Dr. Ünal, hastalığın ilk üç yılında iyi yönetilemeyen tedavi sürecinin ardından geç evreye geçileceğini aktararak, şöyle dedi:
"Bu dönem ilaçla tedavinin zorlaştığı evredir. Göz çevresinde oluşan ödemler yerini kaslarda daralmaya bıraktığı için artık ilaç tedavisi faydalı olmaz, cerrahi tedavi gerekir. Cerrahi tedavide şaşılık, çift görme ve gözün öne fırlaması problemlerini aynı anda yaşayan hastaların ameliyatlarında mutlaka sıra gözetilmesi gerekir."
Üç problemi de birlikte yaşayan hastalarda önce gözdeki fırlamanın tedavi edilmesi, kemiğe yönelik bir girişimde bulunulması gerektiğini söyledi. Ünal, sonrasında da şaşılık tedavisi ve kapağa yönelik tedavinin yapılmasını önerdi.
