Oktay Sinanoğlu hayatını kaybetti

Prof. Dr. Oktay Sinanoğlu'nun ölüm haberini Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu verdi.

Oktay Sinanoğlu hayatını kaybetti
Oktay Sinanoğlu hayatını kaybetti
GİRİŞ 20.04.2015 07:34 GÜNCELLEME 26.04.2015 11:41
Bu Habere 29 Yorum Yapılmış

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, resmi Twitter hesabından, "Prof. Oktay Sinanoğlu'na Allah'tan rahmet diliyorum. Cenazesinin ülkemize nakli için Miami Başkonsolosluğumuz gereken işlemleri takip ediyor" açıklamasını yaptı.

Türkiye'nin Einstein'ı olarak adlandırılan Prof. Dr. Oktay Sinanoğlu, geçtiğimiz günlerde ABD'de kaldırıldığı hastanede yoğun bakıma alınmıştı.

OKTAY SİNANOĞLU KİMDİR?

Babasının (Nüzhet Haşim Sinanoğlu) Türkiye Başkonsolosluğunda görev yapmakta olduğu Bari'de doğdu. 1939 yılında İtalya'da II. Dünya Savaşı'nın başlamasının ardından ailesiyle Türkiye'ye döndü.

Oktay Sinanoğlu, sonradan TED Koleji olan Ankara Yenişehir Lisesi'ne 1953 yılında burslu öğrenci olarak girdi ve okulu birincilikle bitirdi. Okulun bursuyla Kimya Mühendisliği okumak üzere ABD'ye gitti. 1956'da ABD Kaliforniya Üniversitesi Berkeley Kimya Mühendisliği'ni birincilikle bitirdi.
957'de Massachusetts Teknoloji Enstitüsü'nü sekiz ayda bitirerek yüksek kimya mühendisi oldu. "Alfred Sloan" ödülünü aldı. 1959'da Kaliforniya Üniversitesi Berkeley'de kuramsal kimya doktorasını tamamladı. 1960'ta Yale Üniversitesi'nde öğretim üyesi (asistan profesör) oldu.

1960-1961 yıllarında atom ve moleküllerin çok-elektronlu kuramı ile "Doçent" oldu. 1963'te 50 yıldır çözülemeyen bir matematik kuramını bilim dünyasına kazandırarak 28 yaşında "tam profesör" unvanını aldı. 20. yüzyılda Yale Üniversitesi'nde bu sanı kazanan en genç öğretim üyesidir.

1962 yılında Orta Doğu Teknik Üniversitesi mütevelli heyeti yalnız Oktay Sinanoğlu'na mahsus olmak üzere kendisine Danışman Profesör ünvanını verdi. Yale Üniversitesi'nde ikinci bir kürsüye daha profesör olarak atandı. 1973'de Almanya'nın en yüksek "Aleksander von Humboldt Bilim Ödülü"nü ilk kazanan kişi oldu. 1975'de Japonya'nın "Uluslararası Seçkin Bilimci Ödülü"nü kazandı; yine 1975 yılında özel kanunla Oktay Sinanoğlu'na ilk ve tek Türkiye Cumhuriyeti Profesörü ünvanı verildi. 1976'da Japonya'ya Türkiye Cumhuriyeti Özel Elçisi olarak gönderildi. Kendisi Türk-Japon kültür, bilim ve eğitim ilişkilerinin temellerini atmıştır. Amerikan Bilim ve Sanat Akademisinin ilk ve tek Türk üyesidir. Meksika hükümeti tarafından yüksek Bilim Ödülü "Elena Moshinsky" ile ödüllendirildi.

Dünyada yeni kurulmaya başlayan moleküler biyoloji dalının ilk profesörlerinden biri oldu. DNA sarmalının çözelti içinde o biçimde nasıl durduğuna açıklama getirdi. Dünyanın pek çok yerinde buluşları ve kuramları ile ilgili konferanslar verdi.

