Büyük Selçuklu hükümdarı Melikşah kimdir?

Büyük Selçuklu Hükümdarı Melikşah, 6 Ağustos 1055’te doğdu. Daha küçük yaşta babası Alparslan onun eğitimine ve gelişimine özel ilgi ve ihtimam gösterdi. Gürcistan seferinde, babasına o da eşlik etti. 11 yaşındaki Melikşah, Vezir Nizâmülmülk ile birlikte karargahta kalıp babasına vekalet etti. Daha sonra bizzat Melikşah’ın da katıldığı muhasara ile Bizans’a ait bir kale ele geçirildi.

GİRİŞ 19.02.2021 11:28 GÜNCELLEME 19.02.2021 16:38 KAYNAK HABER7

Melikşah, babasının vefatından sonra 17 yaşında tahta geçti. Tecrübesizliğini fırsat bilen Karahan ve Gazneliler saldırı başlattı. Amcalarının da aralarında olduğu hanedan üyeleri, tahta geçmek için isyana geçti. Melikşah, saldırıları ve isyanları başarıyla sonlandırarak tahttaki yerini sağlamlaştırdı.

Hükümdarlığının ilk dönemlerinde, Büyük Selçuklu Devleti’nin merkezini Rey’den İsfahan’a taşıdı.

1079’da kardeşi Tutuş’un zaferi sonucu Büyük Selçuklular’a tâbi olarak Suriye ve Filistin Selçukluları kuruldu.

 

1083’te Diyarbekir bölgesine yapılan seferler sonucunda Mardin, Hasankeyf ve Cizre gibi şehir ve kaleler Selçuklular’ın eline geçti. Musul da 1085’te Selçuklular’ın hakimiyetine girdi.

Bu süreçte, kardeşi Tekiş’in isyanları Sultan Melikşah’ı meşgul eden meselelerden biri oldu. Daha önce affedilse de isyanlarına devam eden Tekiş gözlerine mil çekilerek hapse atıldı.

Artuk Bey’in Anadolu’dan geri çağrılmasını fırsat bilen Kutalmışoğlu Süleyman Şah, Anadolu’da bir devlet kurma ümidine kapıldı. Bizans’taki taht kavgalarından faydalanarak İznik’i fethetti ve 1075’te Anadolu Selçuklu Devleti’ni kurdu.

Süleyman Şah ile kardeşi Mansur arasındaki çekişmelerden rahatsız olan Melikşah, Emir Porsuk’u Anadolu’ya gönderdi. Porsuk’un yardımıyla Mansur’u bertaraf eden Süleyman Şah, Sultan Melikşah’tan hükümdarlık menşuru alarak Anadolu’nun yegane hakimi oldu. Süleyman Şah’ın 1086’da ölümünden sonra Sultan Melikşah Halep’e hareket ederek şehri ele geçirdi. Bir süre sonra Urfa ve Antakya’yı da aldı.

Kafkaslar ve Anadolu’da bir dizi fetihler gerçekleştiren Melikşah, daha sonra halkına zulmeden Batı Karahanlı Hükümdarı Ahmed b. Hızır Han’ın üzerine yürüdü. Önce Buhara, ardından Semerkant’ı ele geçirdi. Böylece Batı Karahanlılar Büyük Selçuklular’a tabi oldu.

Mekke ve Medine’de hutbe zaman zaman Abbasi halifesi ve Sultan Melikşah adına, zaman zaman da Fatımîler adına okunuyordu. Melikşah’ın adımları sonrası Mekke ve Medine’de Selçuklu hakimiyeti teyit edildi. 1092 yılında da Yemen ve Aden’de Selçuklu hakimiyeti kuruldu.

Sultan Melikşah döneminin en önemli olaylarından biri Hasan Sabbah’ın Alamut’u işgal ederek devlet kurması oldu. Melikşah’ın ilk girişimleri sonuç vermedi. Sonraki sefer Melikşah’ın ölüm haberi yüzünden başarılı olamadı. Bazı eserlerde Melikşah ile Hasan Sabbah arasındaki mektup teatisinden bahsedilmektedir. Melikşah, Hasan Sabbah’ı yeni bir din icat etmek ve insanları kandırmakla suçluyor ve hatasında ısrar ederse kalelerini yerle bir edeceğini ifade ediyordu. Hasan Sabbah ise Müsülman olduğunu, Abbasilerin hilafeti gasp ettiğini ve hilafetin gerçek sahibinin Fatımîler olduğunu söylüyordu. Ayrıca sultanı Nizamülmülk’ün entrikalarına karşı uyarıyor ve Selçuklu Devleti’ni tehdit ediyordu. Bu mektuppların propaganda amacıyla sonraki dönemlerde uydurulduğu da söylenmektedir.

