Babacan: AB aleyhtarlığını körükler

Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Ali Babacan, Fransa'daki gelişmelerin kendilerinin de moralini bozduğunu ifade ederken, 'Fransa'nın tutumu, Türkiye'de Avrupa Birliği aleyhtarlığını körükleyebilecek bir gelişme olacaktır' dedi.

Babacan: AB aleyhtarlığını körükler
Babacan: AB aleyhtarlığını körükler
GİRİŞ 11.10.2006 14:50 GÜNCELLEME 11.10.2006 14:50

Babacan, Avrupa Birliği Başkentleri turu çerçevesinde Madrid'de gazetecilere yaptığı açıklamada, 'sözde Ermeni soykırımının inkarını suç sayan' yasa teklifine bağlı gelişmeleri değerlendirirken 'Fransa'daki gelişmeler, açıkça bizim de moralimizi bozdu. Biz ifade özgürlüğü için çalışırken, Avrupa Birliğinin kurucusu bir ülkenin ifade özgürlüğünü kısıtlayıcı bir adım atması, AB'ye olan şüpheleri artıracaktır' dedi.

Avrupa Birliği sürecindeki Türkiye'nin yılmadan reformları sürdürmesinin önemine işaret eden Bakan Babacan, 'Avrupa Birliği ülkelerinin yaptığı her uygulamaya mükemmel diyemeyiz. Ancak kötü, bize örnek olmamalı. Sonuçta ne olacağından bağımsız olarak asıl amacımız, standartları ve Türk halkının refahını yükseltmektir. Türkiye'nin reform sürecinin, başka ülkelere örnek olması da bizim açımızdan önemlidir' diye konuştu.

Türkiye'nin, Avrupa Birliğinin gelecekte daha da güçlenmesi, küresel bir güç haline gelmesi ve bölge istikrarı için önemli bir ülke olduğunu belirten Babacan, 'Her şeye rağmen, AB'deki can sıkıcı gelişmelere karşı sabırlı olmalıyız. Türkiye çok büyük bir ülke. AB üyeliğinde de özel bir ağırlığı olacak bir ülkedir. Avrupa Birliği'nin istikrarı ve güvenliği için Türkiye'nin üyeliği önemlidir' dedi.

'Fiili müzakere süreci başlıyor'

Avrupa Birliği başkentlerini dolaşarak, Türkiye'nin, Birlik içindeki imajını güçlendirmeyi amaçladıklarını ifade eden Babacan, tarama sürecini Cuma günü başarıyla bitireceklerini söyledi.

Babacan, bundan sonra ise fiili müzakere sürecinin başlayacağını, ancak bu sürecin, Bulgaristan ve Romanya'nın da tam üyeliği ile birlikte, 27 Avrupa Birliği başkentinin onay sürecini gerektirmesi açısından zorlu olacağını söyledi.

Avrupa Birliği ile fiili müzakerelerde her bir fasılın açılıp kapanmasının, 27 ülkenin ayrı ayrı onayı ile gerçekleşeceğini hatırlatan Babacan, şunları kaydetti:

'AB başkentleri ile ilişkileri çok sıkı tutacağız. Tam üyelik müzakereleri süreci, sadece teknik bir süreç olsaydı, biz bu süreci 3-4 yılda tamamlardık. Ancak bu, ağırlıklı olarak siyasi bir süreçtir. Biz de bunun için işimizi çok iyi yapacağız. AB'ye üye olan ülkelerin, üyelik sürecinde görev yapan başmüzakerecileri ile görüştüm ve çıkardığım sonuç, müzakerelerin yüzde 80'ni Türkiye'de, yüzde 10'u Brüksel'de, geri kalan yüzde 10'u da AB başkentlerinde gerçekleşecek. Bu süreçte kurumlar arası mutabakat, sivil toplum kuruluşlarının dahil edilmesi, AB düzenlemelerinin uygulanması gibi unsurlar, Türkiye'de gerçekleştirilecek konulardır. Ancak bu süreçte Avrupa Birliği başkentleri müzakere sürecinin hızlandırılması açısından çok önemli olacak.

'Kıbrıs ile ilgili süreç, müzakere sürecinden bağımsız hareket etmeliydi'

Babacan, 'Kıbrıs sorununa' ilişkin soruya karşılık, Kıbrıs konusunda Türkiye'nin temel görüşlerinin devam ettiğini, Kıbrıs'ta kısmi ya da geçici bir çözüm bulunacağını ümit ettiklerini ifade etti.

Finlandiya'nın Kıbrıs konusundaki çözüm önerisine de değinen Babacan, bu önerinin sabit olmayan ve devamlı detayları gelişen bir öneri olduğunu belirterek, 'Finlandiya'nın Kıbrıs çözüm önerisinde içi doldurulmuş paket diyebileceğimiz bir şey yok. sadece fikirler tartışılıyor' şeklinde konuştu.

Sadece Kıbrıs yüzünden Avrupa Birliği ile bir 'tren kazası' olmaması gerektiğini belirten Babacan, böyle olması halinde süreçten AB projesinin de zarar göreceğini, projenin zarar görmesi durumda ise AB'nin artık katılımcı, çoğulcu bir yapıdan daha içine kapalı yapıya bürünmüş bir birlik haline geleceğini kaydetti.

Kıbrıs konusunda AB'de adil olmayan bir yaklaşım olduğunu düşündüklerini belirten Babacan, 'Kıbrıs'ın önümüze konması, adil değildir. Çünkü Kıbrıs ile ilgili süreç, müzakere sürecinden bağımsız hareket etmeliydi' dedi.

Avrupa Birliği'nin Kasım ayında yayımlanacak ilerleme raporuna kadar 301. madde ile ilgili bir adım atılıp atılmayacağına ilişkin soru üzerine Babacan, '301. madde ile ilgili, hukukçulardan alternatifli bir çalışma istedik. Ancak bu çalışma, siyasi karar sürecine henüz gelmedi' dedi.

Babacan, Fransa'da 'sözde Ermeni soykırımının inkarını suç sayan' yasa teklifine ilişkin de, Türkiye'den 301. madde gibi ifade özgürlüğüne ilişkin konularda istekte bulunulurken, Fransa'daki gelişmelerin tezat oluşturduğunu sözlerine ekledi.

YORUMLAR İLK YORUM YAPAN SEN OL
DİĞER HABERLER
Erdoğan ile telefonda görüşen Trump'tan son dakika açıklamalar
Son Dakika: Erdoğan, Trump ile telefonda görüştü