1980'li yıllarda çalışmalarını kimya biliminin basit bir şekilde öğretilmesine yönelik bir kuramsal çerçeve üzerinde yoğunlaştırdı. Ancak 1988'de yayımlanan çalışmaları akademik dünyada ilgi görmedi. 1993'te Yale Üniversitesi'ndeki profesörlük görevlerinden erken sayılabilecek bir yaşta emekliye ayrıldı. Aynı yıl Türkiye'ye dönerek Yıldız Teknik Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Kimya Bölümü'nde profesörlüğe atandı. 2002 yılında bu görevden de emekliye ayrıldı.

Türkiye'de bulunduğu dönemde çalışmalarını daha çok Türk ulusal kimliği ve Türk diliyle ilgili milliyetçi görüşlerini yaymaya adadı. Eğitim dilinin resmi dil olması gerektiğini ve yabancı dilin takviyeli olarak öğretilmesinin gerektiğini savunmaktadır. Matematiksel yapısından dolayı Türkçe'nin en iyi bilim dili olduğunu söylemektedir.

Yaşamı boyunca Kuantum Mekaniği'ne birçok katkıda bulunmuş bir bilim adamıdır. P.A.M. Dirac'in de üzerinde uğraştığı ancak çözümleyemediği bir problemi, "Kuantum mekaniği"nde, Hilbert uzayının topolojisi ve içerdiği yüksek simetrileri çözdü[4]. Böylece Kimya bilimini bu topolojik inceleme ile sağlam bir temele oturttu.

Ünlü sanatçı Esin Afşar'ın ağabeyidir.

Oktay Sinanoğlu'nun tüm akademik çalışmaları içinde en önemli 5 kuramı şöyledir:
Many Electron Theory of Atoms and Molecules (1961) – Atom ve moleküllerin çok elektronlu kuramı
Solvophobic Theory (1964) – Çözgeniter kuramı
Network Theory (1974) – Kimyasal tepkime mekanizmaları kuramı
Microthermodynamics (1981) – Mikrotermodinamik
Valency Interaction Formula Theory (1983) – Değerlik kabuğu etkileşim kuramı.

YORUMLAR 29
  • süleyman d 9 yıl önce Şikayet Et
    Allah rahmet etsin.
    Cevapla
  • Talcid 9 yıl önce Şikayet Et
    Türk kalesini yıkan Arap kralı için milli yas tuttunuz,ya bu gibi insanlar?? Yaşar Kemal, Oktay Sinanoğlu??
    Cevapla
  • Uğur 9 yıl önce Şikayet Et
    Ne desek az Onu tanımayanlar için.Ben bu ülkeyi yöneten biri olsaydım Türk Bilimini Oktay Hocaya teslim ederdim.10 yılda bu ülkeyi bilimde zirveye çıkartırdı.Tabi ki istediği maddi manevi hukuki imkanları vereceksin yani son teknoloji laboratuvarlar vs ne gerekiyorsa.İlk yapacağı işde YÖK'ü kaldırmak olacağı kesin.YÖK'ün 2 noktasını silersen YOK olur olur derdi hocamız.Allah rahmet eylesin Mekanın cennet olsun OKTAY HOCAM.
    Cevapla
  • Uğur 9 yıl önce Şikayet Et
    Ölmemesi gereken insanların başında geliyordu.Haberi görmeseydim hala yaşıyor diye düşünseydim ya.Oktay hocamızın ülke olarak tam faydalanamadık gibime geliyor.Mekanın cennet olsun Allah rahmet eylesin. Hocamızın zekasından ülke olarak hiç yararlanamadık;sanki kaç tane OKTAY hoca vardı ki .Giden gelmez Allahım bize Oktay Sinanoğlu gibi dahileri ülkemize kazandır ve bize de o insanların değerini bilmeyi ve onların zekalarını en güzel imkanlarda değerlendirmeyi nasip et ki ülkemiz güçlensin üstün bir ülke olalım.Amin.
    Cevapla
  • Seyfullah Yesir 9 yıl önce Şikayet Et
    Allah rahmet etsin doğruları prvasızca dile getirirdi.Ne yazıkki hakettiği ilgiye ülkemizden göremedi.
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle
DİĞER HABERLER
Türk donanmasına kritik güç: Füze sayısı iki katına çıkıyor
PKK elebaşı istedi, ilk ses onlardan geldi!