1092’de Melikşah’la birlikte İsfahan’dan Bağdat’a giderken Nizamülmülk bir bâtınî fedaisi tarafından öldürüldü. Vezirin katlinden, aralarının açılmış olduğundan dolayı sultanı sorumlu tutanlar olmuştur. Ancak sultan, yaralı durumdaki vezirin yanına gidip olayla hiçbir ilgisinin bulunmadığına dair yemin etmiştir.

1092’de yeniden Bağdat’a giden sultan halifeye haber gönderip Bağdat’ı hemen terk etmesini istedi. Devlet adamları araya girerek on gün mühlet aldılar. Ancak yediği av etinden dolayı hastalanan ve ateşli hummaya yakalanan Sultan Melikşah 1092’de 37 yaşında Bağdat’ta vefat etti.

Sultan’ın Halife, Terken Hatun veya Nizamülmülk’ün adamları tarafından öldürüldüğü de rivayet edilir.

Terken Hatun, küçük yaştaki oğlu Mahmud’u tahta çıkarmak için Melikşah’ın ölümünü gizledi. Bu yüzden cenaze namazı dahi kılınmayıp gizlice toprağa verildi. Daha sonra İsfahan’da sultanın Şafii ve Hanefiler için yaptırdığı medresenin haziresinde defnedildi.

Melikşah’ın Ahmed, Berkyaruk, Dâvud, Muhammed Tapar, Sencer, Mahmud, Tuğrul ve Emîr Humâr adlı sekiz oğlu ile Gazneli veliahdı Mes‘ûd b. İbrâhim’le evlenen Gevher, Halife Muktedî-Biemrillâh ile evlenen Mâh-Melek ve Halife Müstazhir-Billâh ile evlenen Seyyide adlı üç kızı, ayrıca isimleri tespit edilemeyen iki çocuğu daha olmuştur. Melikşah öldüğünde oğullarından Berkyaruk, Muhammed Tapar, Sencer ve Mahmud hayattaydı.

Melikşah, çok iyi bir at binicisiydi ve her çeşit silahı büyük bir ustalıkla kullanırdı. Zevk için avlanmaktan dolayı pişman olduğu ve avladığı hayvanların sayısını tespit ettirip kefaret olarak 10 bin dinar sadaka dağıttığı rivayet edilir. Avladığı hayvanların boynuz ve tırnaklarından Bağdat-Mekke yolu üzerinde ve Maveraünnehir’de yaptırdığı iki işaret kulesi meşhurdur.

Kaşgar’dan Boğaziçi’ne ve Ege adalarına, Aral gölü ve Kafkasya’dan Yemen ve Aden’e kadar uzanan çok geniş bir alanda hakimiyet kurarak adına hutbe okutmuştur. Döneminde, ülkenin her yöresinde huzur ve güven sağlanmıştır.

Hristiyan halkına da iyi davranan Melikşah, Ermeni patriğinin isteği üzerine kiliseleri, manastırları  ve din adamlarını vergiden muaf tutmuştur.

“Sultânü’l-âlem, es-sultânü’l-muazzam, es-sultânü’l-âdil” gibi unvanlarla anılan Melikşah, tedbirli, ileri görüşlü ve istişare önem veren bir hükümdardı. Selçuklu devlet teşkilâtı onun zamanında Nizamülmülk’ün de gayretiyle mükemmel bir şekil aldı. Bilimsel ve kültürel faaliyetler onun döneminde zirveye ulaştı. Bağdat’ta Camiu’s Sultan adıyla bilinen bir cami, İsfahan’da bir rasathane, çeşitli yerlerde köprü, ribat, imaret, hisar ve kaleler; ayrıca birçok bölgede medreseler yaptırdı. Celâlî takvimi adı verilen güneş takvimini hazırlattı.

Sultan hac yollarını emniyete aldığı gibi hacıların yollarda su sıkıntısıyla karşılaşmamaları için kuyular açtırıp sarnıçlar yaptırmıştır. Ticaret mallarından alınan meks gibi bazı vergileri kaldırdığı için ticaret erbabının ve halkın sevgisini kazanmıştır.

YORUMLAR İLK YORUM YAPAN SEN OL